Duygu Alan

Türkiye-Rusya krizinin KKTC turizminde etkileri devam ederken yine Türkiye’de ardı ardına yaşanan terör olayları, KKTC’yi Avrupa’da “güvenli olmayan” ülke sınıfına soktu, yurtdışında yeterli ve doğru reklam yapılmamasına da bağlı olarak ülkeye gelen yabancı turist sayısı düştü.

Türkiye’de15 Temmuz gecesi gerçekleşen darbe girişimi ise KKTC turizmini kalbinden vurdu.

Ülkenin en fazla turist aldığı Temmuz-Ağustos aylarında Türkiye’den KKTC’ye turist akışı durdu, KKTC’den Türkiye’ye yapılması planlanan seyahatler durdurma noktasına geldi.

KKTC’de faaliyet gösteren turizm acenteleri, Türkiye’deki darbe girişiminin ardından çok sayıda rezervasyonun karşılıklı olarak iptal edildiğini birçok rezervasyonda da tarih değişikliği yapıldığını açıkladı, birçok turun karşılıklı olarak iptal olduğunu kaydetti.

Darbe girişimi, KKTC’de otelleri de olumsuz etkiledi. Gruplarda ve organize turlarda da iptaller oldu, otellerde beklenen doluluk olmadı.

Turizmde Türkiye’deki olaylara bağlı olarak KKTC turizminde yaşanan olumsuz seyirden ülke ekonomisi de dolaylı olarak etkilendi. Çarşı pazar boş kaldı, esnaf, neredeyse siftah yapamadan kepenk indirir hale geldi. Turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmeler ise ciddi ölçüde mali kayba uğradı.

Otellerde doluluk oranı düştü

Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın turistik konaklama tesislerinden elde ettiği verilere göre, doluluk 2015 yılı Ocak-Temmuz aylarına oranla bu yıl yüzde 7.4 düştü.

İstatistiklerde, Temmuz 2016’da bölgelere göre doluluk oranına baktığımız zaman en yüksek doluluğun yüzde 88,1 doluluk ile Gazimağusa bölgesinde olduğu görülüyor. Bunu sırayla yüzde 72,8 İskele, yüzde 60,5 ile Girne, yüzde 30,5 ile Lefkoşa ve yüzde 9,7 ile Güzelyurt bölgesi takip ediyor.

Gecelemelerde düşüş var

Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın turistik konaklama tesislerinden elde ettiği verilere göre, geçen yıla mukayese bu yıl turistik tesislerdeki konaklama oranı artarken gecelemeler de düşüş oldu.

İstatistiklere göre, turistik tesislerinde Ocak-Temmuz 2015’te konaklayan kişi sayısı 488 bin 862 olarak belirlenirken Ocak-Temmuz 2016’da 496 bin 986 olarak kayıtlara geçti.

Elde edilen verilere göre Ocak-Temmuz 2015’te turistik tesislerde 1 milyon 722 bin 386 olan geceleme sayısı, Ocak-Temmuz 2016’da 1 milyon 714 bin 352 olarak belirlendi.

Hava ve deniz yolundan 859 bin 541 turist geldi

2015 yılının ilk yedi ayında hava ve deniz yolu ile KKTC uyruklu vatandaşlar hariç ülkeye gelen yolcu sayısı 811 bin 142 iken 2016 yılı Ocak-Temmuz dönemi için bu rakam sadece yüzde 6 artarak 859 bin 541 olarak kayıtlara geçti. İstatistiklere göre, ülkeye gelen yabancı uyruklu yolcu sayısında yüzde 7.5 düşüş gerçekleşti. Ülkeye gelen KKTC yurttaşı dışındaki yolcu sayısının aylara göre dağılımını içeren verilere göre, 859 bin 541 yolcunun 90 bin 545’i Ocak, 123 bin 564’ü Şubat, 118 bin 857’si Mart, 123 bin 904’ü Nisan, 145 bin 200’ü Mayıs, 119 bin 785’i Haziran, 137 bin 686’sı Temmuz ayında ülkeye geldi.

Kara kapılarından 1 milyon 200 bin turist geldi

Polis Genel Müdürlüğü’nün, Ocak-Temmuz 2016 dönemine ait kara kapılarından yapılan giriş çıkışları gösteren verilerine göre, kara kapılarından ülkeye toplamda 1 milyon 217 bin 234 giriş yapıldı. Bu verilere göre,  Güney Kıbrıs’tan KKTC’ye yılın ilk 7 ayında 576 bin 520 Rum, 640 bin 714 yabancı turist giriş yaptı.

Yatak kapasitesi 20 bin 949

KKTC’de henüz sınıflandırılmayan tesisler dahil olmak üzere toplamda 133 adet turistik tesis bulunuyor. Bu tesislerin toplam yatak kapasitesi ise 20 bin 949.

Ülkemizde 17 tane 5 yıldızlı, 5 tane 4 yıldızlı, 13 tane 3 yıldızlı, 15 tane de 1 yıldızlı otel faaliyet gösteriyor.

133 turistik tesisin 4’ü ikinci sınıf tesis, 5’i butik otel, 1’i özel belgeli otel, 26’sı turistik bungalov, 3’ü apart otel, 3’ü yöresel ev, 2’si turistik konut, 20’si turistik pansiyon, 1’i henüz sınıflandırılmayıp faaliyette olan tesis, 1’i de henüz sınıflandırılmayıp tadilatta olan tesis.

 Tolun: Esas düşüş bu aydan sonra olacak

Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Orhan Tolun, ülkeye acenteler aracılığı ile gelen turist sayısında yüzde 25 düşüş yaşandığını kaydetti.

Tolun, ileriye dönük rezervasyonlarda azalma olduğunu bu nedenle esas düşüşün Ağustos ayından sonra yaşanacağını savundu.

Orhan Tolun,  Türkiye ile vergilendirmede iç hat muamelesi uygulanması, iç turizmin teşvik edilmesi, kara kapılarının teşviklendirilmesi, sektörün borçlarının ötelenmesi, reklam ve tanıtımlarda KKTC’nin kendini Avrupa coğrafyasında pazarlaması gibi turizmde ciddi önlemler alınması gerektiğini kaydetti.

Orhan Tolun, tüm bu hususlarda ve sektördeki sıkıntıların nasıl çözümlenebileceği konusunda Turizm Bakanlığı ile temas içerisinde olduklarını ancak bakanlığın da gerekli adımları atabilmesi için önünün açılmasına ihtiyaç duyulduğunu aktardı.

Orhan Tolun, bunun için de öncelikle turizme bütçe ayrılması, turizm gelirlerinin turizm bütçesine aktarılması gerektiğini ifade etti.

Tolun, “Turizmden gelen para 50 milyon TL.  Bunun 31 milyon TL’si, cari bütçeye aktarılıyor. Kalan 19 milyon TL’lik bütçe ile tüm bu önlemler alınamaz. Dolayısıyla önce bütçenin arttırılması esastır” dedi.

“Strateji geliştiremedik”

Orhan Tolun, 2010 yılında başlatılan teşviklerle her yıl yabancı piyasalarda yüzde 30 Türkiye’de yüzde 10-15 bir artış sağlandığını ancak Türkiye’de yaşanan terör olayları, darbe girişimi, İngiltere’nin ortak pazardan çekilmesi ve Charter konulan ülkelerde reklam yapılmaması nedenleri ile ülke turizminde çöküş başladığını söyledi.

Tolun, Türkiye ile Rusya arasında yaşanan krizden sonra Türkiye’nin reklamlarla, konma, konaklama giderlerini düşürmekle ve charter uçuşlarına 6 bin dolar katkıda bulunarak önlemlerini alırken KKTC’nin strateji geliştirilemediğini bunun da ülke turizmini olumsuz etkilediğini ifade etti.

Tolun, “Biz sadece 2015 yılında İngiltere’de ve Türkiye’de küçük reklam yaptık. Ancak arkasını getiremedik ve yabancı piyasada gerileme başladı” dedi.

“Dünyada imaj reklamları yapılmalı”

Orhan Tolun, KKTC’de turizmin gerilemesindeki bir diğer nedenin ise güvenli ülke imajını sağlayamamak olduğunu öne sürdü.

Tolun, “Güney Kıbrıs KKTC ile aynı coğrafyada olmasına rağmen kendini Avrupa coğrafyasının içinde gösterdi ve güvenli ülke imajını yarattı. Biz kendimizi Türkiye coğrafyasında pazarladık. Güvenlikli ülke olduğumuzun imajını yaratamadık. Türkiye’deki patlamalar, darbe girişimi, OHAL ve benzeri olaylar Avrupa’da bizi kötü gösterdi” dedi.

Dünyada imaj reklamı yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirten Orhan Tolun, “Türkiye pazarında artış sağlanamadı, Avrupa pazarında yüzde 10 gibi bir düşüş oldu. Türkiye pazarı 1-2 ay sonra düzelecektir. O nedenle Türkiye’yi tekrar kazanabiliriz ancak yabancı pazarı kazanmak için yapılması gereken en başta yapmamız gerektiği gibi kendimizi Avrupa coğrafyasında pazarlamak, güvenli ülke olduğumuzu gösteren reklamlar yapmak” dedi.