Avrupa Parlamentosu'nun (AP) yeni Türkiye raporunda, geçen seneki raporun iade edilmesine yol açan ve Ankara'yı 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını soykırım olarak tanımaya çağıran ifadelere atıf yapıldı.

Strasbourg’da AP'nin genel kurulunda görüşülen raporla ilgili yazılı ve sözlü değişiklik önergelerinin görüşülmesinin ardından yapılan oylamada, 375 kabul, 133 ret ve 85 çekimser oyu kullanıldı.

AP Türkiye Raportörü Kati Piri'nin hazırladığı raporda, Türkiye, sığınmacılara ilişkin çalışmalarından dolayı övüldü. Raporda, Türkiye'nin dünyada en çok sığınmacıyı ağırlayan ülke olduğu, büyük insani katkılar sunduğu vurgulanarak, Suriyeli sığınmacılara çalışma izni verilmesi kararından duyulan memnuniyet dile getirildi. Türkiye'nin sığınmacılar için bedava sağlık ve eğitim imkanı sağladığı da vurgulanan raporda, AB ve Türkiye arasında sığınmacılara ilişkin varılan mutabakatın, yasa dışı geçişlerin keskin bir şekilde azalmasını sağladığının altı çizildi.

Türk vatandaşları için vizelerin ise tüm kriterlerin karşılanması durumunda kaldırılacağı vurgulanan raporda, AB Komisyonu'ndan bu konuda Türkiye'ye teknik destek vermesi istendi.

 "PKK'YI KINIYORUZ"

Güneydoğu'daki güvenlik durumunun kötüleşmesinden endişe duyulduğu da belirtilen raporda, "Türkiye'nin terörle mücadeledeki meşru hakkını tanıyoruz. Ancak güvenlik önlemlerinin hukukun üstünlüğü ve insan haklarına uygun bir şekilde gerçekleştirilmesini vurguluyor, terör operasyonlarının orantılı gerçekleşmesi ve bunların toplu cezalandırmaya dönüştürülmemesi gerektiğinin altını çiziyoruz" ifadelerine yer verildi.

Metinde terör örgütü PKK'ya da değinilerek, "AB terör örgütleri listesinde olan PKK'nın şiddete dönmesini kınıyor ve meşru bulmuyoruz. Kürt sorununun şiddetle çözülemeyeceğini vurguluyor ve Türk hükümetine sorumluluğu alarak kapsayıcı ve sürdürülebilir bir çözüm için görüşmelere yeniden başlaması çağrısı yapıyoruz. PKK'yı silahlarını bırakmaya, terör yöntemlerini terk etmeye, barışçıl ve yasal yollarla isteklerini duyurmaya çağırıyoruz. PKK'nın güvenlik güçleri ve sivillere yönelik saldırılarını şiddetle kınıyor, YDG-H militanlarının barikat kurmaları ve hendek kazmalarından ciddi kaygı duyuyoruz" denildi.

Bazı üyelerin, PKK'nın terör örgütleri listesinden çıkarılması ile "PKK'nın şiddete dönmesinin kınandığı" ifadesinin "PKK'nın şiddete dönmesinden büyük esef duyulduğu" şeklindeki önergeleri ise kabul edilmedi.

AP raporunda, Türkiye'nin PKK'nın Suriye uzantısı PYD güçlerine yönelik aldığı güvenlik tedbirleri ise örgütün adı belirtilmeden kınandı. Raporda, "Türkiye'nin kuzey Suriye'deki Kürt güçlerine askeri müdahalesini kınıyoruz. Bu durum, DAEŞ karşıtı mücadele ile barış ve güvenlik çabalarını tehlikeye atıyor" iddiasında bulunularak, Türkiye'den PYD'nin Cenevre'deki Suriye barış görüşmelerine katılmasına getirdiği engeli kaldırması istendi.

1915 OLAYLARINA ATIF

Yeni raporun, geçen yılki raporda yer alan ve Türkiye'nin 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını soykırım olarak tanıması yönündeki isteğe atıf yapması dikkati çekti.

Değişiklik önergeleriyle metne giren atıf, raporun hazırlayıcısı Piri tarafından "Her raporda, ilgili ülkeye ilişkin daha önce alınan kararlara yer veriyoruz. Bildiğiniz gibi, geçen sene 1915 Ermeni soykırımının 100. yılında bir karar aldı. Buna atıfta bulunmak mantıklı. Konuya ilişkin raporda bir paragraf yok ve üyelik müzakerelerinin de bir parçası değil geçmiş senelerde olduğu gibi. Ancak kendi kararlarımızı reddedemeyiz" şeklinde savunuldu.

Bu açıklamaya rağmen Piri, 17 Şubat tarihli ilk taslakta bu konuya atıf yapmamıştı. AP'nin raporu geçen sene aynı atıf nedeniyle Türkiye tarafından iade etmişti

AP raporunda, "Türkiye'de yargı bağımsızlığı, toplanma özgürlüğü, ifade özgürlüğü, insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü gibi alanlarda son yıllarda görülen yavaşlamadan" derin endişe duyulduğu belirtilirken "hapisteki tüm gazetecilerin derhal serbest bırakılması" talebi yer alıyor.

Üyelik sürecinin canlandırılması ve yeni fasılların açılmasının somut bir ilerlemeye yol açacağı belirtilen raporda, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin bloke ettiği Yargı ve Temel Haklar (23) ile Adalet, Özgürlük ve Güvenlik (24) fasıllarının açılması gerekliliğine işaret edildi.

KIBRIS

Raporda, Kıbrıs sorununun Türkiye-AB arasındaki ilişkileri etkilediği belirtilerek, bu yüzden de tüm taraflardan çözüme dönük gayret göstermeleri istendi. Türkiye'nin Kıbrıs Rum Kesimi gemi ve uçaklarını liman ve havaalanlarını açması gerektiği savunularak, bunun üyelik müzakerelerini önemli ölçüde güçlendireceği iddia ediliyor. Müzakerelerdeki ilerlemeden memnuniyet duyulduğu kaydedilen raporda, Türkiye'nin çözüme katkı sağlaması, askerlerini çekmesi ve Maraş'ı BM'ye vermesi talep ediliyor.

TÜRKİYE'NİN AP RAPORUNA YAKLAŞIMI

Rapor açıklanmadan önce AA'ya açıklamalarda bulunan AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Türkiye’nin hassasiyetle yaklaştığı belli konular olduğunu vurgulamıştı. Bozkır, Türkiye'nin bu raporda yer almasını kabul edemeyeceği 3 unsuru, 1915 olaylarının sözde soykırım olarak yanlış şekilde değerlendirildiği bir ifadenin girmesi, PKK terör örgütünün AB terör örgütleri listesinden çıkarılma talebi ve Türkiye’nin müzakere sürecinin yavaşlatılması ya da askıya alınması, Türkiye’ye üye olması için sağlanan fonların kesintiye uğraması gibi bir tavsiye şeklinde sıralamıştı.