Türkiye Başbakan Yardımcısı Türkeş, Kıbrıs konusundaki gelişmelerin ele alındığı 8. Büyükelçiler Konferansı'ndaki konuşmasının bazı medya kuruluşlarınca saptırıldığını ifade etti ve Türkiye’den adaya getirilen suyun KKTC dışında bir yere verilmesine yönelik hazırlık veya çalışmanın mevcut olmadığını vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, yazılı açıklamasında, Türkiye'den KKTC'ye Su Temini Projesi'ne ilişkin sözlerine yönelik iddialarla ilgili şunları kaydetti:

"Suyun Kıbrıs Türklerine verileceğini, bu konuda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) dışında bir talep vuku bulursa bunun görüşülebileceğini, Kıbrıs'tan İsrail'e boru hattı döşenmesinin düşünülmüş ve planlanmış bir çalışma olmadığını, bu konuda iletilmiş bir talebin de söz konusu olmadığını ifade etmeme rağmen kimi yayın organları konferanstaki ifadelerimi saptırmaya çalışmaktadır".

KKTC'ye Su Temini Projesi'nin, Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında KKTC'nin su ihtiyacının karşılanmasına yönelik hükümetler arası antlaşma ile temeli atılan, boyutu, kapsamı ve teknik özellikleriyle dünyada benzeri olmayan bir proje olduğunu belirten Türkeş, şu bilgileri verdi:

"Anamur'dan Kıbrıs halkına Torosların temiz suyunu ulaştırma amacı taşıyan söz konusu proje için 106 kilometre uzunluğunda boru hattı inşa edilmiştir. 80,1 kilometre uzunluğa sahip deniz geçişinin 66,5 kilometrelik kısmı askılı boru sistemiyle gerçekleştirilmiş ve denizin 250 metre altından geçen 1,6 metre çapında 500'er metrelik yekpare boruların birbirine bağlanmasıyla boru hattı tamamlanmıştır. Bu proje ayrıca askılı boru sisteminin kullanıldığı dünyadaki tek proje olma özelliğini taşımaktadır. Bugüne kadar tamamen Türkiye'nin imkanlarıyla finanse edilerek 1,6 milyar lira kaynak aktarılan proje ile KKTC'nin 50 yıllık su ihtiyacının karşılanması, yılda 75 milyon metreküp suyun KKTC'ye ulaştırılması planlanmaktadır. Su Temin Projesi, Ada'da siyasi, ekonomik ve sosyal izolasyonlara maruz kalan Kıbrıs Türklerinin refahı, su ve elektrik ihtiyacının karşılanması için ülkemizin hassasiyetinin önemli bir göstergesidir."

Bu yazılı açıklamayı yaptığı ana kadar KKTC dışında (Güney Kıbrıs Rum Kesimi ve/veya İsrail, Körfez ülkeleri vb) bir yere su verilmesine yönelik bir hazırlık veya çalışmanın mevcut olmadığını vurgulayan Türkeş, şunları kaydetti:

"Konferans sonrasında, basın mensuplarının İsrail’e su transferi konusundaki soruları karşısında da konuya açıklık getirerek suyun Kıbrıs Türklerine verileceğini, bu konuda KKTC dışında bir talep vuku bulursa bunun görüşülebileceğini, Kıbrıs’tan İsrail’e boru hattı döşenmesinin düşünülmüş ve planlanmış bir çalışma olmadığını, bu konuda iletilmiş bir talebin de söz konusu olmadığını ifade etmeme rağmen kimi yayın organları konferanstaki ifadelerimi saptırmaya çalışmaktadır.

Gerek dışarıdan gerekse içeriden sürdürülen engelleme çabaları ve aleyhte propagandalara karşın bahse konu proje planlandığı şekilde devam etmekte ve KKTC vatandaşlarının refahı için her türlü destek ve katkı sağlanmaya devam edilmektedir."