İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İmar Yasası’nın yürürlüğe girdiği 1989 yılından bu yana, çeşitli hükümetler döneminde çalışmalarına başlanan, çeşitli nedenlerle kesintiye uğradıktan sonra 2012 yılı sonunda tartışmaya açılan Ülkesel Fizik Plan Taslağı’nın Aralık 2012 - Temmuz 2013 döneminde tartışılıp gözden geçirilerek olgunlaştırıldığı kaydedildi.

Açıklamada, özellikle inşaat patlamasının yaşandığı dönemlerde, hızlı ve yaygın gelişmeyi denetim altına almak amacıyla İmar Yasası altında yayınlanan Emirnameler’le plansız gelişmenin önüne geçilmeye çalışıldığı ancak uzun yıllar geçmesine rağmen bu Emirnameler’in arkasından planlar hazırlanamadığı belirtildi.

Ülkenin sadece yaklaşık %40’lık kısmını oluşturan bölgelerde İmar Yasası altında yürürlükte olan plan ve emirnameler bulunmaktayken geri kalan %60’lık kısmındaki bölgelerde herhangi bir planlama düzenlemesi ve denetimi bulunmadığı belirtilen açıklamada, yıllardır süre gelen bu durumun,  sektörel yatırımlar ve kalkınma ile ilgili çalışmaların parçacı olarak yürütülmesine yol açtığı, başta ekonomik gelişme ve altyapı sektörleri olmak üzere mekânsal gelişme kararlarının verilmesini güçleştirdiği, ekonomik olarak ülke kaynaklarının verimli kullanılmasını engellediği, ekonomik gelişme ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi için gerekli olan altyapı yatırımlarının maliyetini ciddi anlamda artırdığı, korunması gerekli kaynaklar ve yatırımlar açısından bölgeler arasında eşit ve adil olmayan koşullara yol açtığı ifade edildi.

Planlar hazırlanıncaya kadar geçecek sürede yürürlükte kalmak üzere yayınlanmış olan Emirnameler’in İmar Planları’na ve Sektörel Mekânsal Planlara dönüşebilmesi ve ülkesel düzeyde planlı gelişmeye geçilmesi için, ülke düzeyinde nüfus, insan yerleşmeleri ve ekonomik sektörlerin mekânsal planlama stratejilerinin belirlenmesine gereksinim olduğu kaydedilen açıklamada, ülkesel Fizik Plan’ın, ülkenin tümünü planlı bir gelişme ortamına  taşımak için atılan önemli ve  kapsamlı adımlardan birisi olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Taslak Plan’da, sektörel ekonomik hedef ve ilkeler çerçevesinde, bölgelerarası mukayeseli avantajlar dikkate alınarak, çevre ve kültürel kaynakların, bugünkü ve gelecekteki nesiller tarafından dengeli kullanılabilmesini sağlayacak şekilde sektörel hedef ve yatırımların genel ve ortak mekânsal gelişme vizyon, politika, stratejileri ile uygulama öncelikleri ve araçlarının yer aldığı aktarıldı.

Açıklamada, her yıl değişen koşullara, gelişen bilgi ve verilere göre gözden geçirilmeye açık dinamik  bir plan olan ülkesel fizik planın ülkenin planlı bir geleceğe taşımak için hazırlandığı ve Ülkenin  genel kalkınma politikalarının geliştirilmesinde zemin olacak ve nüfus hareketlerine bağlı olarak teknik ve sosyal altyapılara yönelik gerekli yatırımlar için bütçe oluşturma ve dış kaynak yaratma için bir dayanak oluşturacağı ifade edildi.