Yazılı açıklamasında, ülkenin tarihi bir süreçten geçtiğini belirten Üstel, “küslük, dargınlık, adam kayırmacılık, partizanlık ve popülizm 31 Ekim’den sonra tarihe karışacak” dedi.

UBP’nin “rotasız gemi misali bir oraya bir buraya savrulduğunu” ileri süren Üstel, “Değişen dünya düzeninden nasibini alamayan bir yönetimin tek amacı kurultaydan sonra da koltukları korumak ve vizyonsuzluğu devam ettirmektir” ifadesine yer verdi.

Üstel, cumartesi yapılacak kurultayın, UBP’nin, dolayısıyla ülkenin kaderinin değişmesi için önemli olduğunu kaydetti.

Üstel şöyle devam etti:

“UBP Genel Başkanı tamamen kurultaya yönelik çabaları partimizdeki liderlik mentalitesini de ortadan kaldıracak kadar ağır yaralar açmaktadır. Partilinin önemli bir kısmı görmezden gelinerek yapılan perde gerisindeki icraatlar yönetimi gözden düşürmüş ve kamuoyunun gözünde küçük düşürülmüştür. Kurultay sonrası hem partinin hem de ülkenin önü açılacak,  güçlü bir UBP ve güçlü bir KKTC için güçlü bir lider ve ekibi iş başına geçecek, kötü gidişata dur denilecektir.”

Üstel, 31 Ekim tarihinden sonra yeni yönetimin ilkelerinin başında demokrasi ve hesap verilebilirlik olacağını, alınacak önemli kararlarda sadece üst yönetimin değil, partinin tabanının da söz sahibi olacağını, geniş katılımcılığın ön planda tutulacağını kaydetti.

Tüm partilileri, 31 Ekim tarihinde yapılacak kurultayda sandığa gitmeye davet eden Üstel, “Çünkü kullanacakları oylar sadece UBP’nin vizyonunun yeniden yazılmasını değil, ülkenin de kötü giden kaderini değiştirecek. Bu yüzden ne kadar çok katılım, o kadar çok demokrasi ve partimiz ile ülkeye sahip çıkmak demektir” ifadesini kullandı.