Yurdagül Atun

Sağlık eski Bakanlarından Eşref Vaiz CTP’nin güne ayak uydurmakta zorlandığını belirtti.“CTP neden KKTC'nin ekonomik bağımsızlığıyla ilgili görüşlerini ortaya koymuyor. Neden çağımızda Dünyada tam ekonomik bağımsızlık olmadığını sol bir perspektifle açıklayamıyor? Yunanistan’daki sol koalisyonun AB ile yaşadığı örneği neden yorumlayamıyor” diyen Vaiz, CTP’nin bunları yapmadığı sürece KKTC'de hükümet etme olasılığı olmadığını kaydetti.

Sosyal medyadan yaptığı “DPÖ' nün feshini isteyen talep KKTC Başbakanlığından gitmiş!!!
Onca Danışman, onca müsteşar da Başbakanın haberi yok???

Maşşallah iş bitirici tosuncuklarıma!!!!” paylaşımıyla büyük ilgi çeken CTP’li eski Bakan Eşref Vaiz zehir zemberek konuştu. Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) Tüzük Kurultayında aldığı kararları hayata geçirmediğini kaydeden Vaiz, “geçmişten ders almadılar” dedi. 

“O dönemde KKTC'nin İMF'si TC'de Başbakan Tansu Çiller'di”

Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne konuşan Eşref Vaiz, CTP 1994 yılında ilk kez hükümet etme fırsatı yakaladığını belirtti. O dönem de bugünküne benzer bir kriz yaşandığını anımsatan Vaiz şunları söyledi: “O yıllarda da bir ilki yaşayan CTP yönetimi tüm tecrübesizliğine rağmen demokratik- sosyal konularda bir çok icraatı hayata geçirmişti. Ta ki 1995 yılında ekonomi ve bütçe sorunlarında çıkmaza girip TC-KKTC Ekonomi protokolü gündeme gelene kadar. O dönemde KKTC'nin İMF'si TC'de Başbakan Tansu Çiller'di.

Yine TC-KKTC ekonomik paket görüşmeleri gündemdeydi ve KKTC'nin TROYKA'sı TC ekonomik desteklerine karşı birtakım yaptırımlar/ kısıtlamalar öneriyordu. O dönemin Başbakanı Hakkı Atun, Başbakan yardımcısı rahmetli Özker Özgür, Maliye bakanı Onur Borman hanım maaşlar ödeyebilmek için Ankara’ya gitmişlerdi. 

“Gece yarısı saat 24.00’de Çiller’in evinde görüştüler”

Tansu çiller ekonomik yaptırımlar hayata geçmediği süre maddi kaynak aktarmayı reddediyordu. Birazda isteksiz yapılan bu görüşme, TC Başbakan yardımcısı Murat Karayalçın'ın ısrarıyla gece yarısı 24'te Tansu Çillerin konutunda gerçekleşmişti.” 

“Özker Hoca ‘deniz bitti’ demişti”

Özker Özgür’ün, KKTC’ye dönüşünde kullandığı sözlerin çok önemli olduğunu belirten Vaiz sözlerini şöyle sürdürdü: “Özker Hoca bu görüşmeden sonra adaya döndüğünde o meşhur lafları etmişti. ‘Deniz bitti’ bir de ‘Davul bizim boynumuzda tokmak başkasının elinde…’ 

“Soyer, ‘bundan ziyadesi olmaz’ diyerek hükümeti sonlandırdı”

Bir dönem sonra 1996’da DP-CTP hükümeti sona erdi. CTP bundan sonra 2003’de büyük ortak olarak hükümete geldi ve 2009 kadar büyük ortak olarak koalisyon hükümeti de görev yaptı. Ta ki; KKTC’nin Troyka'sı TC "Kuzey Kıbrıs’taki ekonomik yapı sürdürülebilir değil " diyene kadar. Hiç unutmuyorum O dönemde en nihayet Sayın Ferdi Sabit Bakanlar kurulda " bundan ziyade olmaz" diyerek hükümeti sonlandırmıştı.”

“Tez Kurultayı’nda kararlaştırılanlar bir kenara itildi”

2009 yılından seçimlerden sonra Ana muhalefet pozisyonuna düşen CTP’nin 2010 yılında çok önemli bir ekonomi- politik kurultayı gerçekleştirdiğini anımsatan Vaiz şunları söyledi: ‘Tez Kurultayı’ dediği bu kurultayda 6 ay gibi bir süreçte hükümet icraatlarını, ekonomik sürdürülebilirliği, TC-KKTC ilişkilerinin nasıl olması gerektiği gibi konuları tartışmış ve sonuçlarını kurultay kararına dönüştürmüştü. Bu kurultay kararları daha sonra Sayın Özkan Yorgancı döneminde bir kenara atılmış ve geçmişin dersleri de yine dikkate alınmamıştı. Daha sonra Özkan Yorgancı gitmiş, Ömer Kalyoncu hükümeti sadece KKTC içine dönük yasal mevzuatlarla ilgili bir hükümet Programı yazmış ve bu doğrultuda çalışırken yine KKTC'nin Troyka'sı TC ile ekonomik protokol tartışırken Sayın Kalyoncu da ‘Denedim, olmadı’ , ‘ancak maaşların yüzde 60 ödeyebilirim’ deyince hükümet yine sona erdi.

“CTP Yunanistan’daki sol koalisyonun AB ile yaşadığı örneği neden yorumlayamıyor”

 Peki ama CTP neden KKTC'nin ekonomik bağımsızlığıyla ilgili görüşlerini ortaya koymuyor. Neden çağımızda Dünyada tam ekonomik bağımsızlık olmadığını sol bir perspektifle açıklayamıyor? Tek kutuplu bugünkü dünya devletlerinin karşılıklı bağımlılık ilişkilerini neden sol bir felsefeyle izah edemiyor? Neden AB üyeliğini hedeflerken AB'nin bir ekonomik entegrasyon modeli olduğunu üyelerine, halkına anlatamıyor? Yunanistan’daki sol koalisyonun AB ile yaşadığı örneği neden yorumlayamıyor? Güneyde Rum toplumunun siyasilerinin ve özellikle AKEL'in, AB ve onun TROYKA'sı ile yaptığı tartışmaları ve ortaya çıkan sonuçları neden irdelemiyor? Bunları yapmadığı sürece CTP'nin KKTC'de hükümet etme olasılığı yoktur.”