Ceren Özbil

Üretici tarlasını ve bahçesini sulamak için su bulmakta sıkıntı yaşarken, yağmur suları heba olup gidiyor. Derelerden barajlara yönlendirilmesi gereken yağmur suları denize yönlendiriliyor. Yağmur sularının denize akması nedeniyle üreticiler bu suyu tarımda kullanamıyor.

Üretici birlikleri her ne kadar yıllardır, “Yağmur suları barajlara yönlendirilsin ve üretici bu suları kullanabilsin” diye üstüne basa basa söylese de Su İşleri Dairesi üreticilerin sesine kulak vermiyor.

Üreticiler uyardı…

Havadis’e konuşan Patates Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yeşilada ve Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, devlet yetkililerine yağmur sularının akış yönünü barajlara yönlendirmesi için çağrı yaptı. Yağmurun üretici için altın değerinde olduğunu kaydeden birlik yetkilileri, “Yağmurun bir damlasını bile denize akıtmak ziyandır” dedi.

Yeşilada: Yağmur bizim için altın değerindedir

Patates Üreticileri Birliği Başkanı, şehirlerde felaket diye adlandırılan yağmurun köylerde bereket olarak adlandırıldığını anlattı. Üreticinin yıl boyunca hep yağmur beklediğini kaydeden Yeşilada, yağmur sularının denize akıtılmasını üreticiye yapılan büyük bir ayıp olarak niteledi. Yeşilada, yağmur sularının yönünün denize çevrilmesi gerektiğine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Yağmurun üreticiye zararı yok, tam aksine faydası var. Yağmur bizim için altın değerindedir. Ancak yağmur suları denize akıtılıyor. Bu suları muhafaza edemeyip denize akıtmak büyük bir ayıptır. Yıllardır sular denize akıp gidiyor.”

“Yine bütün yağmur suları denize aktı”

Geçen günlerde yağan yağmurun sularının yine denize akıp gittiğini anlatan Yeşilada, bu konuda defalarca yetkilileri uyardıklarını söyledi. Yeşilada, yağmur sularının akış yönünün barajlara çevrilmesi gerektiğini belirtti ve bu suyun tarım alanında kullanılması gerektiğin kaydetti.

“Dünyada yağmura felaket diyen başka bir yer yok”

KKTC’de yağışların genelde bölgesel olduğundan söz eden Yeşilada, Lefkoşa, Mağusa ve Grine bölgelerine yağan yağmurun sularının akış yönünün barajlara çevrilmesi gerektiğini ifade etti. Yeşilada şu şekilde konuştu: “Köylü dört gözle yağmur yağmasını beklerken kasabalarda yağmura felaket diyorlar. Kasabalara yağan yağmurun sularının da barajlara çevrilmesi gerekiyor. Böylece yağmur suları tarımda kullanılabilir. Örneğin yağan yağmurda yine Köprü Barajı’na su gitmemiştir. Tüm yağmur suyu denize çevrilmiştir. Dünya da böyle bir uygulama yapan başka bir ülke yok. Üretim yapmak için tüm ülkeler yağmur beklerken biz elimizdeki suyu denize akıtıyoruz.

“Bir damla bile denize akmamalı”

Bir damla yağmur suyunun bile denize akmasının ziyan olduğundan söz eden Yeşilada, yağmur suyunun faydasını geçen yıl Dörtyol bölgesinde sel felaketi diye adlandırılan olayla örneklendirdi. Yeşilada geçen yıl o bölgede ekilen bütün arazilerin ekin verdiğin anlattı ve şu şekilde konuştu:
“İnönü’den gelen yağmur suyunun Köprü Barajı’na çevrilmesi gerekir. Biz elimizdeki nimetin kıymetini bilmiyoruz. Su üretici için altındır. Kuru ziraat yapan üretici bile bu sel suyuyla üretimini yarı yarıya garantiledi demektir.

Kelle: Yağmur üretimin temel taşıdır

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, yağmur suyunun üretici için çok önemli olduğunu söyledi ve buna rağmen yağmur suyunu değerlendirmeyi bilmediğimizi anlattı. Çavuş Kelle, Rum zamanında ülkede birçok baraj ve bent oluşturulduğunu ve s yağmur sularının muhafaza edilerek tarımda kullanıldığını anlattı. Yıllar içerisinde bu bentlerin bakımsızlıktan yıkıldığını ve barajlardaki kapakların yıprandığını kaydeden Hüseyin Çavuş Kelle bu nedenle yağmur sularının üretim için kullanılamadığını belirtti. Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, burada asıl görevin hükümet yetkililerine düştüğüne işaret ederek, “Su bizim en can alıcı noktamızdır. Devlet yetkilileri yağmur sularını muhafaza edip, üretimde kullanılmaya yöneltmelidir.”

vadili-(6).jpg