Suna Erden

Güzelyurt bölgesinin öncelikli geçim kaynağı, ekonominin lokomotiflerinden biri olan narenciye sektörü son yıllarda pazar payının azalması, suların tuzlanması ve diğer birçok sorunlardan dolayı kan kaybetti. Geçmiş yıllarda üreticinin yüzünü güldüren ancak son zamanlarda üreticinin sorunlarıyla sık sık gündeme gelen sektör, son olarak en büyük pazarlarından biri olan Rusya pazarını, Rusya-Türkiye arasında yaşanan uçak krizinden dolayı kaybedince daha da büyük yara aldı. Rusya pazarının kaybedilmesinden dolayı 2016 sezonunda 35 milyon TL tutarında zarar eden sektör, 2017 yılına umutlu giriyor. Rus hükümetinin, Türkiye’den portakal, mandalina, kayısı, şeftali ve erik ithalatına getirilen kısıtlamaları kaldırılmasına yönelik kararı narenciye üreticilerinin yüzünü güldürdü. Önümüzdeki sezonda 70 milyon TL’lik ihracat yapılmasının öngörüldüğünü belirten Kıbrıs Türk Narenciye İhracatçıları Birliği Başkanı Gökhan Saraç, KKTC’de üretilen 100 ton narenciyenin yüzde 15’inin Rus pazarına satıldığını, Türkiye-Rusya arasında yaşanan krizden dolayı bu Pazar payının geçtiğimiz yıl kaybedildiğini ve sektörün zarara uğradığını belirtti. Star Kıbrıs’a konuşan Saraç, Rus hükümetinin kısıtlamayı kaldırması ile sektörün rahat bir nefes alacağını ifade ederek, “yıllardır geriye giden sektör, Rus pazarının yeniden açılması, su gelmesi ve son olarak elektrik anlaşmasının imzalanması ile yeniden can bulacak” dedi.

ÇOK KÖTÜ ETKİLENMİŞTİK 

Saraç, narenciye ihracatının başta Türkiye olmak üzere, Kuzey Irak, Rusya, Ukrayna, Romanya, Türkmenistan, Özbekistan, İngiltere ve Hollanda’ya yapıldığını belirtti. Saraç, elde edilen narenciye ürünlerinden Rus pazarına 5 ila 10 ton arasında valensiya portakal, yüzde 40 ile 50 arasında ise mandalina ihraç edildiğini ifade ederek, buradaki ihracatçıların Türkiye’deki firmalar ile temasa geçip, Rus pazarı ile anlaşıp ürünleri Türkiye’ye gönderdiğini, orada Türk menşesi basıldıktan sonra Rusya’ya ihraç edildiğini açıkladı. Saraç, bozulan Türkiye-Rusya ilişkilerinin ekonomik boyutunun KKTC’yi de etkilediğini, Pazar payında yüzde 15 oranında pay tutan Rus pazarının kaybedilmesinin üreticiyi zora soktuğunu belirterek, Rus hükümetinin, Türkiye’den taze veya kuru portakal, mandalina, kayısı, şeftali ve erik ithalatına getirilen kısıtlamalar kaldırılmasına yönelik kararın umut verici olduğunu dile getirdi. 

MEYDAN BİZE KALDI 

Kıbrıs Türk Narenciye İhracatçıları Birliği Başkanı Saraç, kısıtlamanın kaldırılması ile bu sezon 90 bin ton narenciye ürününü Rusya’ya ihraç etmeyi beklediklerini söyledi. Avrupa Birliği ile Rusya’nın karşılıklı ambargosu nedeni ile AB’den Rusya’ya narenciye ürünü satılamadığını ifade eden Saraç, bu durumun KKTC’ye yarayacağını, 70 milyon TL tutarında bir ihracat yapmayı hedeflediklerini kaydetti. Gökhan Saraç, “Kısıtlama tam vaktinde kaldırıldı. Mandalina Ocak, Şubat aylarında, portakal Mart, Nisan, Mayıs aylarında olur. Önümüzdeki sezon üretici ürününü pazarlayabilecek. Sektör rahatlayacak. Öncelikle Rusya’ya en fazla ithal ettiğimiz ürün olan mandalinada rakibimiz olan AB’nin ürün veremeyecek olması bizim işimize yarayacak” dedi. 

HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR 

Türkiye ile KKTC arsasında dün imzalanan kapsamlı enerji anlaşmasına da değinen Saraç, elektriğin ucuzlayacağını ifade ederek, bunun hem narenciye üreticisi hem de diğer tüm üreticiler için iyi bir gelişme olduğunu kaydetti. Üretim maliyetleri içerisinde en fazla yer tutanın elektrik olduğunu kaydeden Saraç, elektriğin ucuzlaması ile tüm sektörlerin rahatlayacağını dile getirdi. 

SEKTÖR YENİDEN CAN BULACAK 

Kıbrıs Türk Narenciye İhracatçıları Birliği Başkanı Saraç, narenciye sektörünün son 5 yıldır kan kaybettiğini, Pazar paylarının düşmesi, suların tuzlanmasından dolayı kaliteli üretim yapılamaması gibi etkenlerden dolayı zor günler yaşayan sektörün, Rusya ile ilişkilerin düzelmesi, Türkiye’den gelen suyun üretime aktarılacak olması ve elektrik getirilmesinin planlanmasının sektörü yeniden şahlandıracağını vurguladı. Saraç, “Mart ayına suyun yetiştirilmesini umuyoruz. Böylelikle yıllardır geriye giden sektör, Rus pazarının yeniden açılması, su gelmesi ve son olarak elektrik anlaşmasının imzalanması ile yeniden can bulacak” dedi.