Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Kıbrıs sorununun çözümü için bir çerçeve antlaşmasına ihtiyaç duyulduğunu, diğer konuların federal yürütme ve yasama organlarında tamamlanabileceğini savundu.

YKP’nin kuruluşunun 26’ıncı yıldönümü nedeniyle düzenlenen basın toplantısında Örgütlenme Sekreteri Murat Kanatlı tarafından okunan basın açıklamasında, YKP’nin Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum  liderlerin ortak çağrı yapacağı her türlü antlaşma taslağıyla ilgili olumlu yaklaşım tutumunu koruduğu kaydedildi.

TEK İHTİYAÇ TEMEL KONULARI KAPSAYACAK ÇERÇEVE ANLAŞMASI

Kıbrıs sorununda “yabancı askerler, yer değiştiren ve taşınan nüfus, toprak ve mülkiyet, güvenlik ve garantörlük ile güç paylaşımının” müzakerelerin esas başlıkları olması gerektiği savunulan açıklamada, “Bu temel konuları kapsayacak bir çerçeve antlaşması, bugün itibarıyla tek ihtiyacımız olandır” denildi.

Çözüm  antlaşmasının çok detay içermesine gerek olmadığı savunulan açıklamada, “Detaylar, federal yürütme ve yasama organlarında demokratik tartışma koşullarında tamamlanabilir. Liderlerin tek başlarına, halkın katılımı olmaksızın ekonomiden, sosyal hayata birçok alandaki başlıklara dair görüşmeler yapması ve kararlar üretmesi zaten anti-demokratik de bir süreçtir” denildi.

“KUZEY İRLANDA MODELİ... YASAMA VE YÜRÜTME ORGANLARI HEMEN ŞİMDİ HAYATA GEÇİRİLSİN”

Bu nedenle 2004 sonrası süreçte Kuzey İrlanda modeline vurgu yaptıkları kaydedilen açıklamada, “Çerçeve antlaşması ve tüm politik aktörlerin temsiliyet sistemi içinde ağırlıkları dikkate alınarak, mümkün olan en geniş politik temsiliyeti sağlayarak çok toplumlu, çok siyasal kimlikli, ileride Federal Devletin Meclisi’nin ve Bakanlar Kurulu’nun yerlerini alacak, yasama ve yürütme organlarının hemen şimdi hayata geçirilmesi” önerisinde bulunuldu.

“SOSYALİST KIBRIS MÜMKÜN”

Sermayenin dayattığı neoliberal uygulamaların daha fazla emek, küresel ısınmanın daha fazla ekoloji, ataerkil ilişkilerin daha fazla feminist, savaşların daha fazla anti-militarist eylemlere neden olduğu kaydedilen açıklamada, “Bu nedenle ekososyalizmi ve ekofeminizmi, YKP’nin parti politikaların merkezine yerleştirmekteyiz” dedi.

Kıbrıs’ın ve dünyanın sorunu olan konulara dair nihai çözümün sosyalizmde yattığına inandıkları kaydedilen açıklamada,  “Sosyalist Kıbrıs mümkün” denildi.

Açıklamada, YKP’nin Kuruluş Yıldönümünü nedeniyle 30 Ekim Cuma günü Dome Otel’de saat 19:30’da Kokteyl ve Dayanışma Yemeği düzenleneceği kaydedildi.

DURDURAN

Parti Meclisi Üyesi Alpay Durduran ise Mecliste onaylanan ve milletvekillerinin transferini engeleyen Siyasi Partiler Yasasına atıfta bulunarak yaptığı konuşmasında, muhalefetteki partilerin milletvekillerinin haklarının çok geri olduğunu savundu.

Durduran, “Muhalefet partilerinin bir işlevi olmaması bu ülkede demokratik parlamento olmaması demektir” dedi.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde bir milletvekilinin yetkilerinin ne olması gerektiği konusunda karar alındığını ifade eden Durduran, bu karardaki maddelerin ilgililere gönderildiğini ancak kaale alınmadığını savundu.

Ülkede Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın bulunduğunu ancak bunun gereğini yaptıracak tüzüklerin bulunmadığını kaydeden Durduran, gelişmiş ülkelerde muhalefet partisinin istediği bir konuda meclisi toplama hakkı, muhalefet milletvekillerinin Meclis komitelerine bilgi vermek için kişi çağırma hakkı bulunduğunu kaydetti.

AYGÜN

Parti Meclisi Üyesi Hamit Aygün de konuşmasında YKP’nin oluşumuna değindi. Aygün, YKP’nin önce Türkiye’de KÖGEF’de daha sonra Halk-Der’de yer alan Türkiye’de yüksek öğrenim alan Kıbrıslı Türk Öğrenciler tarafından kurulduğunu  anlattı.

Aygün, “KÖGEF’in belli bir grubun elindeymiş gibi” gösterilmeye çalışıldığını ancak bunun da doğru olmadığını savundu.

KANATLI

YKP’nin gelişimiyle ilgili bir soruya karşılık Murat Kanatlı, YKP’nin üye tabanında zaman içerisinde pek fazla değişim yaşanmadığını ancak etkisini farklı alanlarda gösterebildiğini kaydetti.