Fileleftheros ve diğer gazeteler, Rum Meclisi’nde dün gerçekleştirilen oturum çerçevesinde siyasi parti başkanları veya temsilcilerinin yaptığı konuşmalara geniş şekilde yer verdiler.

Habere göre, Rum siyasiler açıklamalarında, müzakerelerin yeniden başlaması ve BM Genel Sekreteri’nin Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un bölgeye yapacağı ziyarete ilişkin görüşlerini ortaya koydular.

Rum Meclisi’ndeki oturumun, bir dakikalık saygı duruşu ve akabindeki Meclis Başkanı Dimitris Şilluris’in konuşmasıyla başladığını yazan gazete; oturuma, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve Bakanlar Kurulu üyelerinin de katıldığını belirtti.

Habere göre Şilluris konuşmasında, nihai adalete erişene dek mücadeleye devam edileceğini söyledi.

DİSİ Meclis Grup Sözcüsü Nikos Tornaridis, darbeyi kınayarak, bunun, Türkiye’ye “bölücü planlarını” dayatma fırsatı verdiğini savundu.

Tornaridis konuşmasında ayrıca; “Türk ordusunu, Girne denizinin değil, birkaç insanın mantıksızlığı ve bölünmüşlüğünün getirdiğini” öne sürdü.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu konuşmasında, suçlularının olmadığı bir suçun bulunduğunu ifade etti. Darbenin, NATO kurmaylığı tarafından hazırlandığını ve planlandığını ifade eden Kiprianu, Grivas ve EOKA B’nin darbeyi gerçekleştirdiğini, darbenin ise Türkiye’ye, Kıbrıs’ı “istila etme” bahanesi sunduğunu öne sürdü.

DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, EDEK Başkanı Marinos Sizopulos, Rum Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas da konuşmalarında genel olarak Kıbrıs sorunundan söz etti.

Dayanışma Hareketi Milletvekili Mihalis Yorgallas konuşmasında, mücadeleyi sürdürmelerinin bir borç olduğunu, çünkü tehlikelerin devam ettiğini belirtti.

Darbe ve Barış Harekatı sırasında hayatını kaybedenleri anan Yorgallas, hainliği ve işlenen suçu unutmayacakları sözünü verdi. 

Rum Ekologlar ve Vatandaşlar İşbirliği Başkanı Yorgos Perdikis, Kıbrıslı Türkler, Kıbrıslı Rumlar, Maronitler, Latinler ve Ermeniler arasındaki uzlaşmanın (barışma) ortak özgürlük, bağımsızlık mücadelelerinden ortaya çıktığını belirtti ve sözde “işgal olgularına” karşı Kıbrıslıların ortak mücadelelerine ilişkin perspektiflerin hala bulunduğunu savundu.

ELAM Başkanı Hristos Hristu ise konuşmasında, Kıbrıslı Türk ve Rum gazeteciler için Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı tarafından “Önem Taşıyan Kelimeler, Kıbrıs’ta Gazetecilik İçin Bir Sözlük” konusundan söz ederek, “utanç sözlüğünün”, tarih sahteciliği, sözde “işgalin” üstünün çizilmesi ve “yasa dışı yerleşikleri, Türk göçmenler olarak” isimlendirilmesi için yazıldığını ileri sürdü.

YUNAN BÜYÜKELÇİ KENEVEZOS 

Fileleftheros gazetesi bir başka haberinde, Yunanistan’ın Güney Kıbrıs Büyükelçisi Kiriakos Kenevezos’un katıldığı bir anma etkinliğinde yaptığı konuşmaya yer verdi.

Habere göre Kiriakos Kenevezos, darbe ve “Türk işgali” sırasında hayatını kaybedenler karşısındaki tarihi görevlerinin Ada’nın yeniden birleşmesi ve Kıbrıs sorununun çözümü için Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın ortak mücadelesi olduğunu belirtti.

Hain darbenin, Türk “işgaline ve istilasına” kapıları açtığını iddia eden Kenevezos, Türkiye’nin, Kıbrıslı Türkleri korumak bahanesiyle, her türlü uluslararası anlaşma ve uluslararası hukuku her anlamda çiğnediğini ileri sürdü. 

NEOFİTU 

Alithia gazetesi, Rum Meclis Başkanı Dimitris Şilluris’i, Avustralya’daki darbe ve Türk “işgali” etkinliklerinde temsil eden DİSİ Başkanı Averof Neofitu’nun burada katıldığı etkinlikteki konuşmasına yer verdi. 

Habere göre Neofitu, Sydney’deki Rumlara ait merkezde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada bu hainlik ve köklerinden sökülme (yurdundan koparılma) döneminin geride bıraktığı derin yaraların ancak insan haklarının iade edilmesi, halkın ve ülkenin yeniden birleşmesiyle kapanabileceğini belirtti. 

Ulusal hedefin, sağlanmasının, iç cephede birliği ayrıca yurt dışındaki Rumlarla koordineli bir faaliyeti gerektirdiğini belirten Neofitu, Avustralya’da yaşayan Rumların Avustralyalı yetkililerinin aydınlatılmasında önemli bir rol oynadığını da söyledi. 

ELAM BAŞKANI’NDAN PROVOKATİF AÇIKLAMA 

Fileleftheros ve diğer gazeteler, Rum Meclisi’nin, darbe ve Barış Harekatı’nın kınanması oturumu çerçevesinde ELAM Başkanı Hristos Hristu’nun konuşmasının oldukça “provokatif ve bölücü” nitelikte olduğunu yazdılar. 

Hristu’nun hain darbeden söz etmekten kaçındığını yazan gazete ELAM’ın geçtiğimiz Cumartesi gerçekleştirilen darbede yer alan ve Rum Başkanlık Sarayı’na yönelik saldırıda ölen komandoların mezarlarına çelenk konulması etkinliğine katıldığını ancak dün darbe ve Barış Harekatı sırasında ölenlerin anılmasını görmezden geldiğini, bunun da AKEL, DİKO ve EDEK’in yoğun tepkisine neden olduğunu belirtti. 

AKEL açıklamasında, “Nazi” ELAM’ın, faşizm, Grivas, EOKA B’nin tutarlı savunucusu ve şakşakçısı olarak meclis içerisinde ve dışında faaliyet gösterdiğini ifade etti. 

AKEL, ELAM’ın geçtiğimiz Cumartesi günü Başkanlığa karşı saldıranları andığını, dün ise, darbe karşıtı demokrasi direnişçileri önünde saygıyla eğilmediğini belirtti.

DİKO açıklamasında, ELAM’ın bu davranışının, direnişçilere ve Türk “işgali” sırasında hayatını kaybedenlere karşı bir hakaret olduğunu ifade etti. 

EDEK ise, ELAM liderliğinin tarihi olayları tarafsız olarak yorumlamadığının bir kez daha teyit edilmiş olduğunu, bu tutumuyla da ülkeye ihanet edenlere “bağışlama kağıdı” verdiğini kaydetti.

Öte yandan Politis gazetesi, ELAM’ın dün gerçekleştirilen meclis özel oturumunda darbeyi olduğu gibi kabul etmediğinin görüldüğünü yazdı. Gazete, darbe ve Türk “işgalinin” kınanması için dün mecliste düzenlenen özel oturumda, ELAM’ın, darbeyi olduğu şekliyle tarif etmek için bir kelime bulamadığını belirtti.

ELAM’ın, “Türkiye’nin haksız yere yararlandığı” iç çatışmadan ve 1974 yazında ölenlerden söz ettiğini belirten gazete, darbe olayından dolaylı olarak bile bahsetmediğini yazdı.