Filleftheros, “Ban’dan Koşullu Müdahillik – BM Genel Sekreteri İlerleme Sağlanması Durumunda Şahsen Müdahil Olacağı Mesajını Verdi” başlıkları altında verdiği haberinde, Anastasiadis’in Ban’la görüşmesi sonrasında yaptığı açıklamaya yer verdi.

Habere göre Anastasiadis, Ban’la görüşmesinde “tezlerini yineleme ve Kıbrıs sorununun çözümü için hazır olduklarını ve kararlılıklarını ifade etme fırsatı bulduğu için çok memnun olduğunu” belirtti ve “şu ana kadarki zorlukları dile getirerek müdahil olanların sadece sözlerle değil belirli eylemlerle çalışmaları gerektiğini ifade ettiğini” vurguladı.

Anastasiadis, “Müdahiller derken, sadece Kıbrıslı Türk vatandaşlarımıza değil Türkiye’ye de açıkça değindik” şeklinde konuştu.

Anastasiadis, Ban’ın ise, görüşmede kendisine, “ilk aşamada yeni özel danışmanı aracılığıyla, ardından da, orantılı ilerleme olması durumunda bizzat kendisinin yardım etme ve katkıda bulunmaya hazır ve kararlı olduğunu ilettiğini” de belirtti.

Anastasiadis ayrıca, Ban’la görüşmesinde, Ebola salgını, iklim değişiklikleri ve “aşırı uçluluğuyla insanlıkta büyük korku yaratan” İslam Devleti konularını da görüştüklerini sözlerine ekledi.

Habere göre Anastasiadis-Ban görüşmesinde, Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ve Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis de hazır bulundu.

Gazete, diplomatik bir kaynağa göre ise, Genel Sekreterin Anastasiadis’le görüşmesinde, müzakerelere bizzat kendisinin yeniden müdahil olmak için “elle tutulur bir şey” istediğini dile getirdiğini yazdı.

Habere göre söz konusu kaynak, Ban’ın “ilerleme sağlanabilmesi için Türkiye’nin üstlenmesi gereken rolü kabul ettiğini ve Anastasiadis’in hemen ardından görüşeceği Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a konuyu iletme sözü verdiğini” de öne sürdü.

Gazete, BM Genel Sekreteri Sözcüsü’nün Anastasiadis-Ban görüşmesi sonrasında yaptığı yazılı açıklamada ise, “Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin liderlerinin 11 Şubat 2014 tarihinde ortak açıklamayı benimsemelerinin ardından Kıbrıs sorununa bütünlüklü çözüm bulunmasını hedefleyen müzakerelerde kaydedilen ilerlemenin ele alındığını” belirttiğini yazdı.

Ban’ın sözcüsünün, Erdoğan-Ban görüşmesinin ardından yaptığı yazılı açıklamaya da yer veren gazete, açıklamanın bir bölümünde Ban ile Erdoğan’ın “Kıbrıs sorununa bütünlüklü çözüm bulunması için yürütülen müzakerelerin gidişatı ve Türkiye’nin süreci desteklemedeki rolünü ele aldıklarının vurgulandığını” yazdı.

ANASTASİADİS BEŞ DAİMİ ÜYEYLE YEMEKTE BİRARAYA GELDİ

Gazete, Anastasiadis’in BM Genel Kurulu toplantısına katılmak üzere her seferinde New York’a gidişinde yaptığı gibi, bu sefer de BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üye ülkesiyle yemekte bir araya geldiğini belirtti.

Habere göre Anastasiadis, beş daimi üyenin kendilerini büyük bir dikkatle dinlediklerini ve müzakerelerin şu anki aşamasında meydana gelen olaylara ilişkin gerçeklerin ortaya çıkması açısından görüşlerini belirttiklerini söyledi.

Anastasiadis beş daimi üyeye, “Kıbrıs sorununun farklı konularını, karşılaştıkları sorunları ve karşı taraf işbirliği yaparsa, siyasi eşitliğe sahip iki kesimli, iki toplumlu bir devlet aracılığıyla ülkenin birleşmesi ve işgal ordularından kurtulmasını sağlayacak bir çözüme en kısa sürede ulaşabilmek için çalışmaya hazır olduklarını dile getirdiğini” vurguladı.

KAPALI BÖLGE MARAŞ KONUSU GÜNDEME GELDİ

Gazete, “Maraş Türkiye İçin İlk Sınav” başlığı altında verdiği bir başka haberinde ise, Anastasiadis’in New York temaslarında kapalı bölge Maraş’ın açılması konusunun da gündeme geldiğini yazdı.

Kapalı bölge Maraş konusunun, gerek Ban’la gerekse ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’yle gerçekleştirilen görüşmelerde gündeme geldiğini; Ban ve Kerry’nin, Maraş konusunun Kıbrıs sorununda önemli bir atılım olmaya aday olduğunu düşündüklerini ancak topun Türkiye’nin ayağında bulunduğunu iddia eden gazete, Maraş’ın iadesine karar vermenin Türkiye’ye bağlı olduğu görüşünün hakim olduğunu savundu.

Kerry’nin Anastasiadis’le görüşmesinde, Türkiye’nin Kıbrıs sorununun çözümünü istediği ve bunda samimi olduğu görüşünü ilettiğini iddia eden gazete, Türkiye’nin ise New York temaslarında, Kıbrıs sorununda, dolayısıyla da kapalı bölge Maraş konusunda herhangi bir adım atacağı sinyalini vermediğini öne sürdü.

ANASTASİADİS MISIR VE LÜBNAN DEVLET BAŞKANLARIYLA GÖRÜŞTÜ

Gazete, bir diğer haberinde ise, Anastasiadis’in New York temasları çerçevesinde Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah El Sisi ve Lübnan Başbakanı Tammam Salam’la görüştüğünü, görüşmede ağırlıklı olarak enerji alanında işbirliği ve terörle mücadele konularının ele alındığını yazdı.

Gazete, Anastasiadis-Sisi görüşmesinin ardından ortak yazılı açıklama yapıldığını ve açıklamada Sisi’nin bu yıl sonuna kadar Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmesi konusunda uzlaşıya varıldığının duyurulduğunu yazdı.

Gazete, Anastasidis-Sisi görüşmesinde tarafların, Doğu Akdeniz’de doğalgaz yataklarının bulunmasının önemine dikkat çekerek, bölgede barışa ve istikrara hizmet edecek daha büyük bir işbirliğinin katalizörü olabileceğini vurguladıklarını yazdı.

Açıklamada, iki liderin ülkeleri arasındaki işbirliği ilişkisini daha da güçlendirme kararı aldıkları belirtilirken Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin görüşmede, “Türkiye ve Katar’ın bölgede olumsuz müdahalede bulundukları ve bu taktiğin kabul edilemez olduğu” görüşünü dile getirdiği ifade edildi.

Açıklamada ayrıca, Anastasiadis ve Sisi’nin, Kıbrıs sorunu ve çözüm müzakereleri, Mısır’daki siyasi değişiklik, Orta Doğu’daki gelişmeler ve gerek bölgesel, gerekse uluslararası alanda güvenlik konularını ele aldığı vurgulandı.

GÜNEY KIBRIS LÜBNAN’A SİLAH YARDIMI YAPACAK

Gazete, Lübnan Başbakanı Salam’ın da Mısır’la aynı çizgide hareket ettiğini ve ülkesinin İslam Devleti örgütüyle mücadelede Güney Kıbrıs’ın desteğini beklediğini dile getirdiğini yazdı.

Gazete ayrıca, Salam’ın ilk kez, Lübnan’a terörle mücadelede “silah sağlayacağı” için Güney Kıbrıs’a teşekkürlerini ilettiğini de belirtti.

Alithia gazetesi ise, silahların önümüzdeki günlerde Lübnan’a teslim edileceğini yazdı.

RUM SİYASİ PARTİLERİNİN TEPKİLERİ

Öte yandan Rum siyasi partileri, Anastasiadis’in New York temasları ve özellikle ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin açıklamalarını yorumladılar.

Habere göre, EDEK tarafından dün yapılan açıklamada, Rum hükümetine “Türkiye’nin çözüm istediğini göstermesini bekleyerek kendi kendini kandırdığı” eleştirisi yöneltildi.

EDEK, Rum hükümetinin, ABD’nin dışında Güvenlik Konseyi’ndeki diğer “dost ülkelerin” müdahil olmasını da değerlendirmesi gerektiğini vurguladı.

EURO.KO, tüm yabancı ülke yetkililerinin Kıbrıs sorununun AB ilke ve normlarına dayalı çözümünden bahsetmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirirken, bu açıklamaların anlam kazanabilmesi için bu ülkelerin Türkiye’ye yönelik baskı yapmaları gerektiğini savundu.

Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi, Kerry’nin ABD’nin Kıbrıs sorununa daha etkin müdahil olacağı şeklindeki açıklamasını olumlu bulduğunu belirtirken Vatandaşlar İttifakı Hareketi ise, BM’nin insan haklarına ilişkin tutumunu netleştirmesi çağrısında bulundu.

ÇAVUŞOĞLU-KASULİDİS

Gazete, bir diğer haberinde, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in Barış Enstitüsü tarafından düzenlenen bir kongrede karşılaşmalarına yer verdi.

Gazete, Türk baskın mensuplarının Çavuşoğlu ve Kasulidis’i birlikte fotoğraflamak istediklerini, bu isteği kırmayan bakanların el sıkışarak fotoğraf çektirdiklerini belirterek, buna karşın iki bakanın özlü bir konuşma yapmadıklarını vurguladı.

Gazete ayrıca, Anastasiadis’in New York’taki bir Yahudi sinagogunda gerçekleştirilen “Kıbrıs’taki Yahudi Mülteci Kampları,1945-48” isimli bir serginin açılışında konuştuğunu ve İsrail’le Güney Kıbrıs’ın ilişkilerinin düzeyini yükseltme konusunda ortak vizyon paylaştıklarını söylediğini yazdılar.

Habere göre, etkinlikte konuşma yapan İsrail Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı ise, kökten dinci İslam’ın çıkışa geçtiği şu dönemde Güney Kıbrıs ile İsrail’in birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.

Diğer gazeteler ise, konuya ilişkin haberlerini şu başlıklarla yansıttılar:

Politis: “Ban Haberci – BM Genel Sekreteri Eğer İlerlersek Şahsen Müdahil Olacak – BM Genel Sekreteri Türkiye’nin Üslenmesi Gereken Role İlişkin Anastasiadis Ne Dediyse Erdoğan’a Onu İletti”.

Alithia: “Ban da Türkiye’den Eylemler Bekliyor – ABD Dışişleri Bakanından Sonra BM Genel Sekreteri De Müzakerelerde İlerleme Olması Durumunda Kişisel Müdahilliği Sözünü Verdi – Kıbrıs-Mısır Stratejik İlişkisi”.

Haravgi: “Ban Eğer İlerleme Olursa Şahsen Müdahil – BM Genel Sekreteri Erdoğan’la Türkiye’nin Rolünü Görüştü”.