Politis “Kıbrıs Sorunu: ‘5+1’den Önce Aşılmaz Uçurum” başlıklı haberinde Çavuşoğlu’nun KKTC ziyareti kapsamındaki basın toplantısında istenenin, BM parametrelerinde değişiklik ve egemen eşitliği olan iki devlet çözümü olduğu açıklamasına Anastasiadis’ten “Kıbrıs sorununda bu tür çözümlere yer yok” cevabı geldiğini yazdı. Gazete bu gelişmenin, Türk ve Yunan Dışişleri bakanlarının Ankara’daki olaylı ortak basın toplantısının ertesinde gerçekleştiğine dikkat çekti.

Alithia “Anastasiadis: Beşli Konferansa Bu Tezlerle Gidiyorum… İki Devlet, Egemen Eşitlik ve Kıbrıslı Türklerin Bir Olumlu Oyu Hakkında Ne Dedi… Türk Tarafına ve Siyasi Liderliğe Mesajlar Verdi” başlıklı haberinde, iki devlet, egemen eşitlik ve Kıbrıslı Türklerin bir olumlu oyu ile ilgili görüşlerini ortaya koyan Anastasiadis’in Cenevre’deki gayriresmî 5+BM konferansta takınacağı tavrı da izah ettiğini yazdı.

“TÜRK TEZLERİNİ ENGELLEMEK İSTİYORUZ”

Habere göre Anastasiadis, “Gerek Türk Cumhurbaşkanı’nın gerek Dışişleri Bakanı’nın gerekse Kıbrıs Türk toplumu liderinin dile getirdiği kabul edilemez tezleri engellemek istiyoruz” ifadesini kullanan Anastasiadis, özetle şöyle devam etti:

“İki devlet kurulmasının yeri yok, egemen eşitliğin yeri yok, çünkü egemenlik olması koşulunu gerektirir. Bizim tarafın amacı, BM parametreleri içerisinde bir çözüm bulunmasıdır. Biz Cenevre’ye Kıbrıs Cumhuriyeti’ni iki toplumlu bir federasyona evriltecek, ancak her şeyden önce ve her şeyin üzerinde; işleyebilir olacak, Ankara’nın himayesine dönüşmeyecek bir çözüm amacıyla, BM, Güvenlik Konseyi, Avrupa Birliği, bütün devletler tarafından dile getirilen tezlerle gidiyoruz.”

OLUMLU OY

Anastasiadis olumlu oy konusuna değinirken ise “Görüştüğümüz şeye: iki toplum arasındaki siyasi eşitliğe ve Güvenlik Konseyi’nin, bütün kararlarda olumlu oyu gerektirmeyen 716 sayılı kararında izah edildiği şekliyle siyasi eşitliğe hükmetmeyi hiçbir zaman düşünmedik. Olumlu oyu, Bakanlar Kurulu’ndaki herhangi bir önerinin Kıbrıs Türk Toplumu’nun çıkarlarını gözetmeyebilecek olması halinde kabul ediyoruz. Orada, kendilerini ve siyasi eşitliği korumak için, elbette bir anlaşmazlıkların çözüm mekanizması olması koşuluyla, hakları olmalıdır” dedi.

“DİKTE ETMEKTEN VAZGEÇİN”

Rum iç cephesindeki, “Kıbrıs sorunu için son fırsat” endişesini ise şu sözlerle yorumladı:

“Türkiye’nin, beyan edilmiş ve aşamalı olarak uygulanmakta olan niyetleri konusunda dile getirilen kaygıları paylaşıyorum. Ancak bir şeyi ayıralım. Türkiye’nin izlemek istediği politikaları bilmem ve göğüslemek istemem bir şeydir, BM parametreleri ve zemini ile müzakerede birbirine bağlı olan, ayrı müzakere edilemeyecek başlıkları kabul etmem ve bazı partiler tarafından, Kıbrıs Rum tarafının tezleri açısından da müzakere konusu olması gereken konuları müzakere etmeden kabul etmeye çağrılmam başka şey.”

Türkiye, çok önceleri, hatta Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bile önce çizilmiş değişmez tezini en güçlü şekilde teyit etti. Bizim siyasi liderliğimize mesaj olarak vermek istediğim şudur: Dile getirilen ve belirli politikalar aracılığıyla uygulanan her şeyi dikkate alsınlar ve hiçbir şey almadan emrivaki şeklinde kabul edilecek tezleri müzakeresiz kabul etmem gerektiği diktesinden vazgeçsinler.”

Fileleftheros haberi “İki Devlet Çözümsüzlük Reçetesi… Başkan Anastasiadis Hiçbir Zaman Tahakküm Etmeyi Düşünmedik… Cenevre Ziyaretinden Önce Tezlerini Netleştirdi” başlığıyla aktardı.