Kathimerini gazetesine söyleşi veren Vasiliu, hem Kıbrıslı Türklerin, hem de Rumların çözüm istediğini ve yabancı güçlerin müdahalesini istemediğini, ancak Kıbrıslıların hiçbir zaman, “tarafların ipi kendi taraflarına çekmelerinden dolayı”, kendi aralarında çözüm bulamayacaklarını kaydetti.

Habere göre Vasiliu, Rum tarafının müzakerelerde arabuluculuğu kabul ettiğini ve bunun da, müzakere masasında hoşa giden durumlar kadar, hoşa gitmeyen durumları da kabul etme zorunluluğu getirdiğini belirtti.

Vasiliu, müzakere sürecinde gerektiğinden çok daha fazla zaman kaybedildiğini; Anastasiadis’in Başkanlığa seçilmesinin ardından, kendisine soru soranlara 6 ay içerisinde çözüm olacağını söylediğini, ancak 6 ayda ortak açıklama bile yapılamadığını söyledi.

Ortak açıklamadan sonra özlü müzakerelere başlanması umudunu taşıdığını kaydeden Vasiliu, bir 6 aylık dönemin daha bu noktada kaybedildiğini belirtti.

Vasiliu, Türkiye’nin çözüm istediğini, ancak mevcut durumun devam etmesinden de herhangi bir kaybı olmayacağını vurgulamak istediğini de kaydederek, statükonun “oldu-bitti” anlamı taşıdığını ifade etti.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanlığı görevine yeni atanan Espen Barth Eide’nin, özlü diyaloga girilmesi konusunda daha büyük bir kararlılık imajı çizdiğini belirten Vasiliu, Eide’nin yardımıyla müzakerelerin hızlandırılabileceğini söyledi.

Vasiliu, Türkiye için bugün ekstra bir menfaat sunduklarını ve bu menfaatin doğalgaz olduğunu kaydederek, Rum tarafının, doğalgaz boru hattını çözüm için teşvik olarak kullanmamakla hata yaptığını ifade etti.

Kendisinin, Başkan olsaydı, çözüm olmadan boru hattının faaliyete geçmesini asla kabul etmeyeceğini belirten Vasiliu, doğalgaza büyük ihtiyaç duyan Türkiye’nin de, daha ucuz doğalgaz alabileceğini söyledi.