Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’na, Avrupa Konseyi Dönem Başkanı sıfatıyla hitap eden Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, önümüzdeki dönemin Kıbrıs sorununun çözüm çabaları açısından belirleyici olacağını söyledi.

Rum gazeteleri Anastasiadis’in dün Strazburg’da yaptığı konuşmayı ve verdiği mesajları çeşitli başlıklar altında geniş ölçekte aktardı.

Alithia “Çözüm ve Garantiler Birlikte Gitmez… Modası Geçmiştir… Başkan Anastasiadis Avrupalı Siyasilere Kıbrıs Sorununu Anlattı” başlık ve spotlarıyla manşete çektiği haberinde, Anastasiadis’in “bütün taraflar, özellikle de Türkiye -bunu eleştirmek niyetiyle değil durum nedeniyle söylüyorum- yaratıcı ve yapıcı yaklaşımla gelirse, Kıbrıs sorununu Avrupa ilke ve değerleri çerçevesi ve temelinde çözebileceğimize inanıyorum” sözünü öne çıkardı.

“BİR MİKTAR ANLAŞMAZLIK VE GÖRÜŞ FARKLILIĞI VAR, EN ÖNEMLİSİ MÜLKİYETLE İLGİLİ”

Habere göre konuşmasında, Kıbrıs sorununun çözümü için son 20 aydır harcanan çabalara değinen Anastasiadis, “hatırı sayılır ilerleme kaydedilmiş olmasına rağmen halen bir miktar konuda anlaşmazlıklar ve görüş farklılıkları var. Bunların en önemlisi de Mülkiyetle ilgili olanlardır” dedi.

Anastasiadis, Rum Yönetimi olarak son aylarda çabalarını “belirleyici” diye nitelediği iki konu üzerinde yoğunlaştırdıklarını belirterek bunları Toprak ve Güvenlik/Garantiler olarak sıraladı.

Güvenlik ve Garantiler konusunda “modası geçmiş düzenlemeler sadece sorun yaratabilir, tarafların makul ya da değil, endişelerine cevap veremez” iddiasında bulunan Anastasiadis “Bir toplumun güvenliğinin öteki için tehdit olamayacağını göz ardı etmeden, toplumlardan gerek birinin gerek diğerinin endişelerine etkin cevap veren kapsamlı ve detaylı bir öneri sunduk” dedi.

“ASKERİ GARANTİ VE DAHA DA KÖTÜSÜ MÜDAHALE HAKKLARI İSTENMİYOR, ÇÜNKÜ…”

“Herhangi üçüncü bir ülkenin askeri garanti ve daha da kötüsü  müdahale hakları hem istenmiyor hem de modası geçmiştir” iddiasında bulunan Anastasiadis, bu görüşünü şu cümlelerle izah etti:

“Çünkü BM, AB, Avrupa Konseyi ve diğer birçok uluslararası  örgüt üyesi bir devletin bağımsızlığını ve egemenliğini zedelemekle kalmıyor BM Anayasası’na ve Uluslararası Hukuk’a aykırıdır. Bugünkü olguların 1960’takinden, 1974’tekinden tamamen farklı olduğu dikkate alındığında, Türk askeri kuvvetlerinin veya Türkiye’nin garanti haklarının çözümden sonra kalması Kıbrıs Rum toplumu aleyhine dengesizlik olacaktır çünkü Türkiye’nin gücü ve mesafesi Kıbrıs Rum toplumuna karşı sürekli bir tehdit olarak algılanacaktır. Bu, toplumlardan birini ve dolayısıyla devleti garantörün vesayeti veya nüfuzu altına sokar, bu da  istikrarsızlık  ve ayrılıkçı akımların güçlenmesi tehlikesi içerir. Toplumlardan birinin güvence altına alınması için garantiler verilmesi siyasi eşitliği bozar ve garanti altındaki toplumun öteki topluma karşı üstünlüğü hissi işler, dolayısıyla uzlaşı yerine sürekli çıkmaz ve istikrarsızlık yaratır. Her devletin tabi olduğu temel egemenlik ilkeleri ve uluslararası temsiliyete uymaz çünkü  eyaletlerden birine, üçüncü bir ülkeyi, bağımsız ve egemen bir devletin bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne müdahale ve ihlale çağırma hakkı verir.”

KAYDEDİLEN YAKINLAŞMALAR

Anastasiadis konuşmasında 20 aylık süre zarfında kaydedilen yakınlaşmalara şu sözlerle değindi:

“a-Kıbrıs Cumhuriyeti’nin iç yapısı, iki bölgeli iki toplumlu, iki toplumun siyasi eşitliği olan federasyon temelinde dönüşecek.

b-Birleşik Kıbrıs’ın bağımsızlık ve toprak bütünlüğü uluslararası hukuk, BM anayasası ve Avrupa müktesebatı temeliyle tam güvenceye alınacak.
c-Ayrılığı veya üçüncü bir ülkeyle kısmi ya da tam birleşmeyi kesinlikle yasaklayan anayasa maddeleri.

d-İki bölgeliliğin güvenceye alınması için her bir eyaletin idari sınırları belirlenmiş olacak.

e-İki toplumluluğun ve siyasi eşitliğin güvenceye alınması için  Federal Hükümet’in eyaletlerin yetkilerine veya bir eyaletin Federal Hükümet’in veya diğer eyaletin yetkilerine müdahalesinin yasaklanması, toplumlardan birinin öteki üzerinde tahakkümü olmaması için belirli karar alma düzenlemeleri ile iki toplumun devlet yönetimine etkin katılımı öngörülüyor.”

Fileleftheros “‘Daha Gidecek Yolumuz Var’… Başkan Anastasiadis  Müzakerelerin Aidiyetinin Kıbrıslılarda Kaldığını Vurguladı…AKPM’deki Konuşması İçinde Mesajlar Verdi” başlıklı haberinde Anastasiadis’in “ancak BM Güvenlik Konseyi tarafından ve çözümün uygulanması ve uzlaşılanların normal hayata geçirilmesi için olacak müdahalenin kabul edilebileceği” sözünü öne çıkardı.

Habere göre Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile yarın yapacakları görüşmede, müzakereleri devam ettirme yöntemleri arayacaklarını söyleyen Anastasiadis teknik komitelerin, Kıbrıs için siyasi düzeyde çok taraflı bir konferansı gündeme  getirmek için çalışmalarına devam edeceğini söyledi.

“CENEVRE’DE TEZLER DEĞİŞMEDİ, DAHA GİDECEK YOLUMUZ VAR”

Cenevre’den çıkan sonuca değinirken “henüz baştayız, dolayısıyla daha gidecek yolumuz var. Şu ana kadar tezler değişmedi” ifadesini kullanan Anastasiadis, Türkiye’nin, garantiler konusunu konuşmak üzere müzakere masasında yer almasını olumlu gelişme olarak ortaya koydu.
Haberi diğer gazeteler şu başlıklarla aktardı:

Politis “Başkan Anastasiadis Strazburg’ta Vurguladı… Garantiler Sadece Kötülük Getirdi”

Simerini “Anlaşmalıklar ve Yakınlaşmalar AB Önünde… Başkan Anastasiadis Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ni Bilgilendirdi… Garanti Antlaşmasını Modası Geçmiş Diye Niteleyen Anastasiadis  Kıbrıs Rum Tarafının Sunduğu Önerinin İki Tarafın Endişelerine Cevap Verdiğini Söyledi”

Haravgi “Garantilere ve Orduya İhtiyaç Olmamasının Beş Sebebi”