Alithia gazetesine göre Cumhurbaşkanı ve Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Derviş Eroğlu, Maraş konusuna ilişkin olarak, Maraş’ın bütünlüklü bir çözümün parçası olduğunu belirtti.

Eroğlu, Maraş konusunun paralele veya ayrı bir süreçte ele alınmasının “bütünlüklü çözüm olan hedefi” engelleyeceğini ifade etti.

Sibel Siber, Maraş konusuna ilişkin olarak, iki taraf arasındaki güven eksikliğinin, yeni bir konu olmadığını çözüm olmadan geçen her günün,  her iki tarafa fayda getirmek yerine zarar getirdiğini söyledi.

Siber, kapalı Maraş bölgesinin, kendilerine çözümü getirecek kapıların yarısını belki de  açabileceğini belirtirken, seçilmesi durumunda, müzakereler sürecinde zaman takvimlerinin konulmasıyla, Maraş konusunu ilişkilendirecek yeni bir yaklaşım geliştirilmesini önereceğini ifade etti.

Mustafa Akıncı, bu konudaki açıklamasında, yeniden yakınlaşma ve Maraş’ın, BM gözetiminde,  eski sahiplerine iade edilmesine özellikle önem verdiklerini belirtti.

Akıncı, Maraş ile birlikte, Mağusa Limanı’ndan doğrudan ticarete de bir formül bulunması gerektiğini söyledi.

Kudret Özersay ise Maraş konusunun, geçmişte de Güven Yaratıcı Önlemler olarak gündeme geldiğini ancak sonuç alınmadığını belirtti.

Özersay, tek taraflı açılımdan da bahsetti.

Doğal gaz konusunda Mustafa Akıncı, hidrokarbon konusunun, iki toplum ve tüm ilgili tarafların yararına olacak bir perspektifle önemli bir rol oynayabileceğini belirtti.

Akıncı, Kıbrıs Rum tarafının, hidrokarbon konusunu gelecekteki federe ortağıyla birlikte şimdiden görüşmesi gerektiğini ifade etti.

Siber, hidrokarbon konusunun 11 Şubat Ortak Açıklaması’nda gündemine girdiğini ve katalizör bir rol oynadığını belirtti.

Siber, doğal gaz konusu ile gelirlerinin dağıtılmasının ortak kullanımının, kurulacak olan federe devlet yapısı altında işbirliği ve karşılıklı bağımlılık içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Eroğlu, hidrokarbon konusunun belirleyici olduğunu, Kıbrıs Türk tarafının, çözüm yolunda örnek işbirliği alanını oluşturmak istediğini ve bu konuda öneriler sunduğunu ancak Rum liderliğinin bunları reddettiğini ifade etti.

Eroğlu, hidrokarbon yataklarında Kıbrıs Türkü’nün de hakkı olduğunun kabul edildiğinin ancak bunların engellendiğini de söyledi.

Kudret Özersay ise konu hakkındaki açıklamasında, iyi hazırlanmış ve sınırları belirlenmiş, sonuç getirecek bir müzakere sürecine girilmesi durumunda hidrokarbon konusunun çözüm sonrasına bırakılması gerektiğini ifade etti.

Özersay, ucu açık bir sürece girilmesi halindeyse, her iki tarafın, doğal gazdan ortaklaşa faydalanması için ortak bir formülün bulunması gerektiğini söyledi.