Fileleftheros gazetesi, “Doğal Gaz Konulu ABD Oyunları – Lefkoşa Doğal Gazın Hiçbir Zaman Müzakerelerin Gündeminde Olmadığını Söylüyor” başlıkları altında verdiği haberinde, Kıbrıs sorunu çözüm müzakerelerine geri dönmesi yönünde Rum tarafına yönelik baskıların arttığını, ABD’nin ise doğal gaz konusunun müzakerelerde ele alınmasında ısrar ettiğini yazdı.

Rum hükümetinin ise, bu tür bir yaklaşımı reddettiğini ve bunun Türkiye’nin “saldırganlığının ödüllendirilmesi” olacağını düşündüğünü belirten gazete, ABD Dışişleri Bakanlığı Uluslar arası Enerji İşleri Koordinatörü ve Özel Temsilci Vekili Amos J. Hochstein ile İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın adaya gelişleriyle diplomasinin hızlanacağını vurguladı.

Habere göre, Rum hükümeti, doğal gaz konusunun Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinde hiçbir zaman yer almadığını; eski Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas ile 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat arasında gerçekleştirilen müzakerelerde, merkez hükümetin yetkileri görüşüldüğü sırada konuya değinilmesine karşın müzakerelerin bir parçasını teşkil etmediğini savunuyor.

Hristofyas-Talat arasındaki görüşmelerde, “UNCLOS’a” dahil olan tüm deniz bölgelerinin (MEB, Karasuları, sınır belirleme konuları vs.) federal yetkide olacakları konusunda anlaşıldığı ve 1982 tarihli Deniz Anlaşmasının bir maddesine atıfta bulunulduğunu belirten gazete, federal devletten oluşturucu devletçilere gidecek payın, nüfus ve Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) temelindeki bir formüle göre belirlendiğini aktardı.

Gazete, bu formülün, on yıllık geçiş süreci tamamlanana kadar ya da Kıbrıslı Türklerin kişi başına düşen GSMH’nın Kıbrıslı Rumların GSMH’sının yüzde 85’ine ulaşıncaya kadar geçerli olacağını; geçiş dönemi sona erdiğinde ise, paylaşımın GSMH’ye katılım oranında olacağını savundu.

KOENİG: “ABD ENDİŞELİ”

Öte yandan, ABD Güney Kıbrıs Büyükelçisi John Koenig, Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’inde son dönemde gerçekleşen gerginlikten ve bunun çözüm müzakerelerine olumsuz etkisinden ötürü ülkesinin endişeli olduğunu dile getirdi.

Güney Kıbrıs’ta düzenlenen “Economist” toplantısında konuşan Koenig, ülkesinin, Güney Kıbrıs’ın “MEB’indeki kaynakları değerlendirme hakkını tanıdığını ve bu kaynakların bütünlüklü bir çözüm çerçevesinde adil olarak paylaştırılması gerektiğine inandığını” ifade etti.

BM ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin çabalarını desteklediklerini de vurgulayan Koenig, Kıbrıs’taki tarafların, Eide’nin atanması fırsatını, çözüm çabalarını yoğunlaştırmak adına değerlendirmeleri gerektiğini belirtti.

Koenig, ABD’nin, iki liderin çözüme ulaşmalarına yardımcı olma yönündeki desteğinin aynı düzeyde kalmayı sürdürdüğünü belirtti.

Koenig, “iki toplumun da, çözüm sonrasında ortaklaşa inşa edecekleri geleceğe ilişkin önemli konularda işbirliği yapmaya hazır olmaları gerektiğini” sözlerine ekledi.

Öte yandan gazete, EURO.KO Başkanı Dimitris Silluris’in dün Rum Meclisi’nde yaptığı konuşmada, “ABD Büyükelçisinin, doğal gaz konusunun Kıbrıs sorununun çözüm müzakereleri çerçevesinde ele alınması şeklindeki açıklamasının, müzakerelerin başlamaması için sebeplerden biri olduğunu” söylediğini yazdı.

Simerini gazetesi, “Diplomatik Ateş – MEB ve Kıbrıs Sorunu Sahnesinde Yoğun Uğraşlar” başlıkları altında verdiği haberinde, ABD Dışişleri Bakanlığı Uluslar arası Enerji İşleri Koordinatörü ve Özel Temsilci Vekili Hochstein’ın dün akşam Güney Kıbrıs’a vardığını, İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın da bugün Güney’e varmasının beklendiğini yazdı.

Gazete, Hochstein ve Lieberman’ın Güney Kıbrıs ziyaretlerinin, Kıbrıs sorunu ve sözde Rum MEB’ine ilişkin temasların yoğunlaşması anlamına geldiğini belirterek, her iki yetkilinin bugün gerçekleştireceği temasları belirtti.

Gazete, ABD Büyükelçisi Koenig’in açıklamalarına da yer verirken, “Koenig’in doğal gazın çözüm müzakerelerinde ele alınmasına ilişkin kuşkulu görülen açıklamalarının Rum hükümetini endişeye sevk ettiği” yorumunda da bulundu.