Fileleftheros gazetesine göre DİKO, Ercan Havalimanı’ndaki “hareketliliğin, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yasal havaalanlarındaki yolcu hareketliliğine çelme taktığını ve devletin önemli gelir kaybına uğramasına neden olduğunu, aynı zamanda sahte devletin yükseltilmesini ve Türk tarafının ezelden gelen niyetlerini pekiştirdiğini” iddia etti.

“Dışişleri Bakanlığı’nın, yasadışı olarak Timbu (Ercan) Havalimanı’nı kullanan yolcu ve havayolu şirketlerine AB normlarının uygulanması ve idari yaptırımlar getirilmesi yönündeki önerisinin eskiden AKEL ve DİSİ tarafından reddedildiğine” işaret eden DİKO, her iki partiyi “sözde ‘iyi atmosferi’ koruma argümanını terk etmeye, Türkiye’nin her fırsatta Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ‘işlevsiz’ olduğunu savunduğunun farkına varmaya ve yasadışı faaliyette bulunan herkese yaptırım uygulanmasını kabul etmeye” çağırdı.

DİKO, bu şekilde “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin itibar ve egemenliğinin, aynı zamanda ekonomisinin korunacağını” ileri sürdü.

EDEK, Ercan Havalimanı’nın kullanımının “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin gelirlerini ortadan kaldırmakla kalmayıp, sahte devlet ve yasadışı havalimanının tanınmasına yönelik de facto durum yarattığını” iddia etti.

Rum hükümetini “bu havalimanını kullananlara karşı önlem alamaya” çağıran EDEK, Rum Turizm Örgütü’nün (KOT) yurt dışında “Timbu ile ilişkili hukuki statüyü ve bunun kullanılmasıyla hava trafiğinde yaratılan tehlikeleri anlatmasının” önemine dikkat çekti.

EDEK, Kıbrıslı Rumlara yönelik “yasadışı havalimanının kullanılmasının politika ve ekonomik düzeydeki olumsuz etkilerine dair bilgilendirme kampanyalarının başlatılması gerektiğini” de savundu.

ELAM ise “İşlevsiz Kıbrıs canlı olduğunu göstersin” diyerek, “Siyasi partilerin, daha fazla barikatın açılmasına dair açıklamalarının mürekkebi kurumamışken, yasadışı Timbu Havalimanı’ndaki hareketliliğe dair basında çıkanların ardından yaptırımlar isteyerek açıklama yapmasının komik olduğunu” savundu.

ELAM, “herkesi sorumluluk üstlenmeye ve barikatların kapanmasını istemeye” çağırdı.