Fileleftheros gazetesi “Doğal Gaz Arka Planda Olmak Üzere Yemekle İlgili Senaryolar Hazırlanıyor- Zaman Takvimleri Belirlenmesiyle Yöntem Değişikliği Planlanıyor” başlığıyla manşetten yayımladığı haberinde, “elindeki güvenilir” bilgilere dayanarak, Crans Montana konferansının başarısızlığa uğramasından bu yana şekillenmekte olan koşullar temelinde, hali hazırda bazı olası senaryolar şekillenmekte olduğunu yazdı.

Gazete, “arka plandaki aktörlerin ana hedefinin, çabanın, Amerikan Exxon Mobil şirketinin Kıbrıs MEB’inde sondaj yapacağı önümüzdeki sonbahardan önce şu veya bu şekilde tamamlanacak şekilde  müzakerelerin başlaması” olduğunu öne sürdü.

Bu senaryonun, müzakerelerin yeniden başlaması durumunda, gayri resmi dahi olsa, bir zaman takvimi tayin edilmesine gönderme yapacağını iddia eden gazete, bunun ise büyük ölçüde Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’inde faaliyet gösteren şirketlerin faaliyetleriyle bağlantılı olduğunu kaydetti.

Yemeğin sonuçlarına ilişkin büyük beklentiler olmaması gerektiği konusunda herkes hem fikir olmasına rağmen, yemeğin başarısızlıkla sonuçlanmaması için yoğun çaba harcanacağının ise net olduğunu belirten gazete, bunun Kıbrıs sorununu “olumsuz” etkileyeceğini savundu.

Gazete, mevcut koşullar temelinde, olası senaryoların üç tane olduğuna işaret ederek, bunları kısaca şöyle sıraladı;

“Birinci senaryo, Akıncı ile Anastasiadis arasındaki sosyal içerikli görüşmenin başarısız olması ve devamı olmaması şeklindedir. Bu tam bir kilitlenme (çıkmaz) anlamına gelir. İkinci senaryo, iki lider arasında sosyal içerikli yeni bir görüşme belirlenmesi şeklindedir. Bu, her ikisinin de ‘arayı bulmaya’ bir fırsat verecekleri anlamına gelir. Üçüncü senaryo ise, sürecin yeniden başlaması yollarını ele almak için, muhtemelen müzakerecileri çağırmaya karar vermeleridir. Bu hiçbir durumda, sürecin yeniden başlamasını teşkil etmeyecektir.”

Gazete, ne görüşüleceği konusunda ise, müzakerelerin yeniden başlaması durumunda izlenecek yöntemin (metodoloji) ele alınacağını yazdı.

Bunun ise aslında bugüne kadar metodolojinin değişmesine ve spesifik olarak “açık uçlu bir süreç” konusuna gönderme yaptığını öne süren gazete, zaman takvimlerine sahip, yeni bir süreçten söz etti.

Gazete, iç sayfadan “Akşam Yemeğinde Üç Senaryo- Başarısızlık, Yeni Bir Sosyal İçerikli Görüşme, Yeni Müzakerelerin Yönetiminin Bulunması İçin Görüşmelerin Başlaması” başlıklarıyla yer verdiği haberde ise, liderlerin yemeğe farklı niyetler ve ruh halleriyle gideceğini yazdı.

Anastasiadis’in müzakerelerin Kıbrıs sorununun iç boyutlarıyla ilgili konularla başlamasını, buna paralel olarak da, uluslararası boyuta ilişkin hazırlık yapılmasını isteyeceğini öne süren gazete, bunun ise Yunanistan ile Türkiye’nin de konuya müdahil olması koşuluna bağlı olduğunu iddia etti.

Gazete “Elizabeth’le Yalnız Olacaklar” ara başlıklı haberinde ise, yemeğe yalnızca üç kişinin katılacağını yazdı.

Yemeğe, buna ev sahipliği yapacak BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar ile iki liderin katılacağını kaydeden gazete, yemeğe başkasının katılmayacağını, bunun amacının ise yemeğe resmi bir nitelik kazandırılmaması olduğuna dikkati çekti.

Gazete, müdahil taraflardan hiçbirinin, toplantının, müzakerelerin bir parçası olarak addedilmemesini arzu ettiğini de ekledi.

Alithia gazetesi de manşetten yayımladığı haberinde, gözlerin, Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis arasındaki resmi olmayan yemeğe çevrildiğini yazdı.

Gazete, Crans Montana’daki müzakerelerin başarısızlığa uğramasından 287 gün sonra, 16 Nisan’da Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin yeni bir çabanın başlayacağını ancak buna ilişkin ümitlerin az olduğunu belirtti.

Gazete “Dirilişi Ararken” başlığını kullandığı haberinde, yemekle ilgili beklentilerin büyük olmadığını ve herkesin “durağanlığın devam etmesi halinde nihai taksim tehlikesiyle karşı karşıya kalınabileceğini bildiğine” işaret etti.

Tarafların kendi kırmızı çizgilerinde ısrar etmesi durumunda, müzakerelerin yeniden başlaması için bir yol olmadığının kesin olarak addedildiğini de kaydeden gazete, böyle bir durumda ise sürecin 2018 yılı sonuna doğru daha da karmaşık hale geleceğini çünkü gerek Türkiye, gerek de Kuzey Kıbrıs’ta seçim dönemine girileceğini, bunun ise Kıbrıs sorununda olumlu gelişmeler yaşanmasına izin vermeyeceğini ekledi.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in prosedür değişikliğini ve sürece sıkı zaman takvimlerine girmesini kabul etmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını yazan gazete, Anastasiadis’in, doğal gazla ilgili komite kurulmasını da hiçbir şekilde kabul etmeyeceğini ifade etti.

Gazete, Anastasiadis’in doğal gazın Kıbrıs sorunundan bağımsız bir konuya dönüştürülemeyeceğini ve hiçbir şekilde bu tezinden geri adım atmayacağı mesajını ilettiğini de ekledi.

Kathimerini gazetesi de “Akıncı, Doğal Gaz Komitesi Konusunu Ortaya Koymazsa Sürpriz Olur” başlıklı haberinde ise, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın yemeğe enerji konusu ve doğal gazın ortaklaşa idaresi için komite meydana getirilmesi önerisiyle gitmesinin beklendiğini yazdı. Gazete, “yetkili kaynakların da kabul ettiği üzere” bu olasılığın tek başına bile, yalnızca sosyal içerikli yemeği değil, müzakerelerin başlamasına ilişkin gelecekti bir çabayı da havaya uçurabileceğine işaret etti.

Gazete, Anastasiadis’in yemek öncesinde siyasi parti başkanlarını görmek isteyeceğini de ekledi.

Simerini ise yemekle ilgili yorum habere “Şefi Erdoğan Olan Yemek” başlığıyla geniş yer ayırdı.