Cyprus Mail’in haberine göre; Güney Kıbrıs İçişleri Bakanı Nicos Nouris, göçmenlik söz konusu olduğunda gerçek mülteciler ve insan tacirleri tarafından sömürülen ekonomik göçmenler arasındaki sınırların bulanıklaştığını söyledi.
“Kıbrıs'ı Avrupa'ya girme fırsatı olarak ilan ederek göçmenleri aldatıyorlar. Gelenlerin çoğu Avrupa anakarasına gitmeyi hedefliyor, ancak ülkemizin kontrolsüz olarak diğer üye ülkelere geçmelerine izin verecek Schengen bölgesine üye olmadığından habersizler ”dedi.
“Sonuç olarak ülkemiz, hayatları gerçekten tehdit altında olmasa bile uluslararası koruma arayan binlerce göçmen için bir buluşma yeri haline geliyor. Tüm göçmenler aynı sebeple anavatanlarını terk etmedi. "
Güney Kıbrıs'a gelerek sığınma başvurusunda bulunanların yüzde 78'inin mülteci olmadığını, “güvenli ülkelerden” gelenler olduğunu ortaya koydu.
Nouris, Güney Kıbrıs'a akışın aşırı derecede büyük olduğunu söyledi. "Avrupalı ortaklarımızı, Kıbrıs'taki durumun sınırlarımızı ve yeteneklerimizi aştığı, bu akışların doğru yönetilmesini engellediği ve üçüncü ülke vatandaşlarının toplumumuza entegrasyonu için eylemlerin etkili ve metodik olarak uygulanmasını engellediği konusunda sürekli uyarıyoruz" dedi.
"RAKAMLAR HEM NÜFUS HEM DE DEMOGRAFİK ETKİ AÇISINDAN KIBRIS İÇİN ACIMASIZ"
Güney Kıbrıs'ın 2019'da 17.000 sığınma başvurusu gördüğünü ve 2015'ten bu yana yüzde 500'ün üzerinde bir artış olduğunu söyledi.
Bugün, sığınma başvurusunda bulunanlar ve uluslararası koruma almış kişiler, 35.000'den fazla veya nüfusun yüzde 3,8'ini oluşturuyordu. Aynı rakamlar göreceli olarak Almanya'nın büyüklüğünde bir nüfus demek için hesaplanırsa 3,6 milyon kişiye eşdeğer olacağını söyledi.
Nouris, 2020 için önemli ölçüde düşüş gösteren akış ve varış resminin yanıltıcı olduğunu söyledi.
Bakan, "Bu rakamlar geçicidir ve büyük ölçüde pandemik kısıtlamalardan ve aynı zamanda hava girişlerinin askıya alınması nedeniyle işgal altındaki bölgelere, özellikle Afrika'dan gelenlerin azalmasından kaynaklanmaktadır" dedi.
Zaten kuzeydeki Tymbou (Ercan) havaalanına bazı uçuşların yeniden başlamasıyla birlikte, birçoğuna Koronavirüs teşhisi konan Afrikalıların gelişlerinin çarpıcı bir şekilde arttığını ve kabul merkezlerinde zaten ağırlaşan durumun kötüleştiğini ekledi. Yetkililer şu anda 11 karantina alanını işletiyorlar ki, Nouris'in aşırı kalabalık olduğunu söylediler.
Bu yıldan itibaren hükümetin göçmenlerle muamele şeklini değiştirmek için adımlar attığını, "mültecilere ekonomik göçmenlerden farklı bir şekilde, ancak insan haklarını hiçbir şekilde azaltmadan" davrandığını belirtti.
Birkaç ay içinde, Avrupa İltica Destek Ofisi (EASO) ile işbirliği içinde Kıbrıs, sığınma hizmetini güçlendirdi ve diğer önlemlerin yanı sıra, başvuruların incelenmesi için prosedürlerin hızlandırılmasına yardımcı olan güvenli ülkelerin bir listesini oluşturdu.
Asılsız başvuruyu 10 gün içinde incelemek ve daha sonra başvuru sahibinin itiraz etmesi halinde kararın 25 günü geçmeyen bir süre içinde verilmesi gerekiyor.
Nouris, "Ancak böyle bir mekanizma ile açıkça temelsiz başvuruları büyük ölçüde azaltabilir ve buna ihtiyacı olan gerçek mülteci göçmenlere gerçek yardım, destek ve bakım sağlayabiliriz" dedi.
Bu yılın başından bu yana, pandemi önlemlerine rağmen Kıbrıs'ın AB'nin ortak finanse ettiği programlarla göçmenlerin kendi ülkelerine 1.250 gönüllü dönüşü gerçekleştirebildiğini söyledi.
Güney Kıbrıs'ın aynı zamanda, yüksek öğrenim kolejlerinde katı kriterlerin mevcut akademik yılından başlayarak sahte öğrenci olgusuna son vermeyi başardığını söyledi. Yalnızca son üç yılda 2.500 üçüncü ülke öğrencisi sığınma başvurusunda bulundu.
Aynı dönemde yine kolejlerden gelen 4.000 kişi, ülkede kalma çabası içinde Avrupa vatandaşlarıyla sahte evlilikler yaptı. Güney Kıbrıs ayrıca bu yıl 836 oturma iznini iptal etti ve yetkililer 1.200 vakayı daha araştırıyor.
Nouris, "Sahte öğrencilerin ve evliliklerin kontrolü gelişiyor, ancak sorunu çözmüyor" dedi ve dört yasadışı göçmenden üçünün hala kuzeyden girdiğini sözlerine ekledi ve "Bu nedenle, herhangi bir şekilde sınırlarımız olduğunu ima etmeden ayırma çizgisinden yasadışı girişi önlemek için tedbirler almak ülkemiz için çok önemlidir ”dedi.
Nouris, Güney Kıbrıs'ın ek mali destek taleplerine derhal yanıt verdiği için Avrupa Komisyonu'na teşekkür etti. Revize edilmiş ulusal program kapsamında, fonun yaklaşık 107 milyon avroya çıkarılacağını söyledi.
Nouris, "Kıbrıs, göç ve mülteci krizinin yoğun baskısı altındaki ön cephedeki ülkelerden biri" dedi. “Ancak Avrupa Birliği'nin dış sınırlarının bir bölümünü koruyoruz, bu nedenle ortaklarımıza karşı bir yükümlülüğümüz var ve etkili olmaya çalışıyoruz. Yasadışı göç sorunu sadece Kıbrıs'ın sorunu değildir. Bu, tüm AB için bir sorundur. "
