Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafının müzakerecileri Özdil Nami ve Andreas Mavroyannis’in ortak Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) lisesi hazırlamaları görevini üstlenmeleri çerçevesinde çalışmaların başladığı, incelenmekte olan üç ana konunun “yeni sınır kapılarının açılması, elektrik ağlarının ve cep telefonu şebekelerinin birleştirilmesi” olduğu bildirildi.

Fileleftheros gazetesi “GYÖ’lere Giden Yol Zorlu-Telefonlar ve Elektrikte Teknik ve Siyasi Zorluklar” başlıkları altında verdiği haberinde, ele alınan GYÖ’ler arasında bulunan, elektrik şebekesinin birleştirilmesi konusunun dün Kıbrıs Rum tarafının müzakerecisi Andreas Mavroyannis’in ofisinde, ilgili Rum birimlerinin yetkililerinin katılımıyla yapılan bir toplantıda ele alındığını yazdı.

Gazete, Rum Elektrik Şebeke Sistemi İdaresi’nin dünkü toplantıda, KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki şebekenin birleştirilmesi sırasında arızaların olma ihtimali sebebiyle, KKTC şebekesi hakkında çalışma yapılması gerektiğini dile getirdiğini yazdı.

KKTC’deki elektrik şebeke ağının kriterlere uygun olmadığı, bu durumun Mari’de (Tatlısu) 2011 yılında yaşanan patlama sonrasında KKTC’den elektrik talep edildiğinde ortaya çıktığını belirten gazete, bu konunun ortak GYÖ listesine alınması durumunda dahi teknik sebeplerden ötürü hemen uygulamaya geçilemeyeceğini öne sürdü.

Gazete, telefon ağlarının birleştirilmesi konusunda ise Kıbrıs Türk tarafının itirazlarının bulunduğunu ve “+357” kodunu kabul etmeyen Kıbrıs Türk tarafının, kabul edilmesi mümkün olmayan başka konuları da gündeme getirdiğini iddia etti.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının “telefon şebekesinin Lüksemburg ağı aracılığıyla birleştirilmesini gündeme getirdiğini ancak bu önerinin geçmişte Türkiye Dışişleri Bakanlığı” tarafından reddedildiğini öne sürdü.

Gazete ayrıca, Mavroyannis ve Nami’nin hali hazırda iki kez görüştüklerini ve biri yarın diğeri de Pazartesi olmak üzere iki görüşme daha yapacaklarını vurguladı.

HRİSTODULİDİS’TEN BEŞLİ KONFERANS HABERLERİNE YALANLAMA

Öte yandan Politis gazetesi, KKTC basınında yer alan ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un Eylül ayında New York’ta beşli konferans düzenleyeceği yönündeki haberlerin Rum Hükümet Sözcüsü tarafından dün yalanlandığını yazdı.

Habere göre Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis dün Rum Radyo Televizyon Kurumu’na (RİK) yaptığı açıklamada, Ban’ın Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le yaptığı telefon görüşmesine değinerek, New York’ta ortak görüşme ya da garantör devletlerin katılımıyla bir zirve toplantısına ilişkin herhangi bir nabız yoklama olmadığını belirtti.

Hristodulidis “Henüz yolun başındayız ve başarılacak ilerlemeyi gelişmelerin nasıl olacağı belirleyecek” şeklinde konuştu.

PARTİLER

Rum siyasi parti yetkilileri de GYÖ’lerin uygulanması konusunda dün yaptıkları açıklamalarda bilindik tezlerini dile getirdiler.

DİSİ Başkanı Averof Neofitu, doğrudan müzakerelerin başlamasıyla bir fırsat penceresinin açıldığını kimsenin göz ardı edemeyeceğini ancak Kıbrıs sorununun çözüldüğünün var sayılmaması ve abartıdan kaçınılması gerektiğini açıkladı.

Neofitu, “derinlere dalmadan önce düşük siyasi düzeydeki GYÖ’lerden başlanmasının doğru bir yaklaşım olduğunu” da ifade etti.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ise, iki liderin kamuoyuna verdikleri mesajların cesaret verici olduğunu belirterek sınır kapısındaki geçişlerde vize kağıdı uygulamasının kaldırılmasını da memnunlukla karşıladığını belirtti.

Kiprianu, tarafların, kapalı bölge Maraş’ın iadesi karşılığında Ercan Havaalanı’nın “açılması” gibi karışık hukuki ve siyasi nitelikli GYÖ’lerle uğraşmak yerine Kıbrıs sorununun özüne odaklanmaları gerektiğini de vurguladı.

Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi ise açıklamasında özetle, GYÖ’lerin Kıbrıs sorununun çözümüne katkı koyacak nitelikte olması gerektiğini belirtirken Vatandaşlar İttifakı ise çözüm konusunda “aşırı iyimser olunmaması gerektiği” iddiasında bulundu.