Rum tarafının, Tarım Bakanı Nikos Kuyalis’in şahsi son karşı-hamlesi ile “Hellim Savaşı”nı kazanıyor göründüğü iddia edildi.

Simerini “‘Hellim Savaşı’ Bizim Tarafın Lehine Dönüyor”  başlıklı haberinde son karşı hamlenin, Kuyalis’in sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti hükümranlık alanının tamamındaki hellim üretiminin denetlenmesi için bağımsız bir organ atamak niyetini teyit etmesi olduğunu yazdı.

Gazete bağımsız hellim üretimi denetleme mekanizmasının Rum Tarım Bakanlığı tarafından, 5-6 bağımsız örgüt listesinden seçileceğini ve seçilecek organın, gerek Kıbrıslı Türk gerek Rum üreticileri denetleme yetkisine sahip olacağını savundu.

Gazete Rum tarafının hellim tescil dosyasına yeşil ışık yakıldığını ve önümüzdeki günlerde (bütün AB dillerine tercüme edileceği için yaklaşık 2 hafta) Avrupa Birliği resmi gazetesinde yayınlanmasının beklendiğini yazdı.

BAĞIMSIZ ÖRGÜTÜ RUM TARIM BAKANLIĞI SEÇECEK

Haberde Rum hellim dosyasının AB resmi gazetesinde yayınlanmasının hemen ardından Rum Tarım Bakanlığı’nın, bir bağımsız denetim örgütü seçeceği, bu örgütün KKTC’ye de gelerek Kıbrıslı Türk hellim üreticilerinin izlediği veya izleyeceği üretim uygulamalarını ve prosedürleri denetleme “yetkisine sahip olacağı” öne sürülüyor.

KKTC’deki hellim üretimini denetleyecek ayrı bir mekanizma kurulması talebine Rum tarafından gelen bu diplomatik engellemenin “başarı ve bu şartlar altında yeterince etkin” görülmesi gerektiğini savunan gazete bu hamleyle hem sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarının güvenceye almış, hem de KKTC’yi yükseltme çabalarına etkin bir cevap vermiş olduğunu” iddia etti. 

Gazete özetle şunları da aktardı:

“KIBRISLI TÜRKLERİN KULLANABİLECEĞİ BÜTÜN PENCERELER KAPANACAK”

“Simerini’nin irtibat kurduğu yetkili hükümet kaynakları, üretimin denetlenmesi için bağımsız bir örgüt seçilmesinin avantajlarına vurgu yaparken ‘Artık Türkler yapılacak üretim denetiminin geçerliliğini ve kalitesini hiçbir şekilde sorgulayamayacak, tek hedefi sahte devleti dolaylı yükseltmek olan engellemelerini tekrarlayamayacaklar’ ifadesini kullandılar.  

Öğrendiğimize göre seçilecek olan bağımsız örgütün ‘biyografisinde’ İtalya, Fransa, İspanya ve İngiltere gibi ülkelerde benzer ürünlerle ilgili denetimleri bulunacak.

Denetimin böyle bir örgüte verilmesinin çok yönlü faydası olacağına işaret ediliyor. Bu yolla, Kıbrıslı Türklerin kullanabileceği bütün olası pencereler kapanacak. Kıbrıslı Türkler bu örgüt tarafından kabul edilecek tescilli hellim/hallumi üretebilmek için birçok şeyi değiştirmek zorunda kalacaklar. 

“KIBRISLI TÜRKLERİN ÜRETTİĞİ HELLİMDE EKSİKLİK VE ACİZLİKLER SAPTANACAK”

Kıbrıslı Türk üreticilerin ürettiği hellimde saptanacaklar arasında, yüksek miktarda bitki sağlığı eksikliği ve işgal bölgelerinde karşı karşıya bulunulan ve bağımsız bir denetim örgütü tarafından kabul edilemeyecek acizlikler olacak.

Komisyon’un Hukuk Birimi’nin koyduğu dipnot (yıldız işareti) elbette ki Lefkoşa’nın hoşuna gitmedi ancak olguları da değiştirmedi. Tartışılmakta olan, etkin denetim mekanizması -Tüzüğün de ana bölümüdür- böylece dipnotu gereksiz hale getirmiş oldu.

Gazetemizin ele geçirdiği yazışmalardan da anlaşıldığı üzere Tarım Bakanı,  Lefkoşa’nın yoğun tepkisini ortaya koymak üzere sessiz diplomasi yolunu seçerek başarılı oldu.”