Fileleftheros gazetesine göre, Rum Tarım Bakanı Nikos Kuyalis, hükümetin, bazı çevrelerin hellim konusunu siyasi bir konuya dönüştürme yönünde sarf ettiği çabaları bildiğini söyledi.  

Rum basını, Türkiye’nin KKTC’de hellim üretiminde uyulması gereken kriterleri denetleyecek bir mekanizma kurulmasını isteyerek hellim konusunda Kıbrıslı Türklerin endişelerinin de dikkate alınacağı bir çözüm bulunmasını istediğini yazmıştı. Türkiye’nin ayrıca Avrupa Komisyonu’nun Kıbrıslı Türkler için Eylem Grubu’ndan yardım talep ettiği ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin, Türk tarafının talebi üzerine, hellim konusunu Avrupa Biriliği’ndeki temas gündemine taşıdığı belirtildi.

KUYALİS’İN AÇIKLAMALARI

Rum Tarım Bakanı Nikos Kuyalis açıklamasında, “Kıbrıs Cumhuriyeti olarak kendilerinin, hellim patentinin, tüm Kıbrıslı üreticilerin, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlarına çıkarlarına yönelik olarak alınması için tüm gerekli faaliyetleri yaptıklarını ve tüm tedbirleri aldıklarını” ifade etti.

Hellim konusundaki Türkiye’nin çabalarına değinen Kuyalis, AB normlarının, Kıbrıs’ın kuzeyinde geçerli olmamasına karşın, patent dosyasına, Kıbrıslı Türklere de üretme olanağı sağlamak için hellimin üretileceği coğrafik bölge olarak tüm Kıbrıs’ın dahil edildiğini savundu.

Dosyaya ayrıca Kıbrıslı Türk üreticilerin güvence altına alınması için “hallumi” isminin yanı sıra “hellim” isminin de dahil edildiğini söyleyen Kuyalis, hellim patenti alındığı zaman üreticilerin, “hallumi” veya “hellim” kelimelerini ya da ikisini birlikte yazabileceklerini ifade etti.

Kuyalis, tüm bunların, bütün Kıbrıslı üreticilerin, Türklerin ve Rumların, çıkarlarının garanti altına alınması niyetlerini ortaya koyduğunu belirtti.

Hellim patentinin alınması ve hellimin yabancı rekabetten korunması yönünde çalışmaları için gerek Kıbrıslı Türkler, gerekse Kıbrıslı Rumlara çağrıda bulunan Kuyalis, bunun, tüm Kıbrıslıların çıkarına olacağını ifade etti.

Kuyalis “Hellim bizi ayırmamalı. Bzi birleştirmeli” şeklinde de konuştu.

Kuyalis, hükümetin, tüm üreticilerin çıkarlarını garanti altına alacağını, bu nedenle Kıbrıslı Türk üreticilerin endişelenmemesi gerektiğini de savundu.