Alithia “Önce Barbaros Ayrılır, Sonra Müzakere Başlıkları Açılır” başlıklı haberinde, Rum Yönetimi’nin, TC Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun, hidrokarbonların çözümden önce iki toplum tarafından müşterek yönetilmesini de içeren Kıbrıs sorununun çözüm formülüyle ilgili Atina’da söylediklerini reddettiğini yazdı.

Gazete, Ahmet Davutoğlu’nun Türk ve Yunan hükümetlerinin Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemisinin bölgeden ayrılmasını ve Kıbrıslı Türklerin hidrokarbonların yönetimine çözümden önce katılmasını içeren bir formül üzerinde çalıştığı söylemine karşılık Rum Yönetimi Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in “Kıbrıs sorununun çözümü için formül yok” dediğini yazdı.

Habere göre, Hristodulidis dünkü açıklamasında, Atina’da Davutoğlu ve heyetine, Rumların, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını ihlali olarak” yorumladıkları Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri konusunun aktarıldığını ancak sonuç alınamadığını söyledi.

Hristodulidis, “Kıbrıs hükümeti, Davutoğlu’nun söylediklerinden, Türk başbakanın enerji unsurunun önemini anladığını ve sonrasında işbirliği üzerinde çalışılabilmesi için çözüm yönünde çaba harcayacağı görüşünde olduğunu” belirtti. Hristodulidis, Yunanistan’ın, gerilimin giderilmesi ve müzakere masasına dönülmesi yönünde çalışmaya devam edeceğini kaydetti.

“BARBAROS GİTMEDEN MÜZAKERE BAŞLIKLARININ AÇILMASINA RIZA GÖSTERMEYİZ”

Avrupa Konseyi için yapılan çalışmaların da sorulduğu Rum sözcü, daimi temsilciler düzeyindeki görüşmelerin başladığını ve görüş sunma aşamasında olunduğunu belirtti. Hristodulidis, “Türkiye’nin 23 ve 24 numaralı müzakere başlıklarının açılamaması için somut gerekçeler var ancak Türkiye gerekli prosedürleri izlemiyor. Bu aşamada Barbaros’un varlığı nedeniyle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hiçbir başlığın açılmasına rıza göstermesi söz konusu değildir” dedi.

Hristodulidis, Avrupa Konseyi sonuç bildirgesiyle ilgili görüşmelerin Genel İşler Konseyi’nde yer alacağını ve bu görüşmelere Rum Dışişleri Bakanı’nın katılacağını söyledi. Rum sözcü, sonuç bildirgesinin Avrupa Konseyi’nde de benimseneceğini ve her devlet başkanının bildirgeyle ilgili tartışma açabileceğini anlattı.

ANASTASİADİS’İN OMİRU TARAFINDAN TEMSİL EDİLMESİ İÇİN BRÜKSEL’LE İSTİŞARE

Rum Sözcü Hristodulidis, kalp ameliyatı geçiren ve New York’ta nekahet döneminde bulunan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’i Avrupa Konseyi toplantısında kimin temsil edeceği yönündeki soruyu yanıtında, bunun Brüksel’le istişare edilerek kararlaştırılacağını söyledi. Hristodulidis, Lizbon Sözleşmesi uyarınca devlet başkanlarının ancak devlet başkanları tarafından temsil edilebildiğine dikkat çekti.

Gazete, Rum Anayasası’na göre Rum Yönetimi Başkanlığına vekalet edenin başkanın her türlü yetkisine sahip olduğunu ve Anastasiadis’i, şu anda kendisine vekalet eden Rum Meclis Başkanı Yannakis Omiru’nun temsil edebileceğini yazdı.

Fileleftheros, Rum Yönetimi’nin, Avrupa Konseyi Zirvesi’nde Anastasiadis’in, şu anda kendisine vekalet eden  Omiru tarafından temsil edilmesi için Brüksel ile istişare içerisinde olduğunu kaydetti.

Gazete, “Gazla İlgili Türk Teranesi... Ankara Müşterek Yönetimden Başka Hiçbir Şeyi Görüşmüyor... Atina Lefkoşa’nın Tezlerini İletti Ancak Davutoğlu Kulak Asmadı” başlıklı haberinde, Atina’nın, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını ihlal etme uygulamalarını terk etmesi” yönünde Ankara nezdinde yaptığı müdahaleden hiçbir sonuç alınamadığını yazdı.

Gazete, Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras ve Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos’un Türkiye Başbakanı Davutoğlu’na Rum Yönetimi’nin tezlerini aktardığını ancak Davutoğlu’nun kendi formülünde ısrar ettiğini kaydetti. Gazete, özetle şunları ekledi:

“Türkiye’nin ısrar ettiği formül doğal gazın müşterek yönetimini öngörüyor. Bunun kabul edilmesi halinde müzakerelerin yeniden başlamasının ve çözümün yolunun açılacağına inanıyorlar.  Ancak Yunan tarafının Türk tarafına ilettiği üzere, bu konuda Atina’nın hiçbir yetkisi yok. Yetki, müzakerelerin yeniden başlamasına şartlar koşan Kıbrıs hükümetindedir. Yunan tarafı Davutoğlu’na doğal zenginliğin yönetimiyle ilgili 2010 tarihli Talat-Hristofyas anlaşması bulunduğunu da hatırlattı.”

Davutoğlu’nun Yunan basınına ‘bir formül üzerinde anlaşma sağlayarak müzakerelerin yeniden başlamasına çok yakınız’ açıklamasını “halkla ilişkiler çabası” olarak yorumlayan gazete, Davutoğlu’nun doğalgazın boru hattı ile Türkiye üzerinden nakledilmesi formülünü yinelemeyi de ihmal etmediğini ekledi.

VENİZELOS, DAVUTOĞLU’NUN ZİYARETİ HAKKINDA RUM YÖNETİMİ’NE  BİLGİ VERDİ

Gazete, haberin “Atina... İhlal Bitsin... Venizelos Omiru ve Kasulidis’e Bilgi Verdi” başlıklı bölümünde ise Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos’un Davutoğlu’nun Atina ziyareti konusunda Rum Yönetimi’ni bilgilendirdiğini yazdı.

Habere göre, Venizelos pazar gecesi Anastasiadis’le birlikte New York’ta bulunan Rum Sözcü Nikos Hristodulidis ve Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’i, dün de Rum Yönetimi Başkan vekili Meclis Başkanı Yannakis Omiru’yu telefonla arayarak, bilgi verdi.

Gazete, Hristodulidis’in ofisi tarafından yapılan yazılı açıklamaya dayanarak, Venizelos’un hem Türk-Yunan Yüksek İşbirliği Konsey toplantısı, hem de Davutoğlu’nun temasları hakkında bilgi verdiğini; Omiru’nun Venizelos’la yaptığı görüşmede Rum Yönetimi’nin “müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için Türkiye sözde Kıbrıs Cumhuriyeti MEB’i içerisindeki faaliyetlerini durdursun ve egemenlik haklarına saygı göstersin” yönündeki tezini tekrarladığını yazdı.

Habere göre, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nca yapılan yazılı açıklamada ise, “Venizelos, meselenin nüvesinin her zaman Kıbrıs Cumhuriyeti’nin varlığının, ulusal egemenliğinin ve egemenlik haklarının tanınması olduğunu vurguladı. Dolayısıyla toplumlararası müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için Türk gemisi Barbaros’un Kıbrıs MEB’indeki ve kıta sahanlığında ihlallerini kesmesi gerektiğinin altını çizdi” ifadelerine yer verildi.

“TÜRKİYE DOĞALGAZIN BORU HATTIYLA TÜRKİYE ÜZERİNDEN AKTARILMASINI İSTİYOR”

Politis, “Davutoğlu, Türkiye’ye Boru Hattı İstiyor... Atina’ya Ne Önerdi” başlıklı haberinde, Davutoğlu’nun Atina’da, Türkiye’nin istekleri konusunda çok net olduğunu yazdı. Gazete, “Türk Başbakan ülkesinin hedefinin, Kıbrıs doğalgazının boru hattı ile Türkiye üzerinden nakledilmesi olduğu konusunda hiçbir kuşkuya yer bırakmadı” ifadesini kullandı.

Gazete, Davutoğlu’nun Atina’da yaptığı temaslardan, “Ankara’nın, Türkiye’den geçecek bir doğalgaz boru hattı inşa edilmesi taahhüdü istediği sonucu çıktığını” öne sürerek, Venizelos’un gerek Kasulidis’e, gerek Omiru’ya aktardığı Türk tezlerinin, Davtuoğlu’nun Atina ziyareti sırasında söylediklerinden farklı olmadığını yazdı. Gazete, özetle şunları aktardı:

“Türk-Yunan Yüksek İşbirliği Konseyi çerçevesinde iki taraf arasındaki görüşmede Kıbrıs sorununda çok bir sonuç alınmadı. Ankara doğalgaz konularının Kıbrıs müzakerelerinde ele alınması karşılığında Navtex’ini yenilememe niyetinde görünüyor. ENI-KoGas konsorsiyumunun devam eden araştırmasının ayın 23-24’ünde tamamlanması ve araştırmanın yeni aşamasının bir sonraki hafta başlaması beklendiğinden yeterince zaman yok. Şunu da vurgulamak gerekir ki İtalyan-Kore konsorsiyumunun araştırmalarını, malum siyasi nedenlerle durdurması talebine şirketler şiddetle itiraz ediyor.

Haravgi haberini “Formül Üzerinde Anlaşmaya Varılmadı”  başlığı altında özetledi.