Fileleftheros gazetesinin haberine göre, Hasikos, bir anma töreninde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin adada silah zoruyla devam ettirdiği yasa dışı işgalin”, çözüm için yardımcı olmadığını söyledi.

Habere göre, Hasikos, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” (MEB) içinde gerçekleştirdiği faaliyetlerin, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını” ihlal ettiğini kaydetti.

Hasikos, bu “yasadışı faaliyetlerin”, Türk tarafının yeniden birleşme ve çözüm fikrine rıza göstermediği anlayışının gelişmesine sebep olduğunu da öne sürerken, müzakerelerin askıya alınması kararının, bu faaliyetlere tepki göstermek adına yapılabilecek en az şey olduğu argümanını yineledi.

Habere göre, Hasikos, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarından ödün verilemeyeceğinin” altını çizdi.

KADİS

Öte yandan, Rum Eğitim Bakanı Kostas Kadis ise, “Lakatameia”da  (Lakadamya) düzenlenen anma etkinliğinde yaptığı açıklamalarda, “Eğer bugün Kıbrıs Helenizmi varsa, bunu bizden önce kurban gidenlere borçluyuz” dedi.

Habere göre, Kadis, 1963-64 olaylarını, Yunan cuntası darbesini, 1974 Barış Harekatı’nı ve sonrasını yaşayan Lakadamyalıların, kayıplarla ilgili dramı yaşamaya devam ettiğini söyledi.

FOTİU

Bu arada, Rum Başkanlığı’nın İnsani Konular ve Dış Rumlar Komiseri Fotis Fotiu da, Maronitler için düzenlenen anma töreninde, “doğal zenginliğin devlete ait olduğunu” ve Kıbrıs sorununun çözümünün ardından, doğalgazdan elde edilecek gelirden payını alacağını belirtti.

Simerini gazetesinde yer alan habere göre, Fotiu, Türkiye’nin sismik araştırma gemisi Barbaros’u göndererek, müzakere ortamını sabote ettiğini öne sürdü.

Habere göre, Fotiu, bu durumun müzakere süreci üzerindeki sonuçlarının hâlihazırda çok ciddi olduğunu ve Rum tarafının, tüm müdahil taraflara, Türkiye’nin yaptığı ihlallere son vermesinin, kesilen diyalogun devamı için şart olduğu mesajını gönderdiğini kaydetti.

Fotiu, doğalgazın ne Kıbrıs sorunu müzakerelerinde, ne de herhangi paralel bir görüşmede masaya konmasını kabul etmeyeceklerini de yineledi.