Türkiye ile AB arasında göçmen krizinin ele alınacağı AB zirvesinde ağırlığın Kıbrıs sorununa doğru kaymaya başladığı, AB yetkililerinin Türkiye’ye, müzakere başlıklarının açılabilmesi için AB ve Güney Kıbrıs karşısındaki sözde yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği mesajlarını verdikleri iddia edildi.

Politis gazetesi “Göçmen Krizinde Kıbrıs Sorunu Kapsama Alanında -Ve Artık Her Şey Masada- Zirve Çerçevesinde Kıbrıs Sorunuyla Türkiye’nin AB Sürecini Açıkça Birbiriyle İlişkilendiriyorlar” başlıkları altında verdiği haberinde, Kıbrıs sorununu, AB-Türkiye arasındaki mülteci krizinin aşılması görüşmelerine resmen dahil olmaya başladığını, önümüzdeki 24 saatte kritik gelişmeler beklendiğini iddia etti.

Gazete, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk’un bugün başlayacak AB Zirvesi’ne davet için liderlere gönderdiği mektupta tüm resmiyetiyle Kıbrıs sorununun masaya koyduğunu ve Güney Kıbrıs ile Türkiye’de gerçekleştirdiği temaslara değinerek “AB-Türkiye ilişkilerinin, mülteci krizinin de ötesinde, sürecin Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerini destekleme fırsatı olabilmesi için yeniden harekete geçirilebilmesinin yolunu bulmalıyız” ifadesini kullandığını yazdı.

Habere göre Tusk davet mektubunda “ancak bu mümkün olursa bu konuda ilerleyebiliriz” iddiasında bulundu.

Gazete, görüşmelerin Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun katılacağı çalışma yemeğinde gerçekleşeceğini ancak asıl kararların yarın sabah gerçekleşecek kahvaltı toplantısında alınacağını belirtti.

Habere göre, Brüksel’de adı belirtilmeyen üst düzey bir yetkili dün düzenlediği basın toplantısında “Avrupa Konseyi’nin Türkiye’nin AB müzakere başlıklarıyla Kıbrıs sorununun çözümünü ilişkilendirme yönünde ilerlediğini ve Türkiye’ye vizelerin kalkması için kendisinden istenen 72 unsuru yerine getirmenin ve Kıbrıs Cumhuriyeti’yle ilişkilerini normalleştirmenin Türkiye’nin elinde olduğunu” açıkladı.

ANASTASİADİS’TEN “UYARI”… BRÜKSEL’DE JUNCKER’LE GÖRÜŞTÜ

Gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in dün zirve toplantısına katılmak amacıyla Brüksel’e gittiğini ve akşam AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’le görüştüğünü belirtirken, gidişi öncesinde yaptığı açıklamada ise “Türkiye’nin Ankara Protokolü’nden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği sürece müzakere başlıklarının açılmasının söz konusu olmadığını” söylediğini yazdı.

Habere göre Anastasiadis, Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasında ısrarcı olduğu” şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine “Bizim de kendi tezlerimiz var. Eğer Türkiye yükümlülükleri konusuna uymazsa başlıklar da yok” yanıtını verdi.

Gazete, Anastasiadis’in Brüksel’e Kıbrıs sorunu kozunun da oynanacağı bilinciyle gittiğini ve “ya Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmesi ya da garantiler veya toprak konularında, Kıbrıs sorununda ilerlemeyi sağlayacak yeterlilikte taahhütte bulunmasının gündeme geleceği şeklinde hazırlandığını” öne sürdü.

Alithia gazetesi ise haberini “Ortam Değişiyor- Baskılar Ankara’ya -Tusk Türkiye’nin Üyelik Sürecini Kıbrıs Sorununun Çözümüyle İlişkilendiriyor” başlıkları altında verirken, AB liderliğinin Türkiye’ye yönelerek gerek AB gerekse Güney Kıbrıs karşısındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini istediğini yazdı.

Gazete, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in dün yaptığı açıklamada “Türkiye’nin AB’ye üyeliğinin koşulunun değişmediğini, değişmesinin de söz konusu olamayacağını” söylediğini belirtirken Tusk’un zirveye katılacak liderlere gönderdiği davet mektubuna da geniş yer verdi.

Fileleftheros gazetesi de konuya ilişkin habere “Senaryolar Yağmur Gibi Yağıyor – Kıbrıs Sorunu-Başlıklar Paketi” başlıkları altında geniş yer verirken, AB çevrelerinin “Kıbrıs sorunu ile Türk müzakere başlıklarının paket haline getirilmesi formülünü öne çıkarma niyetinde olduklarını” iddia etti.

Anastasiadis’in dün Juncker’le görüşmesinde Kıbrıs Rum tarafının tezlerini ilettiğini belirten gazete, AB Konseyi Başkanı Tusk’un ise dün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “AB’nin tüm faaliyetlerinin Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olmayı hedeflediğini” ifade ettiğini yazdı.

Gazete, AB kaynaklarının, AB zirvesinde hem Güney Kıbrıs, hem de Türkiye’yi memnun edecek bir formülün bulunması ihtimalinin zor göründüğünü belirttiklerini de aktardı.

“TİMBU (ERCAN) VE KOSOVA FORMÜLÜ”

Simerin gazetesi konuya ilişkin haberini “Tezlerine Çakılılar – Lefkoşa-Ankara Arasında ‘Chicken Game’ Temelinde Müzakereler” başlıkları altında verirken, Brüksel’de bugün ve yarın gerçekleştirilecek olan AB zirvesinde tüm ihtimallerin olası göründüğü yorumunda bulundu.

Gazete, müzakere sürecinin klasik “chicken game” çerçevesinde gerçekleşmesinin beklendiğini, yani Güney Kıbrıs ve Türkiye’nin, ikisinden biri dümeni kırana ya da bir uzlaşı formülü bulunana kadar, tezlerinden geri adım atmayacaklarını iddia etti.

Güney Kıbrıs’ın, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılması için Ek protokolden ileri gelen yükümlülüklerini yerin getirmesi gerektiği mesajını verdiğini belirten gazete, çıkmazın aşılması yönünde çaba gösteren arabulucuların Güney Kıbrıs’a, Türkiye’nin “ek protokolü uygulamak için karşılık olarak Ercan (Timbu) havaalanının açılmasını istediği” mesajını verdiklerini öne sürdü.

Habere göre Türkiye, Ek protokolün uygulanması karşılığında Ercan Havaalanının “Avrupa Köln Eurocontrol Merkezi gözetiminde açılmasını” talep ederken, diplomatik kaynaklar, bu durumun Kosova’nın Priştine Havaalanı örneğinyle benzer bir formül olduğunu belirttiler.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının “Kosova ile Kıbrıs’ın durumlarının aynı olmadığı ve böyle bir gelişmenin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğinden kayıp yaşaması ve Anastasiadis’in Kıbrıslı Rumların gözünde güçsüz konuma gelerek müzakerelerin tehlikeye düşmesi anlamına geleceği” görüşünü taşıdığını yazdı.

KASULİDİS: “AB’YE ‘EVET’ TÜRKİYE’YE ‘HAYIR’”

Gazete bir diğer haberinde, Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in Berlin ziyareti çerçevesinde “Bloomberg” televizyon kanalına yaptığı açıklamada “Kıbrıs sorununun çözüm sürecine zarar vermesi durumunda Türkiye’nin AB müzakere başlıklarının açılmasına onay vermeyeceklerini” söylediğini aktardı.

Habere göre Kasulidis, Türkiye’nin “diğer müzakere başlıkları açılmaya hazırken ve Ahmet Davutoğlu Kıbrıs sorununun çözümüne yakın olduğumuzu açıklarken, aniden Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dondurduğu başlıkların açılmasını talep ettiğini” belirterek “maden Kıbrıs sorununu çözmemiz birkaç ayı alacak ve bu tüm müzakere başlıklarındaki engellerin kalkması anlamına gelecek, Türkiye neden çözüm çabalarına zarar verecek şekilde bunun olmasını istiyor” dedi.

Kasulidis, “Hani yolu seçersek seçelim yanlış olacak. Öyleyse AB’ye ‘evet’ Türkiye’ye ‘hayır’ diyoruz” şeklinde konuştu.

“Kıbrıs’taki müzakere sürecinin korunması gerektiğini, bir diğer süreç (başlıkların açılması) uğruna bir diğerini (müzakere süreci) feda edemeyeceklerini” iddia eden Kasulidis, Güney Kıbrıs olarak bu konuda “herhangi bir baskı hissetmediklerini” de öne sürdü.

Kasulidis, Kıbrıs sorununun çözümünün Türkiye’nin elinde olduğu iddiasını da yineleyerek Kıbrıs sorununun çözülmesi durumunda açılmasını istedikleri başlıkların açılacağını iddia etti.

Kasulidis “Yarın hiçbir şey elde edemeyecekler” şeklinde konuştu.

Gazeteler ayrıca, Türkiye AB Bakanı Volan Bozkır’ın AB’nin “Kıbrıs’ın kaprislerinin bugünkü mülteci anlaşmasını bozmasına izin vermemesi gerektiği” şeklindeki açıklamalarına da geniş yer verdiler.

Haravgi gazetesi ise haberini “Başlıkların Açılmasının Kıbrıs Sorununun Çözümüyle İlişkilendirilmesi” başlığı altında verdi.