Türkiye ile Güney Kıbrıs’ın kayıplar konusunda “savaş pozisyonu” aldığı ileri sürüldü.

Politis gazetesi Türkiye ile Güney Kıbrıs’ın, Mayıs ayından itibaren Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi önüne hukuki ve diğer argümanlarla metinler sunarak ve kayıplar konusunda komitenin ne karar vereceğini bekleyerek yeniden “savaş pozisyonu” aldığını iddia etti.

Türkiye’nin, Kıbrıslı Rum kayıpların akıbetlerinin belli olması için elinden geleni yaptığını ve Kayıp Şahıslar Komitesi’nin çalışmalarına büyük yardımlarda bulunduğunu savunarak bu konuyu kapatmanın yollarını aradığını öne süren gazete, Güney Kıbrıs’ın ise Türkiye’nin Kayıp Şahıslar Komitesi’ni faydalı bilgilerden ve kayıpların gömülü olduğu yerele erişimden mahrum bırakarak tam araştırma yapılmasını engellemeye devam ettiğini savunduğunu aktardı.

Türkiye’nin, Komiteye yolladığı metinde Türk ordusu ve Adana’daki hapishanelerin kayıplar konusunda faydalı bilgilere sahip olabileceğini “kabul etmesinin” intiba yarattığını savunan gazete, Türk tarafının ilk kez Türk ordusu ve bilhassa Adana’daki hapishanelerin kayıpların akıbetlerinin belli olmasına yardımcı olabileceğini kabul ettiğini ileri sürerek, Güney Kıbrıs’ın bu durumu Strasbourg’da değerlendirebileceğinden söz etti.

Öte yandan Güney Kıbrıs’ın ise metninde Ankara’nın Avrupa Konseyi’nin önerilerini özüne kasıtlı olarak uymadığını ve konuyu sadece iletişimsel olarak ele almakla yetindiğini savunduğunu aktaran gazete, Türk tarafının sürekli atıfta bulunduğu askeri bölgelerdeki 26 kazının aslında üç askeri bölgedeki 26 kazıyla ilgili olduğuna işaret edildiğini de yazdı.

Habere göre metninde askeri olmayan bölgelerdeki kazılarda başarı oranının yüzde 12, ancak askeri bölgelerde ise yüzde 50 olduğunu da ileri süren Güney Kıbrıs, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin, güvenilir bilgilerin olduğu askeri bölgeler içerisinde kazılar yapmanın öncelikleri arasında olduğunu savunduğunu vurguladı.

Güney Kıbrıs, Kıbrıs Türk polisinde kayıplarla ilgili oluşturulan özel birimin içeriğinin boş olduğunu da ileri sürdü.