AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Kıbrıs sorunun çözümüne yönelik diyaloğun başlayacağının görüldüğünü, kendilerinin yapması gerekenin, müzakereleri çok iyi bir hazırlıkla ileriye götürmek olduğunu belirtti.

Prosedürel konulara gereğinden fazla önem verilmemesi, Kıbrıs sorununun özüne odaklanılması gerektiğini ifade eden Kiprianu, bu şekilde, müzakerelerde, en azından kendi taraflarının, bir sonuca varılabilmesi için mümkün olan çabayı sarf edeceğini düşündüğünü belirtti.

Kiprianu açıklamasında ayrıca bu şekilde, bir sonuca varılmaması durumunda sorumluluğun diğer tarafa yükleneceğini de savundu.

Kiprianu, Kıbrıs sorununun çözümünün, BM’nin ilgili kararlarına, Doruk Anlaşmalarına Avrupa ve uluslar arası hukuka dayanması gerektiğini yineledi.

Kiprianu, her şeyin, Türk tarafının, müzakere masasındaki tavrına bağlı olduğunu da savundu.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin, üstlenmesi beklenen köprü kurucu rolünün sorulması üzerine Kiprianu, BM’nin rolü hakkındaki net düşüncelerini Hristofyas döneminde de dile getirdiklerini belirtirken, fikirler ve öneriler üzerinde çalışılmasının, kendilerini rahatsız etmediğini, bunların kendi taraflarınca ret edilmesi durumunda, bağlayıcı olarak addedilmemesi veya emsal yaratmaması gerektiğini ifade etti.