Rum Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas, Kathimerini gazetesine verdiği söyleşide, Türkiye’nin, Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” (MEB) içerisindeki tutumu konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Lillikas söyleşisinde, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis arasında, gerçekleştirilmesi gündemde olan yemeğin çok iyi hazırlanması gerektiğini de ifade etti.

Türkiye’nin, Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” içerisindeki tutumuna ilişkin soru üzerine Lillikas, hükümetin, Türkiye ile ilişkili olan tüm senaryoları derinlemesine incelemesi gerektiğini savundu.

Türkiye’nin hedeflerinden söz eden Lillikas, Türkiye’nin, Kıbrıs sorunundaki hedefinin; garantileri ve askerini koruyarak, kendi vasiliği altında olan tek devletli bir Türk çözümü olduğunu ileri sürdü.

Lillikas, bu hedef sağlanmadığı sürece, Türkiye’nin, Güney Kıbrıs’a, hidrokarbonun geliştirilmesine olanak sağlamayacağını iddia etti.

Lillikas bir başka soru üzerine AB’nin, Türkiye’nin AB üyesi ülkelere saygı duymasını sağlaması için, Türkiye’ye yönelik ekonomik yaptırımda bulunabileceğini, bunun da yöntemlerden biri olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis arasında gerçekleştirilmesi gündemde olan yemekle ilgili itirazları bulunduğunu söyleyen Lillikas, bu yemeğin, “masum bir yemek olmadığını”, bundan bir mesaj veya açıklamanın çıkması gerektiğini savundu.

Lillikas, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, çözüm veya doğal gaz gelirlerinden kaynaklanan eşit ekonomik hakların idare edilmesine yönelik ortak bir komite olarak, Rum tarafından enerji planlarını ertelemelerini isteyeceğinden veya müzakerelerin yeniden başlaması için zaman takvimi şartını ortaya koyacağından kimsenin şüphe duymaması gerektiğini kaydederek, Akıncı’nın bunları talep edeceğini bilerek yemeğe gitmenin bir çıkmaza neden olacağını da ileri sürdü.