Simerini gazetesine göre dün bir basın toplantısı düzenleyen Lillikas, çözüm yolunun açılması için izlenmesi gereken strateji ve çözümün içeriği konusunda Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’ten tamamen farklı bir yaklaşım içerisinde olduğunu ifade etti.

Kıbrıs sorununda ortak oluşturulmuş bir strateji eksikliği olduğunu savunan Lillikas, bunun, sorunun farklı kabul edilmesi ve farklı felsefeden, ayrıca Ulusal Konseyi ile Gayri Resmi Liderler Zirvesi’nin verimsiz işleyişinden kaynaklandığı görüşünü ortaya koydu.

Lillikas Kıbrıs sorunundaki müzakereler süreci konusunda hayal kırıklığına uğradığını belirtirken, Ulusal Konsey’de yapılan bilgilendirmeye göre referandumun yakın olmadığı değerlendirmesinde bulundu.

“Kıbrıs Cumhuriyeti”nin olası dağılması durumunda Kıbrıs Helenizm’inin Türkiye’nin esiri olacağını iddia eden Lillikas, yeni ortaklık devletinin yıkılması durumunda ise bugün Kıbrıslı Türklerin bulunduğu konumda, yani tanınma arayışı içerisinde olacaklarını öne sürdü.

Fileleftheros gazetesine göre dün bir kitap tanıtımında konuşan Omiru, “iki bölgelilik” teriminin ne anayasa hukukunda ne de siyaset biliminde denendiğini söyledi.

Dünyadaki herhangi bir federal sistemin belirlenmesinde de kullanılmadığını ifade eden Omiru, bu nedenden dolayı, federasyonun sıfatının belirlenmesinde ve terminolojisinde değil, kabul edilebilir bir çözümün içerisinde ısrar etmeleri gerektiğini belirtti.

Omiru, iki bölgelilik teriminin, "Türk tarafınca yorumlandığı ve ileri götürüldüğü üzere, ırksal ayrımcılık rejimi çözümüne yol açtığını" iddia etti.