Rum Yönetimi’nin, “Kıbrıs’ın kuzeyinde, deniz bölgesindeki Münhasır Ekonomik Bölgelerin (MEB) sınırlarının koordinatlarını Birleşmiş Milletlerin (BM) ilgili birimine ileteceği ve Türkiye’yi müzakereye çağıracağı” yönünde dün Rum basınında yer alan haberlerin ardından Rum iç siyasetinde tartışma başladı.

Politis ve diğer gazeteler, konuya ilişkin dün çıkan haberlerin ardından Rum iç siyasetinde, konunun seçim öncesi hareket olarak değerlendirildiğini, bu fikrin asıl sahibinin kim olduğu konusunda ise DİKO ile Rum hükümeti arasında tartışma yaşandığını yazdılar.

Gazete, konuya ilişkin soruları yanıtlayan Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in, Rum Yönetimi’nin “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarının sağlanmasıyla ilişkili tüm kararları ciddiyet içerisinde, planlı ve gösteriş yapmadan aldığını” söyleyerek, kararı doğrulamış olduğunu yazdı.

Gazete, DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos’un ise dünkü açıklamasında, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in bu eylemle “kendisinden kopya çektiğini” iddia ettiğini yazdı.

Papadopulos, Anastasiadis’in kendisine ait bu fikri kopyalayarak ne kadar güvenilmez olduğunu da gösterdiğini savundu.

Vatandaşlar İttifakı ise konuya ilişkin açıklamasında, Papadopulos’u “kopyacılıkla” suçladı. İttifak, Papadopulos’un, Anastasiadis’i “kopyacılıkla suçladığını ancak asıl kopyacılığı, Yorgos Lillikas’ın, 2015 yılında Ulusal Konsey’e sunduğu öneriyi kopyalayarak kendisinin yaptığını” öne sürdü.

STEFANU: “KOORDİNAT SUNMAK ANLAŞMA ANLAMINA GELMEZ”

Gazete, tartışma ortamına AKEL’in de, Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu aracılığıyla katıldığını, Stefanu’nun açıklamasında, “MEB’in belirlenmesi için koordinatlar sunmanın MEB konusunda anlaşma yapma anlamına gelmediğini, sadece talep edilen şeyin bildirilmesi olduğunu” söylediğini aktardı.

Stefanu, Kıbrıs’ın kuzeyinin MEB sınırlarının belirlenebilmesi için Türkiye’yle anlaşma yapılmasının gerekli olduğunu belirtirken, Anastasiadis’in Kıbrıs sorununun çözümü için yeni bir girişimin nasıl başlatılacağının yollarını aramak yerine, Papadopulos’un “Tehlikeli tezlerini benimseyerek uluslararası topluma yanlış mesajlar gönderdiğini” kaydetti.