Müzakere masasında mülkiyet başlığında şu ana kadar uzlaşılanların Rum iç cephesinde keskin ihtilaflara yol açtığı bildirildi.

Simerini “Mülkiyet İçin Kıbrıs Rum Tarafında Da ‘İç Savaş’” başlığıyla aktardığı haberinde AKEL dışındaki muhalefet partilerinin, “mal sahibinin mülkiyet hakkı devredildiği ve Annan planına gerilendiği” gerekçesiyle Anastasiadis hükümetine ve DİSİ’ye ağır eleştirilerde bulunduğunu bildirdi.

Habere göre yazılı açıklama yayımlayarak Anastasiadis hükümetine, DİSİ’ye ve AKEL’e “eşzamanlı saldıran”  DİKO şu görüşü ortaya koydu:

“Hükümetin, DİSİ ve AKEL’in Türk tarafı mülkiyet hakkını güya ilk kez tanıyor diye bayram yapması su katılmamış yanıltmadır. Gerek Annan planında gerek Talat-Hristofyas yakınlaşmalarında mülkiyet hakkı şifahen ‘tanınıyor’ ancak bu hak daha sonra AKEL ve DİSİ’nin de kabul ettiği muafiyetler ve kriterlerle ortadan kaldırılıyor. Onurlu ve hakla karşı samimi olmak istiyorlarsa müzakere edilmekte olanın, göçmenlerin geri dönmemesi olduğunu itiraf etsinler.”

Gazete Rum Sözcü Nikos Hristodulidis’in DİKO’ya cevaben “Başkan’dan ve müzakere heyetinden daha fazlasını biliyorlarsa anlatsınlar” dediğine işaret etti.

Gazeteye göre DİSİ Başkanı Averof Neofitu’nun mülkiyetle ilgili açıklamaları üzerine DİSİ ile EDEK arasında yoğun cepheleşme yaşandı.

Çözüm perspektifi görenlerin de tehlike görenlerin de, anlaşma konusunda önyargılı olmaması gerektiğini söyleyen Neofitu’nun ihtilaf konusu sözleri şöyle:

“Çünkü nihayetinde ülkenin geleceğine karar verecek olan egemen halktır.  Var olmayan bir sonuçla ilgili ortaya konulan görüşlerin ölçüyü aştığı kanaatindeyim” sözü üzerine DİSİ ile EDEK arasında yoğun cepheleşme yaşandı. Mülkiyet hakkına mutlak saygı temel ilkesinde ortak karara varıldı. Bunun paralelinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tek kararı Titina Loizidu, Apostolidis veya Orams’larla ilgili değildir. Maalesef Dimopulos kararı da vardır. Türklere de söylediğimiz gibi, Avrupa’ya alakart (seçerek) bakamazlar, bizler de AİHM’e atıfta de alakart (seçerek) atıf yapamayız.”

Dimpopulos dışında, “devredilemez mülkiyet hakkını ve ilk ve son söz sahibinin mal sahibi olduğunu tesis eden Orams kararı, Cenevre Sözleşmesi ve bir dizi uluslararası sözleşme da bulunduğunu” savunan EDEK, “dolayısıyla Sayın Neofitu ve Kıbrıs sorununda Anastasiadis’i destekleyenler neden sadece Dimopulos kararına atıf yapıyor?” diye sordu, şunları ekledi:

“Mülkiyetteki Akıncı-Anastasiadis anlaşmasını destekleyenler aldatmaktan vazgeçsin ve aslında Kıbrıs Rum mülklerini istismar eden yerleşik-kullanıcıya verilen haklarla ilgili pozisyonlarının ne olduğunu açıkça söylesinler.”

Ekologlar ve Çevreciler Hareketi, “Kıbrıslı Rum siyasi partileri ve siyasetçiler, Dimopulos kararına atıfta bulunarak yasal mal sahipleri ve mirasçılarının haklarının altını oymaya ve bugünkü yasadışı kullanıcılara hak tanıyan Türk tezini benimsedi” görüşünü ortaya koydu.

Vatandaşlar İttifakı ise Anastasiadis hükümetini, “çözülmesi gereken! ‘anlaşmazlık’ icat ederek yasal mal sahibini gaspçı ile eşitlemeyi başarmakla” suçladı.

Fileleftheros haberi “Mülkiyet Hakkı Konusunda Partiler Arası Sürtüşme... DİSİ Bardağın Dolu Kısmını Görüyor ve Ümitten Söz Ediyor... Muhalefet Göçmenlerin Geri Dönüş Hakkının Da Harabeye Çevrilmiş Görüyor... Şimdiki ve Önceki Hükümetler ile DİSİ ve AKEL’e Yaylım Ateşi” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Aynı gazete “Türkiye İşine Geleni Seçip Uyguluyor” başlıklı haberinde DİSİ’li Avrupa Milletvekili Eleni Theoharus’un, Türkiye’nin, 2 Ağustos 1975 tarihli 3’üncü Viyana Konvansiyonu’nun sadece “işine gelen yerlerini uyguladığını” savunarak  “Çoğunun, Kıbrıs sorununa çözüm bulunacağı ve bu çözümün uygulanacağına dair ölçüsüz iyimserliğine katılmıyorum” dedi.

AKINCI’NIN AÇIKLAMALARI

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın mülkiyetle ilgili açıklamaları Rum basınında da yer buldu.

Politis “Akıncı Sakinleştiriyor... Yanlış Bilgilendirmeden Söz Ediyor Tek Bir Köy İsmi Yok... Köyler ve Bölgelerle İlgili İfadeler Nedeniyle Kıbrıslı Türkler Arasında Kargaşa” başlığıyla aktardı.

Fileleftheros Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın mülkiyetle ilgili açıklamalarını “Akıncı: Ne Harita Ne Köyler” başlığı altında özetlerken; “Akıncı Kıbrıs İçin Fırsat... Kıbrıslı Türk Lider Sonuç Elde Etmek İçin Çalışıyor” başlığı altında da Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan makalenin satır başlarını aktardı

Haravgi “Akıncı Mülkiyette Yolun Başındayız Diyor... Ne Harita, Ne Oranlar Ne de Tek Bir Köy İsmi Konuşuldu” ve Alithia “Mustafa Akıncı: Ne Harita Görüştük Ne Oran” başlığını attı.