Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik yürütülen ve yaklaşık on gün sonra yeniden başlayacak müzakere gündeminin üst sırasındaki konulardan biri olan mülkiyette, KKTC’de mal bırakan binlerce Rum dışında artık, milyonlarca dönüm arazinin mirasçılarının da rol sahibi olduğu belirtilirken, meselenin KKTC’den mal satın alan yabancılar boyutu olduğuna dikkat çekildi.

Alithia “Mülkiyet Yalnız Kıbrıslı Rumları ve Kıbrıslı Türkleri İlgilendirmiyor” başlıklı haberinde, resmi ağızlar takvimden söz etmese de perde gerisinde olası referandumun 2016 içerisinde yapılması gereğinden söz edildiğine işaret ederek, müzakerelerin yoğunlaştırılacağına vurgu yaptı ve müzakere gündemin üst sırasındaki konulardan biri olan mülkiyetin diğer bir boyutuna dikkat çekti.

KKTC’de yabancılar tarafından satın alınmış eski Rum mallarının ne olacağına çoğu kişinin değinmediğine dikkat çeken gazete, “bilgilerimize göre Kıbrıslı Türklerden, Kıbrıslı Rumlara ait mal satın alan binlerce yabancı var. Olası bir çözümde, mal sahibinin kişisel mülkiyet hakkı artık tesis edilmiş olduğuna göre, bu mallarla ilgili büyük bir sorun yaşanacak” ifadesine yer verdi.

KKTC’den mal satın alan bir grup İngiliz’in Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla durumlarını görüşmek istediklerini hatırlatan ve konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı’na gönderdikleri mektubun içeriğinden alıntılara yer veren gazete “işgal bölgelerinden mal satın alan İngilizler sahte devletine, ‘tapularını’ onurlandırması gerektiği uyarısında bulundu” yorumunu yaptı.

“MÜLKİYET ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA YANGIN ÇIKARACAK”

Devamla, “genel çerçevede mülkiyetin önümüzdeki aylarda yangın çıkarması ihtimal dışı değil” vurgusunu da yapan gazete şunları ekledi:

“Kaçınılmaz olarak, gerek yasal mal sahiplerinin gerekse kullanıcıların haklarını belirleyecek kriterler netleştirilmeli. Rum tarafında, mal sahibinin ilk ve esas söz hakkının olmamasının kabul edilmesi söz konusu değildir. Öteki tarafta da malların Kıbrıslı Türk kullanıcılarının önemli haklara sahip olmamasının kabulü söz konusu değil. Masada alternatif konut da var. Yani, etkilenenin, ikamet ettiği oluşturucu devletçikte, devlet tarafından verilecek mal edinme olanağına sahip olması. Bütün bunlar sonbaharda netleşecek.”