Kocias tarafından kaleme alınan analiz yazısını, “Cenevre’de Lefkoşa ve Atina Kaybetti” başlığıyla aktaran Fileleftheros, Kocias’ın özetle şu vurgularını aktardı:
“BM Genel Sekreteri BM çerçevesi dışında görüşme düzenleyemeyeceğini veya iki devlet gibi konuların gündeme getirilmesine müsaade edemeyeceğini unuttu, kimse de bunu kendisine hatırlatma zahmetinde bulunmadı.
Cenevre’de, Crans Montana’nın aksine, Kıbrıs sorununun iç yönleri öne çıkarıldı, uluslararası yönü teğet geçildi ve böylece Crans Montana’nın kazanımları yitirildi.
İngilizler ve Türkler, müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden başlamamasını dokunulmaz bir şart olarak ortaya koydu.
Soru şu: BM himayesi altında iki devlet de konfederasyon olamayacağına göre Genel Sekreter bu konferansı neden düzenledi? Bana göre birileri, Türkiye’nin kabul edilmez önerisini Yunanistan ve Kıbrıs’ın da huzurunda meşrulaştırmak istedi. Bütün bu prosedür Türkiye’nin birkaç ay içerisinde gerçek niyetlerini, Atina’daki ve Kıbrıs’taki bazıları tarafından da ‘uzlaşı çözümü’ olarak genel kabul görecek ‘uzlaşı önerisi’ olarak sunmasına olanak tanır.”
Nikos Kocias analiz yazısında, Yunan hükümetinin “bir an önce Kıbrıs sorununu yük olarak görmekten vazgeçmesi” ve “garanti rejimi ve işgal başlığını açması gerektiği” görüşünü de ortaya koydu.
