Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Rum Ulusal Konseyi’nin yapısı ve işleyişiyle ilgili şartlarını yazılı ilettiği 8 siyasi partiden 4’ünden yine yazılı ret cevabı aldı. Gazeteler haberlerini, Konsey’in üyesiz kalmak veya budanmak tehlikesiyle karşı karşıya olduğu yorumuyla aktardı.

Simerini haberi “Ulusal Konsey Üyesiz Kalma Tehlikesinde… Muhalefet Tarafından Bozuluyor… AKEL, DİKO, EDEK ve ELAM Anastasiadis’e Mektupla Cevap Verdi” başlığıyla manşete çekti, Fileleftheros da “Başkan Ulusal Konsey Konusunda Birçok İtiraz Aldı… Nikolas: Kamuoyu Önünde Diyalog Başkan’ın Müzakereciliğini Güçlendirir” başlıklı haberinde Anastasiadis için, “Ulusal Konsey’in belirli koordinatlar içerisinde işlemesi alanının ‘geçilmez’ olduğunu”  yazdı.

Habere göre DİKO Anastasiadis’in ortaya koyduğu şartlardan 7’sine hayır, 4’üne evet derken, EDEK  şartların Konsey’i ya tasfiyeye ya da budanmaya sürüklediği görüşünü ortaya koydu. AKEL partilerin 2’şer değil birer kişiyle temsil edilmesi ve “şeref protokolü”  imzalanması şartlarına itiraz etti, ELAM ise partilere sıradan seyirci muamelesi yapılmasına karşı çıktı.  Bütün partiler mektuplarında, Konsey’in derhal toplanması ortak görüşünü dile getirdi.

DİKO Rum Başkanlık Sarayı’na dün gönderdiği 6 sayfalık mektubunda, Anastasiadis’in ortaya koyduğu şartlara madde madde itirazlarını sıralarken, müzakere masasına konulan ve halen görüşülmekte olan istisnasız bütün belgelerin siyasi partilere dağıtılması talebini yineledi.

Altı sayfalık mektubunda, Konsey’in işleyişine siyasi şartlar koşulmasına itiraz eden DİKO “Başkan herhangi bir siyasi partiyi iki toplum lideri arasındaki anlaşmalara ve hatta Konsey’in kuruluşundan beri oy birliğiyle alınan kararlara itiraz etme hakkından mahrum bırakamaz” dedi.  Doğal gazın değerlendirilmesiyle ilgili gelişme, karar, meydan okuma veya sorunların ve Türkiye’nin üyelik süreci konusunda Güney Kıbrıs’ın AB içerisindeki rolüyle ilgili konuların Konsey’de görüşülmemesi şartına da itiraz etti.

“TÜRK TARAFINA VERİLMİŞ TEZ, ÖNERİ VE BELGELERİN HALKTAN SAKLANMASI KABUL EDİLEMEZ”

Siyasi partilerin temsilci sayısının 2’den 1’e indirilmesine de itiraz eden DİKO “Ulusal Konsey’de dile getirilen tutum ve tezler,  üyelere verilen belgeler, tutanaklar ve alınan kararlar çok gizlidir” şartını da “tasfiye ve aforoz edici” diye niteledi, “halen Türk tarafına verilmiş tez, öneri ve belgelerin halktan saklanması kabul edilemez” vurgusunu yaptı. Bütün partilerin, Konsey’in işleyiş kurallarıyla ilgili kararların altına imza atması şartına karşılık“Konsey içerisindeki istişarelerin yayınlanmasının veya diğer partilerin tezlerinin kamuoyuna açıklanmasının yasaklanması yanlıştır. Bu karartma yapmaya yardımcı olur ve gizli diplomasiyi kalıcılaştırır” görüşünü ortaya koydu. DİKO “müzakerelerin gidişatıyla ilgili Konsey içindeki ve dışındaki diyalog Başkan’ın müzakereciliğini güçlendirir” vurgusunu yaptı.

EDEK de dün ilettiği cevap mektubunda Anastasiadis’in ortaya koyduğu şartlardaki belirsizliklere dikkat çekerek izahat istedi ve Konsey’in işleyişiyle ilgili kendi önerilerini ayrı bir belgede ortaya koydu.

“ÇERÇEVEMİZ İKİ BÖLGELİ İKİ TOPLUMLU FEDERASYON ÇÖZÜMÜ İSE BUNDAN BÖYLE KONSEY’E KATILMAYIZ”

Anastasiadis’in, siyasi partilerden altına imza atmalarını istediği Ulusal Konsey’in yeni işleyiş kurallarının neler olduğunu soran EDEK Başkanı Marinos Sizopulos Konsey görüşmelerinin, iki toplum liderinin anlaşmaları gibi bazı belirli olgularla belirlenecek somut bir çerçeve içerisinde gerçekleşmesi talebini de partinin Kıbrıs sorunundaki değişmez tezini terk etme talebini de reddetti. EDEK “görüşme çerçevemiz iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümü ise o zaman EDEK bundan böyle Ulusal Konsey’e katılamaz” dedi.

AKEL de Anastasiadis’e gönderdiği cevap mektubunda Konsey’in etkin işleyişiyle ilgili ortak paydada buluşularak karar alınması için Konsey’in toplanmasını talep etti, konuyla ilgili bir önerisini de ekledi. AKEL, Anastaiadis’in önerisiyle ilgili ana parametrelere (partilerin tek temsilciyle katılması, gizliliğin korunacağına dair ‘şeref protokolü’ imzalanması) dair itirazda da bulundu.

ELAM da cevap mektubunda gerek Kıbrıs sorunundaki gerek Türkiye’nin gerekse Rusya ve İsrail gibi “Kıbrıs’a dost” ülkelerin de karıştığı uluslararası siyasi arenadaki gelişmeler nedeniyle Ulusal Konsey’in derhal toplanması gerektiği görüşünü vurguladı. Konsey’in işleyişiyle ilgili kararların yine Konsey tarafından alınması gerektiğini belirten ELAM, “siyasi partiler basit seyirci rolü oynamamalı,  diyaloğa verimli katkı koymalı” görüşünün altını çizdi.

“ANASTASİADİS ÇÖZÜM ÇERÇEVESİNİ DOLAYLI YOLDAN KONSEY İŞLEYİŞ KURALLARINA KATMAYA ÇALIŞIYOR”

Politis “Ulusal Konseyle İlgili İtirazlar… Merkez Partiler Tasfiye Çabası Görüyor” başlıklı haberinde siyasi partilerin, Anastasiadis’in ortaya koyduğu şartlara ciddi itirazlarda bulunduğuna dikkat çekerek “Özellikle merkez (sağ/sol) partiler Başkan’ın, siyasi partileri dışarıda kalmaya mecbur bırakacak veya Konsey’i pasifleştirecek şartlar koştuğuna inanıyor” ifadesini kullandı.

Gazete DİKO ve EDEK’in cevap mektupları dışında Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas’ın katıldığı bir programda Anastasiadis’i “Kıbrıs sorununun çözüm çerçevesini dolaylı yoldan Konsey’in işleyiş kurallarına katmaya çalışmakla” suçladığını yazdı.

Habere göre Lillikas “Başkan’ın tutumu buysa, yani Ulusal Konsey’e katılımın ön şartı iki toplum lideri arasında uzlaşılanların ve Ulusal Konsey’in oy birliğiyle aldığı kararların kabul edilmesi ise o zaman Konsey’e en fazla iki parti katılır. AKEL ve DİSİ. Veya sadece DİSİ, çünkü AKEL’in de kendi itirazları var” dedi.

Alithia EDEK Başkanı Sizopulos’un Anastasiadis’e gönderdiği mektuba ilişkin haberini “Ulusal Konsey’in İşleyişi… Sizopulos İzahat İstiyor” başlığıyla aktardı.