Fileleftheros gazetesi “ABD’den Ekonomi İçin Uzmanlar… Bankalar, Çözümün Maliyeti ve Mülkiyet İçin Çözümün Ertesi Gününe İlişkin Katkılar” başlıklı haberinde, “Washington’un Kıbrıs sorununda varılacak bir anlaşmanın ertesi günü için ekonomi konularında teknik aşamada yardımda bulunmaya hazır olduğunu, Lefkoşa’nın ise bu ihtimale ilgi gösteriyor göründüğünü” yazdı.

Nuland’ın dün adada bir dizi temasta bulunduğunu yazan gazete, Nuland’ın muhataplarına “eğer ortada herhangi bir ilgi varsa, ABD’nin uzmanlar gönderebileceğini söylediğini” iletti.

Bu konular ile enerji konularının, Nuland’ın Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile gerçekleştirdiği görüşmede ele alındığını yazan gazete, Nuland’ın Anastasiadis yanı sıra Rum Maliye Bakanı Haris Yeorgiadis ve Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis ile görüştüğünü de kaydetti.

Nuland’ın Yeorgiadis ve Lakkotripis ile ortak bir görüşme yaptığını kaydeden gazete, bu görüşmede daha çok, Kıbrıs sorununda varılacak bir anlaşmanın ertesi gününü ilgilendiren konuların ele alındığını belirtti.

Gazete “edindiği bilgilere” dayanarak, Rum tarafının özellikle bankalar, çözümün maliyeti, mülkiyet ve KKTC ekonomiyle ilgili konularda, ABD’den adaya uzmanlar gelmesiyle ilgilendiğini aktardı.

Bu konularla ilgili olarak Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) araştırma yapmayı üstlendiğini de anımsatan gazete, Nuland ve çalışma arkadaşlarının enerji konularındaki araştırmaların gidişatıyla ilgili olarak bilgilendirildiklerini de kaydetti.

Gazete “ABD’den Sürece Destek” ara başlıklı haberinde ise, Nuland’ın dün Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamayı aktardı.

Nuland’ın, adadaki temasları sırasında, muhataplarına “gerekli görülmesi halinde, yeniden adaya geleceğini” söylediğini ileten gazete, Nuland’ın geçtiğimiz gün gerçekleştirilen liderler görüşmesi konusunda aldığı malumatı ise cesaret verici olarak nitelendirdiğini iletti.

Gazeteye göre açıklamasında, Kıbrıs’ta olmaktan ötürü mutlu olduğunu dile Nuland, ABD’nin, iki toplumun çözüm doğrultusunda gerçekleştirmekte olduğu çalışmayı güçlü bir şekilde desteklemekte olduğunu vurguladı.

Anastasiadis’le çok iyi bir görüşme yaptıklarını ve Anastasiadis’in, geçtiğimiz akşam gerçekleştirilen liderler görüşmesi konusunda kendisine “cesaret verici bir malumat verdiğini” ifade eden Nuland, sözlerinin devamında “liderlerin üzerinde mutabakata vardığı şeylerin pekiştirilmesi için, ilerleme sağlandığının açık olduğunu” savundu.

Gazeteye göre Nuland, her seferinde olduğu gibi ABD ile Güney Kıbrıs arasındaki ikili ilişkilerin de ele alındığını söyledi ve Rum kesiminin IMF’nin programından çıkmasından ötürü de Anastasiadis’i kutladı.

Rum kesimindeki Amerikan yatırımlarının son iki yıldır yedi katına çıktığını da dile getiren Nuland, enerji alanındaki gelişmelerden ötürü bir coşku (heyecan)olduğunu da söyledi.

Gazeteye göre Nuland, son olarak, güvenlik konuları ile bölgesel ilişkileri ele aldıklarını da sözlerine ekledi.

“ABD SEÇİMLERDEN SONRA MÜZAKERELERİN HIZLANDIRILMASINI İSTİYOR”

Politis gazetesi ise “Kasım’a Kadar Çözüm Ufku… ABD Seçimlerden Sonra Müzakerelerin Hızlandırılmasını İstiyor” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Amerikalıların önümüzdeki Kasım ayına kadar Kıbrıs sorununun çözümü için bir “zaman ufku ortaya koyduklarını” yazdı.

Nuland’ın, ABD hükümetinin tezini iki tarafa da ilettiğini yazan gazete, bu teze göre, önümüzdeki Mayıs ayında Güney Kıbrıs’ta yapılacak milletvekili seçimlerinin hemen ardından, müzakere sürecin derhal hızlanmasının gerekeceğini aktardı.

Gazete Nuland’ın, ABD’nin şu an Kıbrıs sorununa çözüm bulunması çabalarına güçlü bir şekilde müdahil olduğunu ve (ABD’deki) mevcut hükümetin görev süresinin seçimlerin yapılacağı Kasım ayında sona ereceğini ifade ettiğini aktardı.

Gazete “elindeki bilgilere dayanarak”, Nuland’ın “mevcut konjonktürün değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaptığını ve Akıncı ile Anastasiadis’ten daha kararlı bir şekilde hareket edip, uzlaşılarının listesini tamamlamalarını istediğini” de iletti.

Gazete iç sayfadan “Ufukta Kasım Ayı… Nuland İlerlemeyi Selamladı, Hızlanma İstedi” başlıklı haberinde ise, ABD’nin Kıbrıs sorununa aktif katılımının fiilen önümüzdeki Kasım ayına kadar muhafaza edilebileceğini, çünkü ABD’nin önümüzdeki Kasım ayında, başkanlık seçimlerinden 2017 yılı başına kadar bir geçiş dönemine gireceğini yazdı.

Bunun, Nuland’ın iki lidere ilettiği mesaj olduğunu yazan gazete, Nuland’ın, müzakere sürecinin 2016 yılı içerisinde sonlanması hedefiyle, ilerlemesi gerektiğine işaret ettiğini iletti.

Gazete, ABD’nin bu ilerlemenin Mayıs ayında Güney Kıbrıs’ta yapılacak seçimlerden önce sağlanması veya kayda geçirilmesinin zor olduğunun farkında olduğunu ve dinamiğin Haziran ayından itibaren geri dönmesini umduğunu dile getirdiğini de iletti.

“Elindeki bilgilere dayanarak”, bu endişenin özelikle ABD’de içte yaşanan kulis faaliyetleriyle alakalı olduğunu yazan gazete, bugünkü adaylarından hangisi başkanlık seçimlerini kazanırsa, bunu yeni dışişleri bakanının atanması, ekibinin oluşturulması, bilgilendirilmesi ve ülkenin yeni dış politikasının belirlenmesinin izleyeceğini kaydetti.

Habere göre “müzakerelere yakın kaynaklar gazeteye”, uluslararası faktörün ABD’nin; iki tarafı da ilerlemeyi hızlandırmaları konusunda teşvik etmesini beklediklerini iletti.

Alithia gazetesi ise “Kıbrıs Müzakereleri… Ne Durgunluk Var, Ne de Gevşeme” başlıklı manşet haberinde, ABD’nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’ın dün Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile gerçekleştirdiği temaslarının ardından “bazılarının izlenim yaratmaya çalıştığı üzere, süreçte duraklama olmadığı gibi, ilerleme hızında ve müzakerelerdeki ilerlemede de düşüş olmadığı tespitine vardığını” yazdı.

Gazete, Nuland’ın “müzakerelerdeki ilerlemeden, aynı zamanda iki liderin, aralarındaki anlaşmaları pekiştirme çabasından oldukça memnun olduğunu söylediğini” de iletti.

Öte yandan gazete, “elindeki bilgilere dayanarak”, Nuland’ın Rum kesiminin sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki (MEB)” parseller için çıktığı 3’üncü tur ruhsat ihalesinin “Kıbrıs sorunu çözüm çabaları açısından herhangi bir soruna yol açmayacağı kanaatinde olduğunu da” ileri sürdü.

Gazete iç sayfadan “Amerika’nın Kıbrıs Sorununa İlgisi Büyük” başlığıyla yayımladığı haberinde ise, Amerika’nın son üç yıl içerisinde bir kez daha en resmi şekilde Kıbrıs müzakerelerine olan ilgisini ifade ettiğini yazdı.

Haber Simerini gazetesinde “Çözümün Dolarlarını Beklerken… ABD 3’üncü Tur Ruhsat İhalesi Konusunda Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Yanında”, Haravgi’de ise “Nuland: ABD Çözüme Yardımcı Olmaya Hazır” başlığıyla yer aldı.

Öte yandan gazeteler Nuland’ın dün Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile yaptığı görüşmeye de yer ayırdılar.

HRİSTODULİDİS

Bu arada gazeteler, Rum Hükümeti Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in, Nuland-Anastasiadis görüşmesinin ardından yaptığı açıklamalara geniş yer ayırdılar.

Alithia gazetesine göre Hristodulidis açıklamasında, Nuland’ın, ABD’nin gelişme aşamasındaki sürece olan desteğini ilettiğini dile getirdi.

Gazeteye göre, Nuland’ın müzakere masasındaki durum hakkında bilgi almak istediğini dile getiren Hristodulidis, görüşmede iki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığını da belirtti.

Nuland’ın enerji konusundaki gelişmelerden ötürü coşku (heyecan) olduğunu söylemekle neyi kastettiği ve ABD’nin Rum kesiminin 3’üncü tur ruhsat ihalesi konusundaki çabalarını destekleyip desteklemediğinin kendisine sorulması üzerine ise Rum sözcü “ayrıntılı açıklamalar için bizzat Nuland’ın kendisine gönderme yaparak, bu açıklamadan ABD’nin 3’üncu tur ruhsat ihalesine olan desteğinin anlaşıldığını” öne sürdü.

Rum hükümetinin çözümün ekonomik boyutu konusunda ABD hükümetinden herhangi bir taahhüt alıp almadığı sorusu üzerine ise Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümünün ekonomik boyutunun ele alındığını söyledi, ancak Kıbrıs sorununun ekonomik boyutunun yalnızca mülkiyetle ilgili olmadığını tekrarlamak istediğini de ifade etti.

Hristodulidis devamla “Mülkiyetin ekonomik boyutundan bahsetmemizi istiyorsanız, önce mülkiyet konusunda bir sonuca varmamız gerekir. Ki bildiğiniz üzere henüz bu başlıkta bir sonuca varılmamıştır” ifadelerini de kullandı.

Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümünün ekonomik boyutuyla ilgili genel bir görüşme yapıldığını, bütün çabayı destekleme çerçevesinde, ABD’nin bu konuya da katkıda bulunma arzusunun dile getirildiğini, ancak bu konunun ele alınması için nihai bir sonuca varmaları gerektiğini yineledi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis arasında geçtiğimiz akşam gerçekleştirilen liderler görüşmesine de değinen Rum sözcü, Anastasiadis’in de dediği gibi, tatmin edici sonuçları olan iyi bir görüşme yapıldığını söyledi.

Bazı konuları görüş birliklerinden uzlaşılara dönüştürmeyi başardıklarını dile getiren Hristodulidis, teknik aşamada ve çalışma grupları aşamasındaki görüşmelerin sürdüğünü dile getirdi.

Hangi konularda uzlaşıya varıldığının kendisine sorulması üzerine ise Hristodulis, yönetim ve mülkiyetle ilgili konularda uzlaşılara varıldığını sözlerine ekledi.

KKTC’deki durum ve Cumhurbaşkanı Akıncı’nın bundan ne derece etkilendiğinin kendisine sorulması üzerine ise Hristodulidis, Akıncı’nın bundan etkilendiğinin görülmediğini dile getirdi.

Hristodulidis, Nuland ile Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki rolünün de ele alındığını ve herkesin Türkiye’nin bu konuda oynayabileceği rolün farkında olduğunu da öne sürdü.

Simerini gazetesi ise “Çözümün Dolarlarını Beklerken… ABD 3’üncü Tur Ruhsat İhalesi Konusunda Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Yanında- Nuland ile Anastasiadis Kıbrıs Müzakerelerindeki Zorlukları ve Enerji Konusundaki Gelişmeleri Ayrıntılı Bir Şekilde Ele Aldılar” başlıklı haberinde Hristodulidis’in açıklamalarına geniş yer verdi.

Gazeteye göre Rum sözcü, Nuland ile yapılan görüşmede KKTC’deki kriz konusunda da fikir alışverişi yapıldığını söyledi.

Öte yandan gazete, Hristodulidis’in, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kısa zaman önce ABD’ye yaptığı ziyaret konusunda da bilgilendirme yapıldığını söylediğini de ekledi.

Politis ise haberinde, müzakere masasında her iki tarafın da olumlu gelişmelerden söz ettiğini, ancak bilinçli olarak daha fazla ayrıntıya girmekten kaçındıklarını iddia etti.

Gazete “aynı kaynakların”, “sağlanan herhangi bir ilerlemenin, kayda geçirilmiş görüş ayrılığı olan konularla alakalı olmadığını söylediklerini” de aktardı.

Haravgi ise haberinde, liderlerin son yaptığı görüşmede varılan uzlaşıların önemsiz olduğunu iddia etti.

Gazete “sürecin mülkiyete yapışıp kaldığını ve problemlerin yalnızca liderler aşamasında aşılabileceğini” iddialarına ekledi.