Türkiye’nin, Cumhurbaşkanlığı erken seçimlerinin ardından Doğu Akdeniz’e sondaj gemisini göndermesi halinde hiçbir şirketin Deep Sea Metro II gemisini engellemeyeceği iddia edildi. 

Politis gazetesi bu öngörüsünün sebeplerini “MEB’de Bir Sonraki Hareketler Beklenirken… Hiçbir Şirket Türk Sondaj Gemisinin Gelişini Engellemeyecek” başlığı altında irdeledi.

Gazete, Fransız TOTAL şirketinin, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile yapılan “P5+1” anlaşmasından çekilme kararından sonra 10 yıldır İran Körfezi’nde yürütmekte olduğu “South Pars” yatağının inkişafıyla ilgili 2 milyar dolarlık anlaşmasını dondurduğuna işaret etti.

Washington-Tahran ilişkilerindeki olası yeni bir gerilim nedeniyle TOTAL’in on yıllardır faaliyet gösterdiği “South Pars” yatağında uğrayacağı kaybın 850 milyon dolar olacağı vurgulandı. TOTAL’in Doğu Akdeniz’deki 8’inci parselde ruhsat sahibi ENI’nin haklarının yarısına ortak olmayı “ara hedef olarak” talep ettiği belirtildi.

Gazete, TOTAL ve ENI’nin Doğu Akdeniz’deki doğrulama sondajlarının 2019’a kaydırıldığını, bunun da Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hemen ardından temmuz ayı içerisinde Deep Sea Metro II sondaj gemisini Doğu Akdeniz’e gönderme açıklamasını pratiğe dökme ihtimalinden kaynaklandığını savundu.

Gazete, Türk sondaj gemisinin Amerikan Exxon Mobil’in Eylül’deki sondajından önce Doğu Akdeniz’deki 3’üncü (veya Türkiye’nin hak iddia ettiği 6’ncı parsel çevresindeki başka bir noktaya veya 10’uncu parsele) gelmesi halinde bölge ülkelerine ve şirketlere vereceği, Kıbrıs sorunuyla da ilgili pek çok mesaj ile paradigmada geniş çaplı bir değişikliğe damgasını vuracağını yazdı.