Rum tarafında, okullarda Helen merkezli eğitim modelinin uygulanmakta olduğu, öğrencilere dini ve milli fanatizm aşılandığı haber verildi.

Haravgi gazetesi, Rum tarafında faaliyet gösteren “Kıbrıs Teknik Üniversitesi”nde (TEPAK)  düzenlenen ve Rum tarafında verilmekte olan eğitimin irdelendiği bir konferansta öne çıkarılanlara yer verdi.

Habere göre, Osmanlı döneminden beridir Rum Ortodoks Kilisesi’nin,  din ve eğitimin birbirine sıkı sıkıya bağlı görüldüğünden Rum eğitim politikasının  ana uygulayıcısı olduğu, 1974’teki olguların eğitimin Helen-Ortodoks eğilimini güçlendirdiği vurgulanan konferansta, Rum Yönetiminin eğitim reformuna yönelik her türlü çabasının Kilise’ye takıldığına dikkat çekildi.

Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Hrisostomos’un 2007’de, “devlet okulları, Rum tarafında yaşayan yabancıların çocuklarına da eğitim vermek zorunda olmasından dolayı Rum okullarının düzeyinin düştüğü gerekçesiyle Kilise okulları açılması gerektiği” görüşünü beyan ettiğine dikkat çekilen konferansta,  bugün Rum tarafında uygulanmakta olan eğitim yönteminin ve Helen merkezli modelin şu sonuçlarına dikkat çekildi:

“-Ortodoksluğu kabul edenlerin  başka din veya doktrinleri kabul eden veya dinsiz olanlara göre daha ‘üstün olduğu’ duygusu işleniyor.

-Ortodoks Hristiyanlar ile diğer (farklı dinlere inanan-inanmayan) herkes  arasında çatışma ortamı işleniyor, bu da genellikle fanatizm ve kindarlıktan çok da farklı olmayan şekilde öne çıkarılıyor.

-Diğer din ve dogmaların rolü ve önemi görmezden geliniyor ve/veya küçümseniyor

-Olgulara, sistemli  biçimde sübjektif ve  bilimsel olmayan yorumlar yapılıyor.

Bütün bunlar Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi perspektifini de olumsuz etkiliyor çünkü Kıbrıs Rum toplumundaki öğrenciler,  kendileriyle aynı dinden ve aynı kökenden olanları ‘daha yakın’ görüyor. Kıbrıslı Türk vatandaşlar da gözlerinde ‘daha az bizden’ oluyor ki bu da  Kıbrıs Rum tarafındaki çocukların onlarla temas kurmaya istek duymalarını çok olumsuz etkiliyor.”