Fileleftheros, “Dört Uluslararası Öncelik... Kıbrıs Sorunu, AB’ye Etkin Katılım, Bölgesel İşbirliği, Ülkenin Görüntüsü” başlıklı haberinde Hristodulidis’in, “Lefkoşa Üniversitesi”nin Avrupa ve Uluslararası Konular Merkezi tarafından düzenlenen yeni konferanslar dizisinin “1974’ten Sonra Kıbrıs Cumhuriyeti” konulu konferans verdiğini yazdı.

Habere göre Hristodulidis, Rum Yönetimi’nin önündeki ana meydan okumalarının Kıbrıs sorununun çözümü,  AB kurumlarına ve ilgilendiği konulara aktif katılım, komşu ülkelerle ilişkiler ve Güney Kıbrıs’ın yurt dışındaki, özellikle de AB içerisindeki görüntüsü olduğunu söyledi.

“ULUSLARIN KADİM DOSTLARI YOKTUR, KADİM ÇIKARLARI VARDIR”

Siyasetçi değil akademisyen sıfatıyla konuşacağını belirten Hristodulidis “Bütün ülkeler kanunsuz bir sistemde işliyor. Ulusların kadim dostları yoktur, daimi çıkarları vardır. Kendi çıkar ve isteklerini ileri götürmek için Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de aynı şeyi yapması gerekir” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE KOMŞULARIMIZLA DİYALOĞA İSTEMESİNE RAĞMEN KATILAMIYOR”

“Kıbrıs sorununda Türkiye’nin belirleyici ve aktif katkısı olmadan çözüm olamaz” diyen Hristodulidis, Güney Kıbrıs’ın komşu ülkelerle mükemmel ilişkileri olduğunu belirterek, “Türkiye aramızdaki diyaloğa, özellikle de enerji konulu diyaloğa –istemesine rağmen katılamıyor. Kendisini rahatsız eden de budur” iddiasında bulundu.

“AB’YE KATILIM 1960 İTİBARIYLA KAZANILAN EN BÜYÜK DIŞ POLİTİKA ZAFERİ”

Hristodulidis, AB’ye üyeliğin Rum Yönetimi’nin 1960 itibarıyla kazandığı en büyük dış politika zaferi olduğu görüşünü ortaya koyarak, “Sadece Kıbrıs sorunundan ibaret olmadığımızı, bir çok soruna, AB’nin bölgede meşgul olduğu birçok meydan okumaya (terör, insan ticareti ile mücadele, kitlesel imha silahlarının yayılmaması, insani yardım ve altyapılar)  çözüm olduğumuzu göstermemiz gerekir” dedi.

Doğu Akdeniz’in “enerji metamorfozu” geçirmekte olduğunu da savunan Nikos Hristodulidis “Kıbrıs, muteber ortakları İsrail, Mısır, Lübnan ve Doğu Akdeniz’deki diğer geleneksel dostları ile öngörülebilir tek ülkedir” iddiasında bulundu.

“ÜLKENİN DIŞA VERDİĞİ GÖRÜNTÜ 2013 MARTI’NDA TAMİRİ MÜMKÜN OLMAYACAK ŞEKİLDE ZEDELENDİ”

Hristodulidis, Güney Kıbrıs’ın uluslararası düzeydeki görüntüsünün iyileştirilmesi gerektiğine işaret ederek dışa verdikleri görüntünün 2013 Martı’nda tamiri mümkün olmayacak şekilde zedelendiğini, bu gelişmenin Kıbrıs sorunu, ekonomik durum ve geleceğe dair iyimserlik duygusu gibi başka olumsuz etkiler yaptığını kaydetti.

“BARIŞ İÇİN ORTAKLIK PROGRAMINA KATILMAK İÇİN PERDE GERİSİNDE ÇALIŞIYORUZ”

Güney Kıbrıs’ın, Barış İçin Ortaklık programına katılmak için perde gerisinde çalışmakta olduğuna işaret eden Nikos Hristodulidis “Kıbrıslı Türklerle müzakerelerin yeniden başlaması için Türkiye’den bazı hareketler bekliyoruz. Bu olana kadar müzakereler başlayamaz” ifadesini kullandı.