Rum gazeteleri “Ulusal Konsey” toplantısıyla ilgili haberlerinde Rum tarafının GYÖ listesini öne çıkarırken Rum Yönetimi Başkanı’nın “gizli” bilginin sızdırılmasından oldukça rahatsız olduğu haber verildi.

Fileleftheros listeyi “İşte Kıbrıs Rum Tarafının GYÖ Önerileri... Müzakereler Çerçevesinde Kıbrıs Türk Tarafına Sunuldu” başlığıyla şu şekilde aktardı:

“Kıbrıs Rum tarafının GYÖ önerilerinde şunlar yer alıyor:

-Lefkoşa bölgelerinin yeniden birleştirilmesi. Aralarında şunlar var:

*Ara bölgede ‘ortak alan’ oluşturulması: Barış parkı, Pazar, sanayi parkı.

*Kanlıdere doğrusal parkının Lefkoşa’nın Kuzey tarafına da genişlemesi.
*Ziyaretçi çekilmesi ve özellikle kültürel etkinlikler düzenlenmesi maksadıyla Ermeni semti, Ermeni Kilisesi ve Bapiskoposluğu’nun Pallas sineması’na, Kasteliotissa’ya erişiminin sağlanması için Baf Kapısı yanındaki Viktoras sokağının yayaların geçişine açılması.

*Lefkoşa Surlariçi’ndeki bütün barikatların açılması

+Kültürel Miras Komitesi’nin güçlendirilmesi ve finanse edilmesi.

+Dini anıtların korunması ve dini faaliyetlerin kolaylaştırılması (dini liderler, Cuma günleri Kıbrıslı Türklerin Hala Sultan’da, Pazar günleri de Rumların St. Barnabas’ta ibadet edebilmelerini görüştü. St. Barnabas Yortusu’nun 11 Haziran’da olduğuna vurgu yapılıyor).

*Ortak kültürel etkinlikler düzenlenmesi maksadıyla kültür komitesi oluşturulması.

*Şecere (köken) konuları için komite oluşturulması.

*Kayıp Şahısları Araştırma Komitesi’nin güçlendirilmesi. Kayıplarla ilgili istihbarat liderlerin ortak isteğidir.

+Mahsurların (KKTC’de yaşamakta olan Rum ve Maronitler) gündelik hayatlarının kolaylaştırılması:

*sağlık hizmeti verebilmek için iki hemşirenin Karpaz’da ikamet edebilmesi

*işgal altındaki Dipkarpaz’da gıda depolama alanı oluşturulması.

*Yeni doğanlara mevcut (program) şablonda işitme testi yapılması için iki toplumlu program oluşturulması. (Haravgi’ye göre bu önlem, Kıbrıslı Türklerin Rum tarafında doğum-öncesi kontrollerinin yapılmasıyla ilgilidir)

+Şu barikatların açılması:

Kaymaklı,

Pomo-Paşiammo-Aşağı Pirgo-Erenköy,

Kiracıköy-Gaziler,

Lefke-Aplıç,

Derinya.

+Asker sayısının azaltılması ve ateşkes hattında dekonfrantasyon (her iki taraftan askerlerin, mevcut yerlerinden geri çekilmeleri)

+ Mayın temizleme (Politis’e göre ara bölgenin ötesindeki mayınlar da kastediliyor)

+Radyo frekanslarına parazitlerden kaçınılması

+Roaming hizmetleri

+Elektriğin üç aşamada (ilk aşamada, yani önlemin açılmasından 15 gün sonra; olağanüstü hal durumlarında bağlantının başarılması).

+Yeşil Hat Tüzüğü’nün kapsamının, tüzük kapsamındaki ürünlerin, AB üye ülkelerine dağıtımı maksadıyla nakliyesinin kolaylaştırılması için ticari arabaları kapsayacak şekilde genişletilmesinin görüşülmesi. Buna paralel olarak hükümetin otoritesi altındaki bölgelerden, otoritesi altında olmayan bölgelere ticaretin önündeki engellerin kaldırılması.

+ Maraş’ın iadesi, ilk adım olarak da, durumunu değerlendirmek üzere uzmanların kente girmeleri, kültür anıtlarının restorasyon ve bakımı.

+Mali Finans Komisyonu web sitesinin Türkçeye de tercüme edilmesi.”

BİLGİ SIZDIRILMASI ANASTASİADİS’İ SİNİRLENDİRDİ

Politis “Bilgilerin Sızması Hükümeti Sinirlendirdi... Ulusal Konsey Dün Bilgilendirildi... Bazı Partilerin Önlemlerle İlgili Çekinceleri Var” başlıklı haberinde Rum tarafının önerdiği GYÖ’lerin listesinin “Ulusal Konsey” toplantısının hemen ardından Rum medyasına sızdırılmasının Anastasiadis hükümetini sinirlendirdiğini yazdı.

Rum Ulusal Konsey toplantılarının ardından gizli belgelerin basına sızmasının ilk kez yaşanan bir şey olmadığına vurgu yapılan habere göre Rum Sözcü Nikos Hristodulidis bir radyo programına yaptığı açıklamada, Rum elektronik medyasına yansıyan listenin gerçekten de Rum tarafının önerdiği GYÖ’ler olduğunu belirterek bu gizli bilginin sızdırılmasının hükümeti derinden üzdüğünü söyledi.

Hristodulidis, Anastasiadis’in bundan sonra, müzakere masasında konuşulanları Rum Ulusal Konseyi’ne bildirip bildirmeme konusunda çok düşüneceğine vurgu yaptı.

Anastasiadis hükümetinin bu rahatsızlığının, iki taraf arasında kararlaştırılan gizlilik ilkesi ihlal edilmesiyle alakalı olup olmadığı da sorulan Hristodulidis “Müzakereler artık öze giriyor ve bu tür gelişmeler yardımcı olmuyor” dedi.