Güney Kıbrıs ve İsrail, Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının güvenliği alanında işbirliği anlaşmasına hazırlanıyor.  Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 2 Aralık’ta gideceği Tel Aviv’de İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile “enerji kaynaklarının korunması” ile alakalı bütün konuları masaya yatıracağı haber verildi.

Fileleftheros haberi “Güvenlik İçin Anlaşma... Anastasiadis ve Netanyahu Türkiye’nin Tehditlerine Rağmen İlerlemeye Hazır... Ankara: Markaj Kurallarının Uygulanması Emri” başlığıyla manşete çekti.

İsrail ile Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının güvenliğiyle ilgili bir anlaşma yapmanın Rum Yönetimi açısından büyük öneme sahip olduğuna vurgu yapan gazete, Rum Yönetimi’nin, “böyle bir anlaşmanın Türkiye’nin bölge ile ilgili emelleri açısından caydırıcı olması” beklentisinde olduğunu yazdı.

Gazete Güney Kıbrıs ile İsrail arasında yapılacak yeni anlaşmada Yunanistan’ın da rolü olacağına, sonraki aşamada bu üç ülkenin (Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail) Kahire’dekine benzer ortak bir deklarasyona gitmelerinin de muhtemel olduğuna işaret etti.

Haberini “Enerji Kaynakları Güvence Altına Alınıyor... Lefkoşa Kahire’den Sonra İsrail İle Yeni Önemli Anlaşmaya İlerliyor” başlığıyla iç sayfasında detaylandıran gazete, Rum Yönetimi’nin gerek Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyet ve uyarılarına gerekse üçüncü taraflarca yapılması muhtemel müdahalelere karşı emniyet supabı olsun diye enerji eksenli iki paralel ittifak oluşturmaya çalıştığını yazdı.

Gazete bu gelişmelerin, özellikle Türkiye’nin yeni uyarıları ve Doğu Akdeniz’de markaj kurallarını devreye sokmasından sonra Rum Yönetimi için çok önemli olduğuna vurgu yaptığı haberinde özetle şunları aktardı:

“Lefkoşa ve Kahire artık aralarındaki ilişkinin sonraki aşaması için çalışıyor. Kıbrıs ve Mısır Enerji bakanlarının 23 ve 24 Kasım’da Lefkoşa’da yapacağı görüşme belirleyici öneme sahip. Bu, her iki ülke için de önemli olan doğal gazın satışı meselesinin ve bakanlıkları arasındaki işbirliğinin belirli yönlerinin masaya yatırılacağı bir görüşme olacak.

Enerji kaynakları keşfedilmesi Mısır açısından -ülkenin karşı karşıya bulunduğu sorunlar da dikkate alındığında- çok önemlidir. Ticari işbirliğinin ileri götürülmesi ve Kıbrıs’ın Mısır’a doğal gaz satması Birleşik Devletler’in de desteğini alan bir meseledir. Washington Mısır’daki El Sisi hükümetini güçlendirecek her hareketin, bölgedeki istikrar açısından olumlu işleyeceğini düşünüyor.

Enerji ekseninde Kıbrıs’ın İsrail’le işbirliği de güvenlik meselelerine ağırlık verilerek ilerliyor. Edindiğimiz bilgilere göre 2 Aralık’taki Anastasiadis–Netanyahu görüşmesi sırasında enerji güvenliği konuları üzerinde durulacak. Bu, Türk tehditleri de dikkate alındığında Lefkoşa açısından çok önemli bir konudur. Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis dün, bu kez Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail arasında yapılacak yeni bir üçlü görüşmenin hazırlıklarının yapılmakta olduğunu açıkladı.

“YUNANİSTAN’I BÖLGEDEKİ EN ÖNEMLİ AKTÖR HALİNE GETİRECEK”

Bu işbirlikleri dokusunda Yunanistan’ın da oynayacağı rol var. Diplomatik bilgilere göre Yunanistan’ın rolü çok yükseltilmiş olacak ve kendisini bölgedeki en önemli aktör haline getirecek. Kahire deklarasyonunun önümüzdeki günlerde Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır münhasır ekonomik bölgelerinin sınırlarının belirlenmesi açısından nasıl yönetileceği Atina için büyük öneme sahiptir. Aynı çevreler Kahire deklarasyonuna ilgili ifadenin eklenmesini Atina’nın istediğini, bunun da Atina’nın bu konuyu ileri götürmedeki kararlılığını vurguladığını söylediler.

Bu gelişmelerin Lefkoşa açısından başka bir önemi daha var çünkü doğal gaz konusunun Kıbrıs müzakere masasına götürülmesi maksadıyla yapılan hareketlerle ilgili konumunu güçlendiriyor. Lefkoşa sürekli olarak, Barbaros’un Kıbrıs münhasır ekonomik bölgesinden çekilmesine karşılık enerji planlarını askıya almayı tartışma konusu yapmayacağını belirtiyor.”

“TÜRKİYE’YE MESAJDIR”

Alithia “İsrail’le De Üçlü Zirveye Hazırlanılıyor” başlığıyla birinci sayfasından aktardığı haberinde Rum Sözcü Nikos Hristodulidis’in, Kahire’deki zirvenin başarıyla tamamlanmasının ardından Güney Kıbrıs,  Yunanistan ve İsrail arasında Kahire’dekine benzer bir zirve için hazırlık yapıldığı açıklamasını ve Anastasiadis’in Tel Aviv ziyaretinin de 2 Aralık’ta gerçekleşeceği teyidini aktardı.

Habere göre Hristodulidis, Rum Yönetimi eski başkanlarından Glafkos Klerides’in birinci ölüm yıldönümü nedeniyle dün düzenlenen törenin ardından “Kahire deklarasyonunun Türkiye’yi rahatsız etmiş göründüğü” yorumunu yapan bir gazetecinin, Rum Yönetiminin Türkiye’ye mesaj mı gönderdiği sorusuna karşılık Kahire zirvesinin ve deklarasyonunun hiçbir ülke aleyhine olmadığını iddia ederek başladığı sözlerine şöyle devam etti:

“Bölge ülkeleri uluslararası hukuk, bölgedeki ortak hedef ve istekleri ve ortak sorunları temelinde işbirliği yapıyor. Bu, bölgedeki sorunların çözümü için tek yol ve Türkiye’ye mesajdır. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarının ihlali başladığında Türkiye’nin faaliyetlerinin yalnız Kıbrıs Cumhuriyeti’ni rahatsız etmediğini, komşu devletleri de rahatsız ettiğini söylemiştik. Kıbrıs’ın komşu devletlerle deniz sınırları vardır, dolayısıyla Türkiye’nin faaliyetleri her an komşu devletlere de sorun yaratabilir. Dünkü deklarasyonda Türkiye’ye faaliyetlerine son verme çağrısı yapılan ifade bu çerçevede yer aldı.”

Simerini haberine “İsrail’le Üçlü Zirve Yolu Açılıyor... Yeni İşbirliği ‘Üçgeni’ İçin Çalışmalar Devam Ediyor” başlığını attı ve Rum Sözcü’nün ilgili açıklamasına yer verdi.