Rum gazeteleri bugünkü haberlerinde, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile onun hemen öncesinde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Güney Kıbrıs’a gerçekleştirdikleri ziyaretlere ve bu ziyaretlerin arkalarında bıraktıkları mesajlara yer verdiler.

Alithia gazetesi “Kıbrıs Sorununda Bir Şeyler Değişiyor” başlıklı haberinde, süper güçlerin Kıbrıs sorununa olan büyük ilgileri ve sürece müdahil olmalarının, Kıbrıs sorunu çözüm çabalarında bir dinamik meydana getirmekte olduğunu yazdı.

“Kıbrıs halkının” ise, süper güçler tarafından gösterilen büyük ilgiyle alakalı olarak, Kıbrıs sorununda meydana gelen gelişmeleri büyük bir ilgiyle izlediklerini yazan gazete; Rusya, ABD, İngiltere, Almanya ve Çin’in de aralarında bulunduğu BM Güvenlik Konseyi ülkelerinin sürece müdahil olmalarının, bu ilgiyi daha da artırdığı yorumunda bulundu.

Rusya, ABD, İngiltere ve Almanya Dışişleri Bakanlarının gerçekleştirdikleri ziyaretlerle, ilk kez böyle bir hareketlilik gözlemlenmekte olduğunu yazan gazete, Çin Dışişleri Bakanının ziyaretinin de bunları izleyeceğini anımsattı.

Gazete, özellikle Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin ziyaretlerinin büyük önem kazanmakta olduğunu çünkü yaptıkları açıklamalarla Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümüne yönelik iyimserlik mesajı gönderdiklerini ve iki toplumun özellikle garantiler konusunda sahip olduğu endişe ve çekinceleri kısmen dağıttıklarını belirtti.

İki yetkilinin çözümün güvenceye alınmasına dair açıklamalarına özel önem atfedilebileceğini kaydeden gazete, Lavrov’un, ülkesi Rusya’nın çözümün garantörü olacağını söylediğini, Kerry’nin ise çözümün içeriğinin belirsizlikler içermemesi gerektiği konusunda Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le hemfikir olduğunu anımsattı.

Özellikle Kerry’nin ifadelerinin, üst düzey bir Amerikan yetkilisinden ilk kez duyulduğunu da kaydeden gazete, garantiler ve çözümün finansmanıyla ilgili yapılan açıklamalara da vurgu yaptı.

Kathimerini gazetesi ise “John Kerry’nin Valizlerinde Mesajlar ve Öğütler” başlıklı haberinde, Kerry’nin aynı zamanda İngiltere ve Almanya Dışişleri Bakanlarının Kıbrıs ziyaretlerinin, uluslar arası toplum ile bunun güçlü mensuplarının Kıbrıs sorununa artan ilgisini göstermeyi hedeflediğini yazdı.

Bu ziyaretlerin, BM Genel Sekreteri Ban ve BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin “önerisiyle gerçekleştiğini” ileri süren gazete, Ban ile Eide’nin, “garantör güçleri ve BM Güvenlik Konseyinin 5 daimi üyesini sürece müdahil etmeye acele ettiklerini” kaydetti.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un ziyaretinin de bunlarla aynı kategoriye konulabileceğini kaydeden gazete, öte yandan Kerry’nin Güney Kıbrıs’ta gerçekleştirdiği bütün temasların ortak özelliğinin “çok konuşup yorum yapmadan, sadece dinlediği şeklinde olduğu” yorumunda bulundu.

Gazete “Lefkoşa’daki bir hükümet kaynağına” da dayanarak, Kerry’nin bütün görüşmelerinde vermek istediği mesajın, ABD ve kişisel olarak da kendisinin, BM Genel Sekreteri ve Özel Danışmanı Eide himayesinde gerçekleştirilen müzakereleri desteklediği şeklinde olduğunu aktardı.

Gazeteye göre bahse konu kaynak gazeteye “Kerry’nin kendilerine Kıbrıs’a yaptığı ziyaretin Amerikan hükümetinin ilgisinin bir kanıtı olduğunu ve yardımcı olabileceklerini teyit ettiğini söylediğini” aktardı.

Gazeteye göre, Anastasiadis-Akıncı ve Buttenheim-Eide ile gerçekleştirilen akşam yemeğini ise “iyi bir ortamda gerçekleştirilen fikir teatisi” olarak tarif eden “aynı kaynak”, Kerry’nin, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın geçmişte yaptığı gibi, bu görüşmede elle tutulur bir şey başarmaya çalışmadığını belirtti.

“ANKARA’DAN MESAJ VE ÇOK TARAFLI KONFERANS” İDDİALARI

“Amerikalıların son zamanlarda ortaya koydukları ve Türkiye’nin kendilerine Kıbrıs sorunuyla ilgilendiğini teyit ettiğine dair görüşün” Kerry-Anastasiadis görüşmesinde de yinelendiğini ve bunun bazı basın-yayın organları tarafından Kerry’nin Anastasiadis’e Ankara’dan mesaj ilettiği şeklinde yorumlandığını yazan gazete, ancak bunun Rum hükümeti tarafından yalanlandığını kaydetti.

Rum tarafına baskı yapılması için bir temel teşkil edebilecek olmasından ötürü, özellikle dikkat edilmesi gereken ikinci noktanın ise, Kerry’nin Kıbrıs sorununun çözümünün yakın olduğunu söylemesi olduğunu aktaran gazete, bunun rahat bir şekilde “anlaşmanın eşiğinde olduğumuz şeklinde yorumlanabileceğini” iddia etti.

Bu değerlendirmenin, BM Genel Sekreterinin UNFICYP’le ilgili raporunda ve UNFICYP’in görev süresinin yenilenmesiyle ilgili kararda yer alması durumunda, bunun çok taraflı bir konferansa davet teşkil edeceğini iddia eden gazete, Ankara ile Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bunu hali hazırda istemeye başladıklarını ve bunun zamanı konusunda da önümüzdeki Mayıs ayından söz etmekte olduklarını iddialarına ekledi.

“KERRY ATİNA’DAN NE İSTEDİ?”

Gazete bu ara başlıkla yer verdiği haberinde ise, “aynı kaynaklara” dayanarak, Kerry’nin Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanından, Atina’nın Kıbrıs sorunu çözüm çabalarına aktif katkısını istediğini, öte yandan üçlü görüşmeler gerçekleştirilmesi (Yunanistan-Güney Kıbrıs-Mısır/ Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail) politikasından ise övgüyle bahsettiğini aktardı.

Gazete “deneyimli bir diplomatik kaynağa dayanarak”, ABD’nin üçlü görüşmelere olan büyük ilgisinin, Washington’un bu üçlü işbirlikleriyle, geniş bölgede yeni bir düzen inşa edilebileceği şeklindeki değerlendirmesinden kaynaklandığına dikkati çekti.

“LEFKOŞA’NIN GÜVENLİKLE İLGİLİ ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞI FORMÜL LAVROV VE KERRY’NİN ÖNÜNDE”

Gazete yukarıdaki başlıkla yayımladığı başka bir haberinde ise, “diplomatikten kaynaklardan edindiği bilgilere dayanarak”, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in gerek Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, gerek ABD Dışişleri Bakanı Kerry ile yaptığı görüşmelerde, Rum kesiminin, Kıbrıs sorununun olası çözümü durumunda ortaya çıkacak olan yeni düzenin güvenlik sistemiyle ilgili olarak Atina ile de istişare içerisinde üzerinde çalıştığı formülü, kendilerine ayrıntılı olarak anlattığını ileri sürdü.

Formül henüz tamamlanmamış olsa da, temel unsurlarında BM Güvenlik Konseyi ve AB’den faydalandığını yazan gazete, üzerinde çalışılmakta olan formülün belirsiz kalan unsurlarından birinin, geçiş döneminde başka bir güvenlik sistemi ve bunu izleyen dönemde de başka bir güvenlik sistemi mi önerileceği olduğuna işaret etti.

Gazete, “yetkili kaynaklara dayanarak”, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un Rum yetkililerle görüşmelerinde Rusya için Kıbrıs’taki garantiler sisteminin devamı konusunun söz konusu olmadığı hususunda net olduğunu, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin ise dinleyici rolü ile sınırlı kaldığını ve Anastasiadis’in ortaya koyduğu fikirler hakkında görüş belirtmediğini kaydetti.

Gazete, Kerry’nin güvenlik ve garantiler konusu ile Kıbrıs sorunuyla ilgili başka meselelerde detaylara girme niyetinde olmamasının, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Kerry ile görüşmesinden sonra, garantiler konusunu görüşmedikleri şeklindeki açıklamasından kaynaklandığını da ekledi.

Gazete “Kıbrıs Sorunu, Güvenlik Formülü ve Doğu Akdeniz… Amerikan-Rus Rekabeti” başlıklı analizinde ise, Lavrov ile Kerry’nin adaya ziyaretlerinin, iki yetkilinin, gelecekteki Kıbrıs devletinin sahip olacağı statüyle ilgili hedeflerine işaret etmekte olduğunu ekledi.

Gazete “Kıbrıslı Türklerin Çözümle İlgili Umutları Güçlendi” başlıklı haberinde ise, TDP Başkanı Cemal Özyiğit’in, TC Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun KKTC ziyareti yanı sıra Lavrov ve Kerry’nin adaya ziyaretlerini değerlendirdiğini yazdı.

Gazeteye göre Özyiğit, Davutoğlu, Kerry ve Lavrov’un ziyaretlerinin, Kıbrıslı Türklerin çözümle ilgili umutlarını canlandırdığını ifade etti.

Mahi ise “Lavrov’un Mesajları ve Kerry’nin Dengeleri” başlıklı haberinde, Lavrov’un, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin aksine, Güney Kıbrıs ziyaretinde net bir tavır takındığını yazdı.

Gazete, yorum haberinde, bu ziyaretlerin umulmadık bir şey olmadan; ancak taban tabana zıt mesajlarla tamamlandığını kaydetti.

Kerry’nin dengeleri muhafaza ettiğini, Lavrov’un ise güçlü mesajlar verdiğini ileri süren gazete, Lavrov’un gönderdiği net mesajların belki de en esaslı olanının “kabul edilemez garantiler sisteminin devam etmemesi şeklinde olduğunu” iddialarına ekledi.