Haberi; “Kıbrıs Türk Yönetimi Altında Dahi Geri Dönmekle Yükümlüyüz” başlıklarıyla yayımlayan Alithia gazetesine göre Kariolu, “göreve bağlılığa inandığını dile getirerek, atalarının topraklarını sözlerle değil pratikteki eylemlerle talep edebilmeleri için, geri dönmekle yükümlü olduklarını” söyledi.

Müzakereler her başladığında, daha iyi koşullara ilişkin beklentiler meydana gelmesinin mantıklı olduğunu dile getiren Kariolu, bu şartların, geri dönüş stratejilerini daha hızlı tempoda uygulamalarına izin verebileceğini ifade etti.

Beklentiler meydana getiren şeyin, bu kez yalnızca müzakerelerin başlaması değil, “Akıncı fenomeni” olduğunu da dile getiren Kariolu, doğal olarak, iyi veya kötü beklentilerin hedeflerini değiştirmemesi gerektiğini; hedeflerinin de geri dönüş, sözde “işgalden kurtulma” ve vatanın yeniden birleşmesi olduğunu vurguladı.

Her zaman beklentilere/umutlara sahip olduklarını da ifade eden Kariolu, en büyük soru işaretinin, Türkiye ve en nihayetinde Türkiye’nin takınacağı tutum olduğunu, çünkü “etin de bıçağın da Türkiye’nin elinde olduğunu” söyledi.

Gazeteye göre Kariolu, sahip oldukları beklentilerin, önemli ölçüde, kendilerinin de geri dönüş gidişatında ne yaptıklarına bağlı olduğunu savundu.

“Türkiye’nin Kıbrıs’ı ve işgal altındaki bölgeleri istediğini ve herhangi bir Rum unsuru istemediğini bildiklerini” de iddia eden Kariolu, ülkelerini seviyorlarsa geri dönmenin görevleri olduğunu yineledi.