Rum Yönetimi’nin enerji projelerini aniden ve sessiz sedasız değiştiği, artık sondajlara son verip jeolojik araştırmalar mantığını izleyeceği, şu anda önceliğinin müzakerelerin yeniden başlaması olduğu iddia edildi.

Bunun “çok gizli bilgi” olduğunu vurgulayarak, Rum Yönetimi’nin “müzakerelerde siyasi menfaat hedefiyle büyük bir oyun oynamakta olduğunu” yazan Simerini haberi birinci sayfasından “Enerji Projelerinde Ani Değişiklik... Sondajlar Siyasi Maksatlarla Duruyor” başlığıyla aktardı.

Rum Yönetimi’nin, Fransız Total şirketi ile başlayacağı bu yeni uygulamasına ENI-KoGas’la devam edeceği kaydedilen haber “Sondaj Yerine Araştırma” başlığıyla iç sayfada şu şekilde detaylandırıldı:

“Hükümet ve partiler dikkatlerini Total’in MEB’de kalmasına –ki bu kesin görünüyor- odaklanmışken perde gerisinde ve Siyasi Parti Başkanları Konseyi’nde yapılan açıklamalardan, Lefkoşa’nın enerji projelerinde muhtemel ‘sessiz sedasız’ bir değişiklik ortaya çıkıyor.

Değerlendirmelere değil verilere dayanan proje, ruhsat sahibi şirketlerin anlaşma sondaj projesini uygulaması yerine artık jeolojik-jeofizik araştırmalar mantığına yöneliyor görünüyor.

Bunun çok gizli bilgi olduğu açıktır. Ancak gazetemiz, Kıbrıs’ın, Total’e, araştırma sondajı yapma yükümlülüğünü yerine getirmek yerine sismolojik araştırma hakkını genişletme olanağı tanıdığını, daha sonra ENI-KoGas’ın da bu olanaktan yararlanacağını bilebilecek durumdadır.

ŞİRKETLERİN ARAŞTIRMA SONDAJI YÜKÜMLÜLÜKLERİ KALDIRILIYOR

Siyasi Parti Başkanları Konseyi’nde açıkladığı üzere Başkan Anastasiadis Davos’ta ENI şirketi CEO’su Claudio Descalzi ile görüşmesi sırasında masaya, Amathusa yatağında istenen sonuç elde edilemezse İtalyan şirketine eşit muamele olasılığını koydu. Yani, imzaladığı sözleşme uyarınca yapmakla yükümlü olduğu üçüncü araştırma sondajını yapmama ve aynı zamanda jeolojik-jeofizik araştırma hakkını genişletme hakkı tanınacak.

Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis Siyasi Parti Başkanları Konseyi’nde siyasi liderliğe, Noble Energy’nin bile, halen Adonis adında muhtemel bir yatak saptanmasına (ve büyük önemi olmasına karşın) 12’nci parselde üçüncü araştırma sondajını yapmayacağını söyledi. Gazetemizin edindiği bilgilere göre ortaya konulan gerekçe, yatağın küçük ve hatta ticari açıdan değerlendirilebilir olmadığı, 100 milyon Euro’luk sondaj masrafının Amerikalılara kalacağı ve onların da bu masrafı Afrodit yatağının değerlendirilmesinden edinilecek gelirden çıkaracağı idi.

Bu analiz örgüsünde, -Başsavcılığın da oluru ile sözleşmesinde yapılacak değişiklikle- TOTAL’in MEB’de kalmasının, zaman içerisinde yeni sismolojik araştırmalar yapılmasıyla alakalı olduğu dikkate alınmalıdır. Bazı sorular yönelten siyasi parti başkanlarının vardığı nokta, öncelikle belirli bir takvim konulup konulmayacağıdır.

Şirketlerin, Türk Navtex’inin yürürlükte olduğu şu anda yeni araştırmalar yapmaması halinde, Fransız şirketinin aktif olarak Kıbrıs’ta kalması maksadıyla, anlaşma konularında ‘indirimler’ sağlanması için atıfta bulunulan siyasi gerekçelerin geçerliliği kalmayacak.

Siyasi Parti Başkanları Konseyi’nden perde gerisindeki projelerle ilgili şu önemli bilgi ve kuşkular ortaya çıkıyor:

-Total şirketi ruhsat sahibi olduğu parselde sondaj kuyusu açmayacak, 11 numaralı parseldeki sondaj muhtemelen yeni araştırmaların sonrasına kalacak.

-ENI-KoGas, Amathusa’dan tatmin edici sonuçlar çıkmazsa, üçüncü araştırma sondajını yapmayabilecek.

-Noble Energy, mutlak yükümlülüğü olmasına karşın 12’nci parselde ikinci sondajı yapmayacak.

-Türk tepkisi, şirketlerin sismolojik araştırma yaptıkları sırada değil, ENI sondaja başladığında ortaya çıkıp yoğunlaştı.

Bu verilerden de cevaplandırılması gereken şu sorular ortaya çıkıyor:

-Enerji programı dondurulmadan, sondajların yapılmaması, sismolojik araştırmaların devam edeceği ve müzakere yolu da açılacağı için Kıbrıs’taki ve yurtdışındaki herkesin işine mi geliyor?

-Şirketler, söz konusu parselleri talep ettiklerinde önlerinde bulunan jeolojik verilerde neler değişti ki şimdi kötümser görünüyorlar?

-Hükümet birçok ülkeye yaptığı, bir yatak saptanmasının bir dizi araştırmadan sonra mümkün olacağı itirafı geçerliliğini koruyorken Kıbrıs neden sondajlarda ısrar etmiyor veya şirketleri meşru ve uzlaşılmış tazminatlarla ilgili yükümlülüklerinden kurtarıyor?

-Şirketlerin karşılaştığı pratik zorluklar yeni bir diplomatik manevra için çıkış yolu mu sunuyor?

ANASTASİADİS MOSKOVA’DA SOMUT ŞEYLER ÖNERECEĞİNİ AÇIKLADI

Siyasi Parti Başkanları Konseyi sırasında da parti başkanlarının daha sonra yaptığı açıklamalarda da siyasi/ticari müttefiklerin ve Kıbrıs’ın egemenlik haklarının güvence altına alınması dokusunun genişletilmesi gereğine işaret edildi. Siyasi parti başkanları söylemleriyle Rusya Federasyonu’nu işaret ettiler. Bu konu kapalı kapılar arkasında konuşuldu ve Başkan Anastasiadis, Moskova ziyareti sırasında çok somut şeyler önereceğini açıkladı ancak başka detay vermedi.

Gazetemiz çabalarına karşın Anastasiadis’in sözlerinin, Rusya’nın istediği askeri kolaylıklarla mı yoksa Rusların Kıbrıs’ın enerji alanına dahil olmasıyla mı ilgili olduğunu netleştiremedi. Enerji Bakanı’na göre üçüncü bir ruhsat turuna çıkılması yüksek risk taşıyor. 

Total ile yapılan ve sadece resmi açıklamada kalan anlaşma, Fransız şirketinin 10 numaralı parselden çıkıp 11 numaralı parselde kalmasını gerektiriyor. Yapılacak yeni anlaşma ile şirkete söz konusu parsele (11) bitişik olan diğer parsellerde (7 ve 8 numaralı parseller) 11’inci parselde doğalgaz olup olmadığını zor da olsa gösterecek sismolojik araştırma yapma hakkı verecek. 11’inci parselde doğalgaz olup olmadığı şu ana kadar anlaşılamadı.”

Politis, “Total’e Eratosthenis... Yeni Anlaşmaya Siyasi Partilerden Oybirliği İle ‘Evet’” başlıklı haberinde dün Rum Başkanlık Köşkü’nde yapılan Siyasi Parti Başkanları Konseyi’nde Rum yönetimini ve Total’i 11’inci parsele bağlayan mevcut anlaşmanın revize edilmesi yolunun, katılımcıların oybirliği ile açıldığını yazdı.

Rum Enerji Bakanlığı ile Total arasında birçok temas yapıldığını ve birkaç güne kadar anlaşmanın ilan edilebileceğini yazan gazete edindiği bilgilere dayanarak geriye sadece, paylaşım oranı sözleşmesinin revizyonuyla ilgili son detayların iki tarafın avukatları tarafından görüşülmesi kaldığına işaret etti.

Habere göre dünkü toplantıya katılan Rum Başsavcı Total ile mevcut anlaşmanın Rum mevzuatına uygun şekilde revize edilmesi yöntemleri bulunduğunu açıkladı. Rum Sözcü Nikos Hristodulidis Rum yönetiminin de Total’in de aralarındaki işbirliğini sürdürmeye istekli olduğunu açıkladı.

TOTAL “ERATOSTHENİS”E KADAR YAYILACAK

Gazete yapılacak yeni anlaşma ile Total’in faaliyetlerini, Doğu Akdeniz derinliklerinde doğal zenginlik varlığıyla ilgili çok ve önemli sırlar sakladığı düşünülen, Nil ve Levantin havzaları arasındaki bir çeşit doğal sınır da olan Eratosthenis deniz bölgesine yayacağını vurguladı, özetle şunları yazdı:

“Hükümet tarafından resmen doğrulanmasa da Total’in araştırmalarının 7 ve 8 numaralı parselleri kapsaması bekleniyor. Bu konuda Lakkotripis dün, Köşk’teki toplantıdan sonra, şirket ile yapılabilecek bazı yeni araştırmalar için esasen 11’inci parsel üzerinde yoğunlaştıklarını anlattı.

Sözcü Hristodulidis ise (yeni araştırmalar yapılması muhtemel) 11’inci parselde bazı yeni veriler ortaya çıkıp çıkmadığı sorusuna karşılık, ‘görüşmelerden somut sonuçlar çıkmasını bekleyin, size bilgi verilecek’ dedi. Sözcü’nün bu açıklaması, şirketin araştırmalarının 7 ve 8’inci parsellere yayılacağı bilgilerini güçlendiriyor.

Hükümet kaynağından doğrulatılamayan bilgiler, dünkü toplantıda siyasi partilere, sismik araştırma için Total’e verilecek deniz alanının Türkiye tarafından 6 Ocak’ta ilan edilen ikinci Navtex çerçevesinde Barbaros’un araştırmak istediği bölgelere denk geldiği yolundadır. Kıbrıs Cumhuriyeti ile Total arasındaki revize anlaşmada Total’in 11’inci parselde sondaj yapmak için verdiği yaklaşık 8 milyon Euro’luk teminata el konulmaması bekleniyor. 10 numaralı parsel için verdiği teminat ise devlet kasasında kalacak.

Dünkü toplantıda siyasi parti başkanlarına, Total’le yeni anlaşmanın, iki taraf arasındaki mevcut anlaşmanın öngördüğü süreyi (Şubat 2016’ya kadar) kapsayacağı, Total’in istemesi halinde anlaşmanın iki yıl daha uzatılabileceği söylendi.  Anlaşmaya, yapılacak bütün araştırmaların sonuçlarının Kıbrıs hükümetine teslim edilmesi şartı da eklenecek. Bu veriler, MEB’de üçüncü bir araştırma ve sondaj ruhsatı turuna çıkılması halinde ilgilenen şirketlere verilecek.”

Fileleftheros haberi “Total Hükümetle Partileri Birleştirmeyi Başardı... Enerji Bakanlığına Anlaşma Yapması İçin Yeşil Işık... Araştırmaların ‘Eratposthenis’ Sınırına Yayılması İçin Anlaşmada Değişiklik” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Gazete Rum yönetimi ile Total’in, ikinci tur ruhsat ihalesi sırasında Rum yönetiminin, 9 numaralı parseli verme kararından cayması nedeniyle Total’e “karşılık” olarak verdiği 10 numaralı parsel konusunun, sondaj yapılmadan kapandığı konusunda hemfikir olduğunu yazdı.

SİYASİ PARTİLER

Habere göre Anastasiadis dünkü toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, Fransız Total şirketi ile ortaya çıkan meseleyle ilgili icraatlar konusunda siyasi partiler ile anlaştıklarını belirtti.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu da toplantı sonrasında “siyasi nedenlerle, Total’in Kıbrıs’ta kalıp çalışmalarına devam etmeye ikna edilmesi için hukuki yöntemler bulunmaya çalışılması şarttır” dedi.

DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, doğal gazla ilgili siyasi gelişmelerden dolayı hidrokarbon şirketleri tarafından ortaya konulan kaygılarla ilgili somut verilerin ve hükümet kanadının icraatlarının masaya yatırıldığını ve Total’in kalmasından yana tavır alındığını söyledi.

EDEK Başkan Vekili Marinos Sizopulos da Papadopulos’la aynı frekanstaki açıklamasında “siyasi nedenlerden dolayı Total ile işbirliğinin devamı için eldeki bütün olanakların kullanılması gerektiğine” işaret etti.

Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas ise enerji konusunda verimli bir toplantı olduğunu ancak ülkeye zarar verebileceğinden, bu konuda aleni açıklama yapılmaması gerektiğini söyledi.

Alithia haberi “Hükümet Total’in Kalması Konusunda İyimser... Başsavcı, İşbirliğinin Devam Etmesi İçin Fransız Petrol Şirketiyle Anlaşmanın Uzlaşılarak Revize Edilmesi İçin Hukuki Yöntemler Var Olduğunu Söyledi” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Haravgi “Jeopolitik Nedenler Total’in Kalmasını Şart Koşuyor... Jeokimyasal Araştırmalar İçin 11’inci Parselde Kalacak” başlığını kullandı.