AKEL partisinin, Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi’nden” doğal gaz taşınması amacıyla boru hattı inşa edilmesi için, Türkiye’yle görüşmelerin başlamasını desteklemeye hazır olduğu şeklindeki açıklamasının, bazı Rum siyasi partileri arasında bir takım anlaşmazlıklara neden olduğu ifade edildi.

Dayanışma Hareketi ile Ekologlar’ın, Kiprianu’nun, Güney Kıbrıs’ta görev yapan büyükelçileri bilgilendirmesi sırasında dile getirdiği bu görüşlere tepki gösterdiğini yazan Fileleftheros gazetesi, Dayanışma Hareketi’nin Kiprianu’yu yine “Türkiye’nin uzlaşmaz tezlerinden geri çekilip, Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olacağı hatasına düşmekle” suçladığını iletti.

Kiprianu’nun çözümle ilgili mücadelesini anladıklarını ifade eden Dayanışma Hareketi, ancak gerçekçiliğin başka bir şey, yanılsamanın ise başka bir şey olduğunu belirtti.

Dayanışma Hareketi devamla yaşayabilir ve demokratik çözümün başka şey, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin” dağılması ve bunun yerine eşit statüye sahip iki devletin konulmasının ise başka şey olduğunu ekledi.

Kiprianu’nun açıklamalarını garip olarak niteleyen ve bunların “Çok açık bir şekilde Türk tezlerini benimsediğini” iddia eden Ekologlar ise, Kiprianu’nun açıklamalarının “Türk uzlaşmazlığının değirmenine su söktüğünü” öne sürdü.

Ekologlar “bu tutumun, dolaylı olarak, müzakereler için enerji programının ertelenmesini önkoşul olarak ortaya koyan Türkiye ile Kıbrıs Türk yönetiminin sorumluluklarını ortadan kaldırdığı” iddialarına ekledi.

AKEL’DEN YANIT

Gazeteye göre AKEL partisi ise Dayanışma Hareketi ile Ekologlar’a yanıtında, yanılsamalar meydana getirdiği konusunda suçlanmasının, meydan okuma teşkil ettiğini belirtti.

Dayanışma Hareketi ile Ekologlar’ı, “Kıbrıs sorununda savundukları tezlerle tek yaptıkları şeyin, Türk politikasının değirmenine su dökmek olduğu” açıklaması konusunda eleştiren AKEL ise, doğal gaz ve boru hattı konusundaki tezlerinin ise net olduğunu yineledi.

Kıbrıs sorununun çözümü olmadan, Türkiye’nin doğal gazın değerlendirilmesi için Güney Kıbrıs’la herhangi bir işbirliği ummasının mümkün olmadığını iddia eden AKEL, öte yandan Kıbrıs sorununun çözümünün ise “Kıbrıs Cumhuriyeti’ne” doğal gazdan istifade edilmesi için daha çok olanak, perspektif ve seçenek sunacağını savundu.

AKEL, Türkiye üzerinden boru hattının, yalnızca çözümden sonra ele alabilecekleri bu seçeneklerden biri olduğunu sözlerine ekledi.