Avrupa Komisyonu’nun Euro ve Sosyal Diyalogdan Sorumlu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis, başarılı bir yeninden birleşmeye hazırlık için Kıbrıs’a yardımlarda bulunmaya hazır olduğunu söylerken, Rum Maliye Bakanı Haris Yeorgiadis, sadece çözümün olası maliyetiyle ilgilenerek, çözümsüzlüğün maliyetini görmezden gelmenin hata olduğunu belirtti; yeniden birleşmeyle ekonomi alanında oluşacağına inandığı fırsatlara işaret etti.

Fileleftheros gazetesi 3-5 Mart tarihleri arasında Kıbrıs’ta temaslarda bulunacak olan Dombrovskis’in, Kıbrıs sorunu, çözümün ekonomik boyutu ve Güney Kıbrıs ekonomisiyle ilgili konularda (gazeteye) yaptığı açıklamalara yer verdi.

Habere göre Dombrovskis, Avrupa Komisyonu’nun, başarılı bir yeniden birleşmeye, bilhassa AB normlarının tüm adada uygulanmasına hazırlanılması için Kıbrıs’a yardım etme taahhüdünde bulunduğunu vurguladı.

Bu çerçevede Avrupa Komisyonu’nun öncelikli alanlarda teknik yardımlarla Kıbrıs’ı desteklemeye hazır olduğunu ifade eden Dombrovskis, bu tür yardımların yönetiminin Komisyon’un Reform Destek Hizmetleri Genel Sekretaryası’na (SRSS) devredildiğini hatırlattı.

Bir çözümün ekonomik, finansal ve mali parametrelerini incelemeye başladıklarını söyleyen Dombrovskis, sağlam ekonomik yönetim, finansal istikrar ve mali sürdürülebilirliğin, sürecin başarılı bir şekilde tamamlanması için gerekli unsurlar olduğu; uygun kurumsal ve örgütsel yapıların en baştan yeni olgular durumuna dahil olması gerektiği üzerinde durdu.

Dombrovskis, bu erken aşamada yeniden birleşmenin ekonomi için yeni ufuklar açacağının ve kalkınma için büyük olacaklar sağlayacağının görülebileceğini anlattı. 

AB normlarına uyum çerçevesinde Kıbrıs Türk oluşturucu devletin yapılarının modernizasyonunu ve yükseltilmesinin ne kadar zaman alacağının sorulması üzerine ise Dombrovskis, bu konuda varsayımlarda bulunamayacağını söyleyerek, önemli olanın, çözümün ilk gününden itibaren mümkün olduğunca çok unsurun yerine oturması için AB mevzuatının tüm adada uygulanmasına hazırlık yönünde ciddiyetle ilerlenilmesi olduğunu belirtti.

“Komisyon süreci aktif olarak destekliyor” diyen Dombrovskis, bu çerçevede ve her iki tarafın da talebi üzerine, çözüm süreciyle ilgili faaliyetlerini yoğunlaştırmaya karar verdiklerini ifade etti.

Dombrovskis, bu faaliyetlerin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve kendisinin gözetimi altında olduğunu da sözlerine ekledi.

Güney Kıbrıs ekonomisinden de bahseden Dombrovskis, Güney Kıbrıs’ın içerisine girdiği ekonomik krizin ardından uyguladığı program çerçevesinde son para dilimini, Rum Telekomünikasyon İdaresi’yle (Cyta) ilgili özelleştirme yasasının geçmesi durumunda alabileceğini söyledi.

YEORGİADİS: “SADECE ÇÖZÜMÜN MALİYETİYLE İLGİLENMEK HATA”

Simerini gazetesine konuşan Rum Maliye Bakanı Haris Yeorgiadis de, Kıbrıs sorununun ekonomik boyutu ve çözüm durumunda oluşacak fırsatlarla ilgili konulardan söz etti.

Habere göre çözümün bir başka kemer sıkma dönemi ve bir başka memorandum getireceği yönünde hakim olan bir görüşe ve Kıbrıs Türk devletçiğinin işleyişini Kıbrıs Rum devletçiğinin yükleneceği yönündeki korkuya işaret edilmesi üzerine Yeorgiadis, “Böyle bir görüşün hakim olduğuna emin değilim” diyerek, kendi kanaatine göre, yeniden birleşmenin yeni fırsatlar, yeni yatırımlar, yeni çalışma imkanları sağlayacağı yönünde bir değerlendirmenin ve beklentinin olduğunu belirtti.

Sadece çözümün olası maliyetiyle ilgilenmenin ve çözümsüzlüğün maliyetini görmezden gelmenin hata olduğunu vurgulayan Yeorgiadis, sözlerinin bir başka kısmında, AB normlarının toprakların tamamında uygulanacağı, “Türk işgalinden” kurtulmuş yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ın gelişeceğinden söz ederek, yerel düzey dışında, bölgesel düzeyde de fırsatlar oluşacağını belirtti.

Bunun hem Kıbrıslı Türkler, hem de Kıbrıslı Rumları ilgilendirdiğini söyleyen Yeorgiadis, “Kıbrıslı Türklerin AB’ye katılımlarıyla sunulacak imkanlardan yararlanacağını, Kıbrıslı Rumlar açısındansa devasa Türk pazarının açılmasıyla turizm, denizcilik ve diğer alanlarda yeni perspektifler oluşacağını” ifade etti.

Habere göre çözümün ertesi günü ekonomi konularında karşı karşıya kalınacak küçük-büyük meselelerin yönetimine hazırlık için bir şeylerin yapılıp yapılmadığının sorulması üzerine ise Yeorgiadis, kuşkusuz, düzenlenmesi gereken büyük hacimli konuların olduğunu belirtti.

Vatanın yeninden birleşmesinin, beraberinde ekonominin birleşmesini, AB normlarının etkili bir şekilde uygulanmasını, yatırım ve ekonomik faaliyetleri kolaylaştıracak bir çerçevenin oluşturulmasını da getireceğine işaret eden Yeorgiadis, şu anda teknokratik düzeyde temasların yapıldığını ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası gibi Avrupa ve uluslararası kurumlarca durumun resmini çıkarma sürecinin başladığını belirtti.