Ne yazık ki doğru değil… Özellikle bazı risk faktörleri, erkeklerin üretkenliği olumsuz yönde etkileyebiliyor ve baba olmanın da bir yaş sınırı olabiliyor. Erkeklerin baba olmasını engelleyebilecek faktörlerin başında ise stres, sigara / alkol kullanımı ve çevresel iş faktörleri geliyor. Sıcak ortamlarda çalışma, kimyasallarla çalışma veya radyasyona maruz kalma gibi durumlar da zaman içinde spermlerin gerek sayısının gerekse morfolojisini bozabiliyor. Hatta spermin DNA yapısında da yaşla birlikte bozulmalar gelişiyor.

“Sağlıklı bir yaşam sürmemiş erkek yaşla birlikte spermlerinde bu olumsuz etkiyi daha fazla görecektir” diyen Erkek Üreme Sağlığı Uzmanı Yard. Doç. Dr. Tansel Kaplancan, bu etkinin ileri yaşta sağlıklı çocuk sahibi olma ihtimalini düşürdüğünü söyledi. Dr. Kaplancan, “Örneğin son yıllarda tüm toplumların en önemli sorun haline gelen obezite de erkek üreme sağlığını olumsuz yönde etkileyen unsurların başında yer almaktadır” dedi.

Erkeğin kas oranının yağ oranından fazla olması gerektiğine vurgu yapan Kaplancan “Yağ oranı ve vücut yağ kitlesi ne kadar artarsa erkekte bunun bir takım yan etkileri ortaya çıkmaktadır. Östrojen tutulumuna bağlı olarak sperm parametreleri negatif yönde etkilenmekte ve vücutta östrojen ve testosteron oranının bozulmasına neden olmaktadır. Ve bu yolla da sperm üretimi ve kalitesinin bozulduğu görülmektedir” diye ekledi.

Baba olmanın yaş sınırı olmasa da zamanla sperm kalitesinde çok ciddi azalmalar gözlemlendiğine vurgu yapan Dr. Kaplancan, “Genellikle 65 yaştan sonra daha fazla ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla baba olmanın yaşı olmasa bile zaman içinde bu faktörlerdeki değişiklik özellikle 35 yaşın sonrasında çocuk olmasına engel bir durum haline gelebilir” diyerek sözlerini noktaladı.

Kaynak: NTV