Sağlık Bakanlığı, doğumundan sonra bebeklerin mümkünse ilk 1 saat içinde annesinin sütü ile beslenmeye başlaması gerektiğini, yaşamının ilk 6 ayını, su dahil başka hiç bir sıvı ya da katı gıda olmaksızın tek başına annesinin sütü ile geçirmesi gerektiğini vurguladı.

Sağlık Bakanlığı, 1-7 Ekim Dünya Emzirme Haftası nedeniyle yayımladığı mesajda bebeklerin, 24 ayın sonuna kadar da ek gıdalarla beraber annesinin sütünü almaya devam etmesi gerektiğine dikkat çekti.

Bebeklerin,  yaşamlarının ilk iki yılında anne sütü ile beslenmelerinin anne-çocuk sağlığı açısından önemine işaret edilen mesajda, şu ifadelere yer verildi:

“Dünyada 120 ülkede ve bizde de kutlanmakta olan 1-7 Ekim Dünya   Emzirme Haftasının amacı, anne sütü ile beslenmenin önemine yönelik farkındalığı arttırmaktır. Her annenin kendi bebeğine özel ve uygun olarak ürettiği anne sütü, yaşamın ilk 6 ayında bebeklerin ihtiyacı olan tüm besin maddelerini ve sıvıları içermektedir. Formül sütler (mama) 0-6 ay boyunca   birinci  günden 180.  güne kadar aynı içeriğe sahiptir. Sadece miktarları değiştirilebilir. Oysa anne sütü bebeğin değişen protein, karbonhidrat, yağ, vitamin-mineral ve sıvı ihtiyacına göre günden güne, aydan aya kendisini değiştirebilmektedir. Bu başka hiç bir gıdada olamayan eşsiz bir özelliktir.”

ANNE SÜTÜ, BEBEĞİ PEK ÇOK HASTALIKTAN KORUYOR…

Anne sütünün, bebeği mide-bağırsak ve solunum sistemi hastalıkları başta olmak üzere pek çok hastalıktan korumakta ve ideal büyüme-gelişmeyi sağladığı vurgulanan mesajda, sindirimi kolay bir besin olduğu için de ebeveynlerin hayatını kabusa çeviren gaz sancılarının da emzirilen bebeklerde daha az yaşandığı kaydedildi.

Emzirmenin sadece bebeğin besin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, ruhsal yönden de anne-bebek ve baba arasında güçlü bir bağ kurulmasını sağladığı ifade edilen mesajda, “Bu özelliğiyle  hem  aile   bireylerinin  hem  de toplumun ruh sağlığını  korumakta ve güçlendirmektedir. Anne sütü ile bebeği beslemek ücretsiz olduğu için de aile giderlerinin asgari düzeye inmesini sağlamaktadır” denildi.

ANNE SAĞLIĞINA DA FAYDASI BÜYÜK

Anne sütü ile beslenmenin anne sağlığına da büyük faydaları olduğu belirtilen mesajda, şu ifadelere yer veridi:

“Anne bebeğini memeye koyup emzirmeye başladığında kasıklarında ağrı hisseder. Anne tarafından olumsuz algılanabilen bu ağrı, aslında rahmin toparlandığını anlatan çok yararlı bir durumdur. Emziren annenin kan kaybı minimum düzeyde olur. Bu da anneyi ‘anemi’ denilen hastalıktan korur. Emziren kadın, ekstra bir çaba göstermeksizin hızla gebelikte aldığı kiloları verir ve forma girer.  Göğüsleri sarkmaz. Anneyi bazı kanser türlerinden korur. Ruhsal olarak da  doğum sonrası depresyondan korur.”

LEFKOŞA HASTANESİNDE EMZİRME DANIŞMANLIĞI BİRİMİ

KKTC Sağlık Bakanlığı’nın anne sütü ile beslenmenin, anne-çocuk-aile ve toplum sağlığı açısından   önemine   inandığı   için 2011 yılında  Lefkoşa   Devlet   Hastanesi- Ayaktan  Tanı Merkezi’nde  Emzirme   Danışmanlığı  Birimi’ni kurduğuna dikkat çekilen mesajda, birimde   Çocuk   Sağlığı   ve Hastalıkları Hemşireliği  alanında  doktora derecesine  sahip ve emzirme   danışmanlığı konusunda özel eğitim almış 20 yıllık mesleki tecrübesi olan bir danışmanın görev yaptığı belirtildi.

5 yıldır aralıksız olarak hizmet veren birimden bugüne kadar 3 bin 414 ailenin danışmanlık hizmeti aldığı ifade edilen mesajda, “Birimden hizmet alan annelerin bebeklerini anne sütü ile besleme oran ve sürelerinin hizmet almayanlara göre anlamlı derecede yüksek olduğu, emzirmenin sürdürülmesi sırasında karşılaşılabilecek sorunların (süt yetersizliği, meme problemleri, bebeğin az ya da fazla kilo alması v.b) daha az yaşandığı ve ailelerin sorunlarla başa çıkma becerilerinin daha iyi olduğu tespit edilmiştir” denildi.

DANIŞMANLIK İÇİN EN DOĞRU ZAMAN DOĞUMDAN ÖNCEKİ SON 3 AY

Emzirme  danışmanlığı  hizmetinden  yaralanmak  için  en doğru zamanın doğumdan önceki son 3 ay olduğu vurgulanan mesajda, Anne-babanın danışmana beraber giderek, eğitim almalı ve kafalarındaki soruları emzirme danışmanı ile paylaşmaları gerektiği belirtildi.

Mesajda şu ifadelere yer verildi:

“Doğumdan sonra da en erken zamanda emzirme danışmanı ile çalışmaya   başlayıp   emzirmeyi   doğru   teknik   ve   sıklıkta   başlatmalı   ve   sürdürmelidirler. Danışmanlık eğitimi sırasında bebeğin bakımı (banyosu, alt temizleme, göbek bakımı, gaz çıkarma, ağlama ile baş etme teknikleri, giyimi, yatırılması, trafikte güvenliğinin sağlanması v.b)   konularında da  bilgi  verilerek   bebeğin   beslenmesinin yanı  sıra bakımının da iyileştirilmesi sağlanmaktadır.

Yeterli bilgi ve beceri ile donanmış babalar başarılı bir emzirmenin anahtar kişsidirler. Doğum sonrası dönemde babalara düşen pek çok rol vardır. Sağılmış sütü bebeğe içirme, eşinin emzirmesine uygun fiziksel koşulları hazırlama, bebeğin bakımında rol alma, emzirme süresince karşılaşılacak sorunlarda  eşine  fiziksel ve ruhsal  destek verme, sütü artıracak girişimlerde  bulunma,  varsa   diğer  çocukların  bakımında ve evin   idaresinde   eşine   destek olmak bunlardan bazılarıdır. Eşi tarafından fiziksel ve ruhsal olarak desteklendiğini gören, hisseden  anne  daha  uzun   süre  emzirmeye  gayret  eder.  Emzirme danışmanlığı biriminde babalara bunları yapabilecek bilgi ve beceriler kazandırılmaktadır.”