İzmir Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Merve Biçer, “Anne adayının ilk olarak gebelik kan şekerini ve hemoglobin seviyesine bakıyoruz. Bu değer normalse rutin şeker taraması ile ilgili bir şey önermiyoruz. Gebeliğin 24-28 haftasında şeker yükleme testi öneriyoruz. Bunda da ilgili amacımız gestasyonel diyabetine ait risk grubu hastaları saptayabilmek. Çünkü bu hastaları saptayamazsak, anne ve bebeğin yaşamayabileceği olumsuzlukları önleyemiyoruz ve çözüm üretemiyoruz” dedi.

ŞEKER YÜKLEMESİ ÖNEMLİ

Anne adaylarına şeker yükleme testinin 24 ve 28. haftalar arasında uygulandığını kaydeden Biçer, “Yapılan test sırasında anne adayına önce 50 gram glikoz içirilir. Bir saat sonra kanda glikoz seviyesi kontrol edilir. Kandaki glikozun yüksek çıkması halinde 3 saat sürecek yüklemenin ardından anne adayının gebelik şekeri olup olmadığı kesin olarak belirlenir. Anne adayına yapılacak şeker yükleme testi sonrasında aşırı fiziksel aktivitenin yapılmaması ve bu süreçte herhangi bir şey yenmemesi gerekir. Bunlar şeker yükleme testinin doğru sonuç vermesi açısından önemlidir. Kan şekeri normalse sıkıntı yok, risk ortaya çıkmıyor. Kan şekeri yüksek ise hastalarda insülin tedavisine geçiliyor” dedi.

RİSKLERİ ANLATIYORUZ

Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığının şeker yüklemesini önerdiğini kaydeden Uzman Doktor Merve Biçer, “Hastanın daha önceden tekrarlayan düşükleri, iri bebek doğurması, rahim içinde bebek kaybı, ailede diyabet öyküsü ve obezite sorunu varsa bu hastalara ilk anda gebelik şeker testini gebelik başında öneriyoruz.

Yoksa kan şekerine ve son 3 aylık kan şekeri parametresine bakıyoruz. Hastalara bu testi önermemiz tamamen doğru. Ancak son karar aileye aittir. Biz her zaman yaşanabilecek ihtimalleri anlatırız” diye konuştu.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Merve Biçer, anne adaylarının uzman hekimlerden bilgi alması gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Şeker hastalığının gebelikten önce var olması ya da gebelik döneminde ortaya çıkması, anne adayı ve bebek için bazı risklerin oluşmasını sağlar. Şeker hastalığı olan gebelerde bu süreçte kan şekeri seviyelerinin ne kadar düzenli olması sağlanırsa, diyabet yüzünden oluşacak risk azaltılır. Şeker yükleme testi olmadığı takdirde erken doğum ve iri bebek riski ile sezaryen oranı artıyor. Bebeğin rahimde kaybedilmesi ve gelişme geriliği oranı artarken bu şekilde doğan bebeklerin gelecekte Tip2 diyabet riski daha yüksek oluyor. Medyadaki bilgi kirliliği insanları rahatsız ediyor. Bu nedenle hassas davranılmalı.”