Alerjik konjonktivitin özellikle çocuklarda ve gençlerde çok sık karşılaşılan bir göz rahatsızlığı olduğunu ve polen yükünün fazla olduğu bölgelerde bu rahatsızlığın daha sık görüldüğünü açıklayan Op. Dr. İbrahim Toprak, "Hastalığın değişmez bulgusu kaşıntı olmakla birlikte kızarıklık, sulanma, yanma, batma, ışıktan rahatsızlık ve göz kapağında şişlik gibi ek bulgular sıklıkla kaşıntıya eşlik etmektedir. Bazı hastalarda alerjik göz bulguları sadece bahar ve yaz aylarında olurken, bir grup hastada ise mevsim gözetmeksizin tüm yıl boyunca alerji devam etmektedir. Ayrıca, alerjik vücut yapısı olan kişilerde göz bulgularının yanı sıra alerjik rinit denilen burun rahatsızlığı, alerjik astım ve egzama gibi diğer bulguların da mevcut olduğu atopik alerjik konjonktivit diğer bir çeşididir. Özellikle kontakt lens kullanıcıları da dev papiller alerjik konjonktivit açısından risk altındadır. Bu hastaların kontakt lensleri ile uyumamaları ve lens değişim sürelerine ve kurallarına mutlaka uymaları gerekmektedir" dedi.

Göz Hastalıkları Uz. Op. Dr. İbrahim Toprak, göz iltihabından korunmak için yapılması gerekenlerle ilgili şunları söyledi:

"Çeşitli allerjik konjonktivit tipleri olmasına karşın hepsinde allerjik faktörlere maruziyet ve kaşıntı tipik özelliklerdir. Genel olarak alerjenlerden uzak durulması, güneş gözlüğü ve şapka kullanımı ve tıbbi destek tedavi yöntemleridir. Tıbbi tedavi olarak antiallerjik göz damlaları, suni gözyaşı damlaları ve bazen kortizonlu damlalardan yararlanılmaktadır. Ayrıca, yaklaşan bahar ve yaz aylarında, özellikle çocukların sabah saat 11.00 ile 16.00 saatleri arasında dışarı çıkmaması güneşin zararlı etkilerinden korunmak açısından faydalı olacaktır."