Sidney Üniversitesi Boden Enstitüsü tarafından dünya genelinde 12 ülkede gerçekleştirilen "Obezite yönetiminde farkındalık, bakım ve tedavi-uluslararası gözlem (Awareness, CareandTreatmentInObesity Management ACTION IO) çalışmasının ilk sonuçları, İskoçya'nın Glasgow kentinde düzenlenen Avrupa Obezite Kongresi'nde açıklandı.

Obezitesi olanların ve sağlık uzmanlarının perspektifinden, obezite yönetiminde görülen algı, tavır ve davranış gibi engellerin araştırılmasına yönelik yapılan çalışmaya, Avustralya, Brezilya, Şili, İsrail, İtalya, Japonya, Meksika, Suudi Arabistan, Güney Kore, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri ve İngiltere'den toplam 14 bin 500 obezite hastası ve 2 bin 800 sağlık çalışanı katıldı.

Anket yöntemiyle gerçekleştirilen çalışmayla, obezitesi bulunan kişilerle sağlık çalışanlarının, bu hastalığı yönetme, tedavi etme ve destek verme şekillerinin değiştirilmesine yardımcı olmak üzere iletişim platformunun oluşturulması hedeflendi.

"YAKLAŞIK 6 YIL SONRA SAĞLIK UZMANINA BAŞVURULUYOR"

Çalışmanın sonuçlarına göre, obezitesi bulunanların yüzde 68'inin, sağlık uzmanlarının ise yüzde 88'inin obeziteyi bir hastalık olarak algıladıkları belirlendi.

Obezlerin yüzde 81'inin kilo vermenin yalnızca kendilerinin sorumluluğunda olduğuna inandığı sonucuna ulaşılan çalışmada, obezitesi bulunanların yalnızca yüzde 51'inin kiloyla ilgili zorluklar başladıktan ortalama 6 yıl sonra kilo durumu için sağlık uzmanına başvurduğu tespit edildi.

Çalışmada, obezitesi bulunanların kilo durumunu konuşmamalarının temel sebepleri de saptandı.

Çalışmaya göre, sağlık çalışanlarının yüzde 71'i, obezitesi olanların kilo vermeye ilgi duymadıklarını beyan ederken, obezlerin ise yalnızca yüzde 7'si kilo vermeye ilgi duymadığını belirtiyor.

Obez bireylerin yüzde 81'i geçmişte en az bir defa kilo vermek için ciddi çaba gösterdiğini belirtirken sağlık uzmanları ise hastalarının yalnızca yüzde 35'inin böyle bir çabası olduğuna inanıyor. 
Obezitesi olanların yüzde 68'i, randevularda sağlık uzmanlarının kilo yönetimiyle ilgili konuları gündeme getirmesini istiyor.

"DOĞRU DİYALOG KURULABİLMELİ"

Çalışmanın Baş Araştırmacısı Prof. IanCaterson, AA muhabirine yaptığı açıklamada, obezitenin, toplumların karşı karşıya kaldığı en karmaşık kronik sağlık sorunu olduğunu, buna karşılık obezitenin yönetilmesinde mevcut yaklaşımın, benzer yüke sahip diğer hastalıklarla karşılaştırıldığında yetersiz kaldığını söyledi.

Çalışmayla, obezite yönetiminin önündeki engellere dair önemli sonuçlar elde edildiğini ifade eden Caterson, "Sağlık camiası olarak obezite tedavisinin önündeki engelleri ele almalı ve obezitesi olanlarda etkili kilo yönetimi konusunda doğru diyalog kurmalıyız. Çünkü çalışma sonucuna göre, obezitesi olanlar, açık bir biçimde kilo vermek istemektedir." diye konuştu.

Obezitede genetik faktörler dışında, çevresel etmenlerin de önemli olduğunu vurgulayan Caterson, obezitesi bulunan bir kişiye, bu süreçte öncelikle ailesinin destek olması gerektiğini dile getirdi.

Caterson, obeziteyle mücadelede en önemli sorunlardan birinin, damgalanma olduğuna dikkati çekerek, kişilerin bundan dolayı kilo verme konusunda konuşmaktan kaçınabildikleri değerlendirmesinde bulundu.

Bu süreçte, obezitesi olan kişilere destek verilmesi gerektiğinin altını çizen Caterson, "Bu kişilerin obur, tembel olduğu gibi bir algı var. Bunun değişmesi lâzım." dedi.